Fotoğraflar ortaya çıktı! 'Paketleyip Ankara'ya götüreceğiz'
FETÖ'nün darbe girişimi kapsamında başlatılan soruşturmada, 15 Temmuz öncesi ve sonrası 3. Ana Jet Üs ve Garnizon Komutanlığında yaşananlar detaylı şekilde incelendi.
Üsteki birçok askerin bilgi sahibi veya şüpheli olarak ifadesine başvuruldu. İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde, MAK timinde yer alan çok sayıda asker darbe gecesi yaşananları anlattı.
Darbe girişimine katılanların 15 Temmuz günü üsten ayrılışı ve yaptıkları hazırlıklar güvenlik kamerası kayıtlarına yansıdı. Üssün güvenlik kamerası görüntüleri ve bu görüntülerden alınan fotoğraflar "delil" olarak soruşturma dosyasına girdi.
MAK Tim Komutanı Başçavuş Yılmaz Bahar'ın, 21 kişiden oluşan 3 timle darbe girişiminin olduğu cuma sabahı tam teçhizatla donatılan 6 resmi ve özel araçla, "Hava Kuvvetleri Komutanı'nı korumaya gidiyoruz" diyerek kentten ayrıldığı fotoğraflarda görülüyor.
Fotoğraflara, yakıt ikmali yapılan Cougar tipi iki helikoptere mühimmatların yüklenmesi ve üstten ayrılması yansıdı.
Helikopter ve araçlarla üsten ayrılan askerlerin ifadesi
Darbe girişiminde Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve beraberindeki komutanları rehin alan askerlerden Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığında görevli Astsubay Oğuz Haksal, ifadesinde şunları söylemişti:
"İstanbul'a gidip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve beraberindeki komutanları koruyacağımız söylendi. Telefonları kapatıp, SIM kartları da çıkarttık. İki helikoptere bindik. Helikopter Moda Deniz Kulübü'nün otoparkına iniş yaptık. İçeride Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ünal, Muharip Kuvvet Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver, üs komutanı Tümgeneral Haluk Şahar ve isimlerini bilmediğim yaklaşık 10-15 kişi vardı. Orgeneral Ünal, ayağa kalkarak 'kelepçe takmanıza gerek yok' dedi ve odadan çıktılar. Bana yukarıda bekleyerek helikoptere bineceğim söylendi. Bu arada içeride bulunan üniformalı personel, masada oturanlara kelepçe takmaya başlamıştı. Kelepçe takılan 7-8 komutan helikoptere bindirildi. Helikopterler silahlanmış vaziyetteydi. Bu silahlar pencereye takılan silahlardı. Helikoptere bindik. Nereye gideceğimiz bize söylenmedi. Kalkış yaparak yarım saat civarında İstanbul semalarında dolaştık. Yeşilköy Havaalanı'nın askeri bölümüne iniş yaptık. Diğer helikopter de iniş yaptı. Her ikisi de yakıt aldı. Yeniden havalandıktan sonra iki helikopter de Hava Harp Okuluna iniş yaptı. Bulunduğumuz helikopterdeki kelepçeli komutanlar öğrencilerin olduğu binaya götürüldü."
"Paketleyip Ankara'ya götüreceğimizi söyledi"
3. Ana Jet Üs Komutanlığı 135. Filo'da görevli bir pilot o gün 505 kuyruk numaralı Caugar helikopterle herhangi bir uçuş izin belgesi olmadığını belirterek, şu bilgileri vermişti:
"Dikkatimi çeken sağ tarafta kapı makinelisinin takılı olmasıydı. Daha sonra helikopterde fastdrop tabir edilen hızlı indirme halatının takılı olduğunu öğrenmiş oldum. Gizli görev olduğu için helikopterdeki silahtan şüphelenmedim. Bizim dışımızda 2. Caugar helikopterin de uçuşa hazır olduğunu gördüm. Yalova Hava Meydanına geldik. Buraya saat 20.30 sıralarında iniş yaptık. Kurmay Yarbay Kenan Comart, bize görev brifingi yapılacağını, helikopter pistine geçmemizi söyledi. Piste niçin geldiğimizi soran Yalova Hava Meydanı hat personeline Kenan Comart, 'kalp nakli' şeklinde cevap verdi. Comart, 'Bu gece çok önemli bir görev yapacağız' şeklinde söyledi. Devamında İstanbul'da düğün olduğunu, kuvvet komutanlarının ve paşaların bu düğünde olduğunu, kuvvet komutanları olan paşaları bu düğünden silah zoruyla alıp, ağızlarını bantlayıp, paketleyip Ankara'ya götüreceğimizi söyledi. Gittiğimiz yerde bize yardımcı olacak ekibin olduğunu, çok fazla zorluk çıkmayacağını, Fenerbahçe ve Maltepe Orduevine ineceğimizi, takiben İstanbul'daki Hava Harp Okulundan 'Karakuş' isimli komutanı alacağımızı bildirdi."
Tek MAK personeli olan Ömer Vurgun'a düğündeki komutanların alınması sırasında direniş olursa silah kullanma yetkisinin bulunduğunun söylendiğini aktaran pilot, "Bu sırada Mehmet Fatih Özkan'ın elinde uçuş koordinatları ve gerçekleştirilecek operasyon planı bulunuyordu. Elinden uçan kağıt kendisine getirilen Özkan, 'Her şey bu kağıtta yazılı' diyerek güldü. Brifing sırasında Kenan Comart, operasyonun gece sabaha doğru 02.00-02.30 sıralarında olacağını söyledi." ifadelerini kullanmıştı.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.