Allah Resûlü (sav) toplumsal kaos ve fitne ortamlarına erişecek kimseler için bazı uyarılarda bulunmuştur. Pek çok hadiste, fitne dönemlerine vurgu yapmış, mü'minleri uyarmış, nasıl tavır alacaklarını belirtmiştir.
Son zamanlarda yaşadığımız tartışmaları birer fitne olarak değerlendirdiğimizde bazı hususlara dikkat etmemiz gerektiği ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar hadislerde bahsedilen fitneler daha kapsamlı, kıyamete doğru oluşan fitneler ise de bu hadislerden almamız gereken dersler muhakkak vardır.
O dönemde her şey karmakarışıktır, fitneler çeşit çeşittir.
Resûlullah (sav), fitnenin bir çeşidi olarak, Yahudi ve Hıristiyanların yaşadığı halleri, takip ettikleri yolları adım adım ümmetinin izleyeceğini ifade etmiştir. Hatta onlar bir kertenkele deliğine bile girseler, mü'minlerin de onları izleyeceğini belirtmiştir. (Buhari, Müslim)
Mü'minleri bu konuda uyarmıştır.
Tüm durumlarda ama özellikle kriz ve kaos ortamında Resulullah'ın sünnetine, Raşid Halifelerin uygulamalarını tavsiye etmiştir. (Tirmizi, Ebu Davud)
Bir topluluğun içinde salih kimseler olduğu halde, onlar görevlerini yapmadıkları veya tesirleri olmadığından fenalıklar arttığında, Allah (cc)'ın onlara azap göndereceğini haber vermiştir. (Buhari, Müslim, Tirmizi)
Resulullah (sav), insanların dedikodu ve fitne çıkarmalarından endişe ederek Kabe'yi yıkıp, asıl yapısı üzere inşa etmemiştir. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace) Bu da toplum yapısını göz önünde bulundurmamız gerektiğine güzel bir örnektir. Daha sonra Abdullah b. Zübeyr Kabe'yi asıl temelleri üzere genişletmiş, ancak Haccac, tekrar küçültmüştür. (Müslim, Nesei)
Fitne Zamanında Yapılması Tavsiye Edilenler:
Abdullah b. Amr'a emanetlerin, doğru ile yanlışın iç içe geçtiği, kimsenin kimseyi dinlemediği ortama erişirse şöyle hareket etmesini istemiştir: "Tanıdığınla ilişkilerini devam ettirir, tanımadığından uzak durursun. Seçtiğin iyi kimseleri kabul eder, kötü kimseleri ve avamı terk edersin." (Buhari)
Resûlullah (sav), ashabtan bir sahabiye, insanların ihtilafa düştükleri, bir nevi sözün, hikmetin, aklıselimin devre dışı olduğu, yapılacakların tamamen yapıldığı ama kesin sonuç alınamadığı bir ortamı kastederek, şayet o döneme erişirse odundan bir kılıç edinmesini tavsiye etmiştir. (Tirmizi)
İbadet etmeyi de önerirdi. (Müslim ve Tirmizi) Kişinin namaz, oruç, zekat, emri bil ma'ruf gibi ibadetleri fitneye karşı birer kefarettir. (Buhari, Müslim, Tirmizi)
Fitneden kaçmak, uzaklaşmak. Eğer bu mümkün değil ve fitne kendisine müptela olduysa o zaman sabretmek. (Ebu Davud)
Merhum İbrahim Canan Hoca fitne zamanına yetişen kimselerin fert olarak şu durumlara dikkat etmesi gerektiğini hadislerden çıkarmıştır:
"Fitnenin getireceği belalara sabır.
Fitnecileri yalnız bırakmak.
Uzlet, eve/dağa çekilmek, terki diyar eylemek.
Öldürmektense ölmeyi tercih etmek.
Dilini tutmak.
Kalben kerih görmek, benimsememek.
Mal ve evlatça hiffet, az olmak.
Silah edinmemek." (K.S.- c.13 s.375)
Peygamber Efendimiz'in hadislerinde geçen fitne özelliklerini ise şöyle sıralamıştır:
Fitne yavaş gelişir.
Bir kere çıktı mı sonu gelmez.
Fitneye giren kolay kolay çıkamaz.
Fikir ayrılıkları fitneyi derinleştirir. Herkes kendi görüşünü beğenir.
Yalan artar.
Gerçekler istismar edilir.
Cehalet artar.
İnsanlar şaşkın olur.
Din lafta kalır ve tatbikatı zorlaşır.
Dinden kopuşlar artar.
Zenginlik ve cimrilik artar.
Gençler bu süreçte etkin olur.
Öldürme olayları/terör artar. Kişi niçin öldürüldüğünü bilemez.
Emniyet ve güven kalmaz, ölüm aranır hale gelir.
Ganimet/devlet malı helal kabul edilir.
Fitnenin girmediği ev kalmaz. (K.S.- c.13 s.447-467)
Efendimiz (sav)'den…
"Kıyamet öncesinde, karanlık gecenin parçaları gibi fitneler meydana gelecektir. İşte o zaman kişi mü'min olarak sabahlayacak, kafir olarak akşamlayacak. Yahut mü'min olarak akşamlayacak, kafir olarak sabahlayacak.
O zaman oturan ayaktakinden, yürüyen koşandan daha hayırlı olacaktır. Öyleyse o zaman yaylarınızı kırın, kirişlerinizi koparın. Kılıçlarınızı taşlara vurup körletin. Sizden birinizin evine girerlerse, o zaman o, Âdemoğlunun iki oğlundan en hayırlısı olsun." (Ebu Davud, Tirmizi)
…
"Ardınızda fitneler olacaktır. O zaman mal çoğalacak, Kur'an açılacak, mü'min, münafık, kadın, köle, hür, küçük, büyük herkesin elinde Kur'an olacak…
Ben sizi bilgili kimselerin ayaklarının sürçmesine karşı uyarıyorum. Çünkü şeytan ilim sahiplerinin dili ile dalalet ve sapıklığa davet edecektir. Münafık da bazen doğru söyleyebilecektir. Sen bilgili kişinin o şöhret kazanmış sözlerinden kaçın ki, o sözler seni kaydırıp yanıltmasın." (Ebu Davud)
…
"Ümmetimde ihtilaf ve ayrılıklar meydana gelecektir. Onlardan bir gurup lafıyla güzel, ameliyle kötü olacak. Bunlar Kur'an okuyacaklar, ancak köprücük kemiklerinden aşağı geçmeyecek. Bunlar, okun avı delip geçmesi gibi dinden çıkacaklar… Onlar insanları Allah'ın kitabına çağırırlar fakat kitaptan zerre kadar nasipleri yoktur." (Buhari, Müslim, Muvatta, Nesei, Ebu Davud)
…





