Filistin Nerede?
Filistin nerede? sorusunu merak edenler için, Orta Doğu ile Doğu Akdeniz arasında yer alan Filistin, Orta Doğu'daki büyük tarihi, kültürel ve dini öneme sahip topraklar üzerine kurulu bir bölge olarak öne çıkar. Kutsal topraklar olarak nitelendirilen bu bölge üç büyük dine ev sahipliği yapar. Filistin'in coğrafi konumuna bakıldığında Akdeniz'in doğu kıyısında yer aldığı görülmektedir. Filistin, Kuzeyde Lübnan, doğuda Ürdün, güneyde Mısır ile komşudur. İsrail ise bu bölgenin kuzey ve batısında yer alır. Filistin, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşır. Antik Mısır'dan Roma İmparatorluğu'na, Osmanlı İmparatorluğu'ndan Britanya Mandası'na kadar birçok medeniyet bu topraklarda hüküm sürmüştür. Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam için kutsal sayılan önemli şehirleri içerir. Kudüs, Hristiyanlar için Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği buna ilaveten göğe yükseldiği yer olarak büyük öneme sahiptir. Aynı zamanda İslam peygamberi Hz. Muhammed'in (SAV) Miraca yükseldiği mekândır. İslam Peygamberi Hz. Muhammed'in miraca yükselmesi ile birlikte Müslümanların ilk kıblesinin de Filistin coğrafyasında bulunması Filistin'i İslam tarihi için kilit bir nokta haline getirmiştir.
Filistin Sorunu Nedir?
Tarihi bir çatışma haline gelen Filistin sorunu, aslında tüm İslam alemini yakından alakadar eden bir sorundur. Orta Doğu'da uzun yıllardır devam eden ve dünya gündemini sıkça meşgul eden bir çatışma olan Filistin sorunu, İsrail'in zulüm üzere kuruluşu ve Filistin topraklarının bölüşülmesiyle yani işgal edilmesi ile ilgili karmaşık bir tarihsel arka plana sahiptir. Filistin Sorunu, 20. yüzyılın başlarına kadar gitmektedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü ve Birinci Dünya Savaşı sonrası İngiliz Mandası döneminde kökleri atılmıştır. 1947 senesinde Birleşmiş Milletler, Filistin topraklarının bölünmesini ve İsrail'in kurulmasını kararlaştırmıştır. Bu işgal kararı, Arap ülkeleri ve Filistinli Araplar arasında büyük bir tepkiye neden olmuştur. Filistin topraklarının işgal edilmesi ve İsrail'in kurulmasının ardından, toprak anlaşmazlıkları ve gerilim artmıştır. Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs gibi bölgelerde yaşanan işgaller hala devam etmektedir. Filistinliler, kendi bağımsız devletlerini kurma talebiyle İsrail'e karşı uzun yıllardır mücadele etmektedirler. Bu mücadele, uluslararası arenada büyük destek görmektedir. Çatışma sırasında güvenlik ve insan hakları endişeleri büyük öneme sahiptir. Sivillerin zarar görmesi ve insani krizler, sorunun boyutlarını daha da karmaşık hale getirmiştir. Siyonist İsrail'in Filistin halkına uyguladığı soykırım ve insan hakları ihlali savaşın boyutlarını apayrı bir noktaya taşımaktadır.
Filistin Neden Önemli?
Filistin- İsrail savaşı, İsrail'in Gazze'ye akıl almaz zulümleri ile devam ediyor. İsrail'in savaş kurallarını hiçe sayan tutumu Filistin'e olan desteğin artması ile kendini gösteriyor. Filistin'in dünyanın dört bir yanından destek alması akıllara Filistin neden önemli? Kudüs Müslümanlar için neden önemli? Kudüs neden önemli? gibi soruları da beraberinde getiriyor. Kudüs'ün en kutsal yerlerinden biri Mescid-i Aksa'dır. İslam peygamberi Hz. Muhammed'in (SAV) geceleyin Mekke'den Kudüs'e yaptığı İsra ve Miraç olarak bilinen mucizevi yolculuğu, bu mekânda gerçekleşmiştir. Bu nedenle Mescid-i Aksa, İslam dünyasının üçüncü en kutsal camisi olarak büyük bir değere sahiptir. Mescid-i Aksa'nın yanı sıra, Kudüs'te bulunan Kubbe-i Sakra da büyük bir önem arz eder. Bu altın kubbe, peygamberimiz Hz. Muhammed'in (SAV) göğe yükseldiği noktayı işaret eder. Bu sebeple Kudüs yani Filistin coğrafyası İslam alemi için büyük bir öneme sahiptir.
Kudüs Yahudiler İçin Neden Önemlidir?
Peki, Kudüs Yahudiler için neden önemlidir? Kudüs'ün tarihi merkezlerinden biri olan Tapınak Tepesi, Yahudilik için büyük bir kutsal alandır. Bu tepe, Birinci Tapınak ve İkinci Tapınak olarak bilinen iki kutsal tapınağın bulunduğu yerdir. İlk Tapınak, Kral Süleyman tarafından inşa edildi, ikincisi ise Babil Sürgünü sonrasında İsrailoğulları tarafından inşa edildi. Bu tapınaklar, Yahudi ibadetinin merkeziydi ve onların deyimiyle Tanrı'ya yaklaşma yeriydi. Günümüzde ise Tapınak Tepesi, Mescid-i Aksa ve Kubbe-i Sakra'nın bulunduğu alandır. Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Kutsal Duvar veya Kotel, Yahudilik için büyük bir kutsal kabul edilir. Bu duvar, İkinci Tapınak dönemine ait olduğuna inanılır. Yahudiler, dua etmek ve duvarın yanı başındaki surları ziyaret ederek dualarını yazılı notlarla bu surlara bırakırlar. Kudüs, Yahudi tarihinin derinliklerinde kök salmış bir şehir olarak kabul edilir. Kutsal Metinlerde birçok olayın geçtiği bir yer olarak anılan Kudüs, Yahudi dini ritüelleri, bayramları ve gelenekleri için büyük bir öneme sahiptir. Yahudilikte, Kudüs'e dönüş inancı önemlidir. Bu inanca göre, Yahudi milletinin bir gün Kudüs'e geri döneceği ve Mesih'in gelmesiyle birlikte onların deyimiyle Tanrı'nın hükümetini yeniden kuracağına inanılır.
Kudüs Hristiyanlar İçin Neden Önemlidir?
Merak edilen bir diğer soru ise Kudüs Hristiyanlar için neden önemlidir? şeklinde öne çıkar. Kudüs, Hristiyanlar için büyük dini ve tarihi öneme sahip bir şehirdir. Bunun ana nedeni Hz. İsa'nın hayatının son dönemlerinin geçtiği yerin Kudüs olmasıdır. Hristiyan inançlarına göre, Hz. İsa, Kudüs'e gelişinin ardından çarmıha gerilmiş, ölmüş ve üçüncü gün tekrar dirilmiştir. Bu nedenle Kudüs, Hristiyanların İsa'nın çarmıha gerildiği ve yeniden dirildiği kutsal şehir niteliğindedir. Bununla birlikte Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Kutsal Kabir Kilisesi, Hristiyanlar için büyük bir kutsal alandır. Bu kilise, Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği, Hz. İsa'nın gömüldüğü ve yeniden dirildiği yer olduğu düşünülür. Hristiyanlar, bu kiliseyi ziyaret ederek Hz. İsa'nın mezarının bulunduğu söylenen yeri görmeyi ve dua etmeyi önemserler. Hz. İsa, Kudüs ve çevresinde önemli öğretiler vermiştir. Kutsal Yazılar, Hz. İsa'nın Kudüs'te vaazlar verdiği, mucizeler yaptığı ve ona inananlara öğütler verdiği birçok yeri anlatır. Bu nedenle Kudüs, Hristiyanların Hz. İsa'nın öğretilerini ve yaşamını daha yakından anlamak için önemli bir yerdir.
İsrail Filistin'den Ne İstiyor?
Yaşanan gelişmeler, İsrail Filistin'den ne istiyor? sorusunun da gündeme gelmesine neden oldu. Filistin halkına yapılan eziyetlerin sonu gelmek bilmiyor. Peki İsrail gerçek anlamda Filistin halkından ne istiyor? İsrail ve Filistin arasındaki çatışmanın kökenleri oldukça karmaşık ve derindir. İsrail'in ve Filistinlilerin farklı tarihleri, kültürel bağları ve ulusal kimlikleri vardır, bu nedenle İsrail'in Filistin'den beklentilerini anlamak için çok sayıda farklı faktörü göz önünde bulundurmak gerekir. İsrail, Filistin tarafından tanınmakla birlikte üstünlük de sağlama isteği gütmektedir. Kendi varlığını ve toprak bütünlüğünü koruma hakkına sahip olduğunu savunan İsrail, Filistinlilerin de bunu resmi olarak kabul etmesini ve kendi öz yurtlarında garip kalmasını istiyor. İsrail, 1967 Altı Gün Savaşı sırasında işgal ettiği Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi'nde yerleşimler kurmuş ve bu bölgelerde egemenlik iddia etmektedir. İsrail'in Batı Şeria'daki yerleşim bölgelerini ve sınırlarını tanıma beklentisi bulunur. Bununla birlikte, Filistin de bu topraklarda kendi bağımsız devletini kurma hakkını savunur. Daha anlaşılır bir dille anlatmak gerekirse İsrail, Filistinlileri kendi evinden, yuvasından, yurdundan edip onlara ait topraklarda hüküm sürmek istiyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.