Fehmi Koru'dan ihanet projesi itirafı
Fehmi Koru, kişisel sitesinde Ak Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı başlatılan fitne operasyonunu itiraf etti. Ak Parti'yi bölmek için yeni parti hazırlıklarına başlandığını itiraf eden Koru, yeni partinin gerekliliğini anlattı! Koru bunu da "vakti gelince" diyerek "u2026tercihleri sebebiyle sürdürmekte zorlandığı yolları biraz daha genişletecek.. içeride barışı tesis edecek.. dışarıda Türkiye'yi de tehdit etmeye başlamış savaşçı havayı tersine çevirecek.. Batı ile kavgasız olacak.." şeklinde anlattı. Bu satırlar da bir "üst akıl" projesi olarak Türkiye'nin emperyalist Batı'ya teslimiyeti amacını gizlemiyor.
Koru bir de şantajda bulunuyor;
"Evet, AK Parti de o ilkeleri yeniden benimseyerek kendi yarattığı boşluğu kapatabilir ve yeni bir partiye olan ihtiyacı ortadan kaldırabilir. Ancak bu ihtimal de AKP içerisinden yeni bir partinin doğması kadar zor görünüyor. [Zor olmasına zordur, ama imkansız da değildir.]"
Bu satırlar açıkça Batı ile kavga etme teslim ol yoksa sizi böleceğiz tehdidi içeriyor.
İşte Koru'nun yazısı:
Yeni bir partiye ihtiyaç var mı? Varsa.. AK Parti içerisinden mi çıkar yeni parti?
Referandum sonucu, bir yan ürün olarak, farklı bir beklenti doğurdu: Yeni parti beklentisiu2026
İsimler de verilerek, AK Parti içerisinden nur topu gibi yeni bir parti doğmasını bekleyenler olduğu anlaşılıyoru2026
CHP içerisinden DP'nin, Fazilet Partisi içerisinden AK Parti'nin çıkışı gibiu2026
AK Parti'ye yakın olduğu bilinen bazı kalemlerin, 'Evet' kampanyasına alenen destek vermemekle suçladıkları isimlere çok benzeyen bir listeleri var bu beklenti içinde olanlarınu2026
AK Parti doğuma müsait değilÜlkenin durumu.. AK Parti'nin eskisi kadar heyecan uyandırmaması.. referandumdan çıkan sonucun 'kılpayı' oluşu.. böyle bir gelişme için şartların müsait olduğu izlenimini veriyoru2026
Ben ise.. ülkenin durumuna.. AK Parti'ye.. referandum sonucuna bakarak.. bunun bugün için olamayacağını düşünüyorum.
Dikkat ettiyseniz 'bugün için' kısıtlamasıyla bu görüşe sahibim.
Medya düzeni.. trollerin varlığı.. OHAL.. bunlar da önemli sıkıntı kaynakları.. ancak hepsinden önemlisi ise 'dava arkadaşlığı' kavramına verilen olağanüstü önemu2026
Her şeye rağmen halkın yüzde 50'sini içinde barındıran bir partiyi terk etmenin zorluğu da ortadau2026
İsimleri telaffuz edilen siyasiler AK Parti tarihinin birer parçası; ona ömürlerinin büyük bölümünü vermiş insanlar. Şimdi birden bire onun 'muhalifi' olarak ortaya çıkmak hiçbirine akıl karı gibi gelmez; gelmiyor dau2026
Politik tercihleri beğenmeseler.. tutulan yolla ilgili kuşkular taşısalar.. yeni kadrolarla kendi dönemlerinin yol arkadaşlarını mukayese ettiklerinde hayal kırıklığı yaşasalar.. bütün bunlar olsa bile.. "Elveda AK Parti" demek onlara giran geliyoru2026
Bunlar bana o isimlerin teker teker aktardıkları görüşler değil; onları izlerken benim çıkardığım sonuçlaru2026 O isimler kendileri hakkında senaryo yazanlar kadar da bu konuları konuşmuyorlaru2026
Ne kendi aralarında, ne de başkalarıylau2026
Oradan, o kadrodan fazla bir şey beklememek gerekir.
Beklenti boşuna değil amau2026Ancak yeni parti beklentisi de günümüzün bir gerçeğiu2026
Her beklenti.. bir gün gelir.. ona cevap teşkil edecek bir oluşuma ebelik edebilir.
Özellikle de dönüşüm dönemlerinde.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu kadrosu Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde yer alan isimlerdi; önce CHP kuruldu, ardından Cumhuriyet ilan edildi. İçinden 'farklı' bir partinin (DP'nin) çıkabilmesi için, İkinci Dünya Savaşı'nın bitmesi ve Türkiye'nin 'Batı bloku'içerisinde kalacağının anlaşılması gerekti.
Akıllıydı İsmet İnönü; doğumun CHP içerisinden çıkmış bir kadro eliyle olmasını tercih etti.
[Doğrusu, 7 Haziran (2015) seçimi sonrasında, Tayyip Erdoğan'ın da öyle bir yola gideceği umuduna kapılmış, AK Partili rahatsızları parti kurmaya teşvik edeceğini, bir sonraki seçime ayrı ayrı girecek iki partinin o güne kadar görülmemiş bir çoğunluğu elde ederek aralarında koalisyon kuracaklarını düşünmüştüm. Olmadı tabiiu2026]
AK Parti'nin doğumu da bir başka dönüşüm döneminin ürünüdür: 28 Şubat'la denenen 'vesayetçi yönetim'in yürümeyeceğinin.. buna karşılık Fazilet Partisi'nde devama da izin verilmeyeceğinin.. görünür hale gelmesi.. toplumun o kadroya güvendiği halde 'sistem dışı' görüntüsünden çekindiğinin anlaşılması..
Bütün bunlar AK Parti'yi doğurdu.
Ne çıkarıyoruz bu tahlilden? Şunları:
Yeni parti bir dönüşümü izler.. dönüşümü gerçekleştirenden farklı bir kadronun eseridir.. o kadronun açtığı yolu genişletmek için yola çıkan insanlar tarafından oluşturuluru2026
İhtiyaç olup olmadığını bu tahlilden hareketle tespit edebiliriz.
Kendi tespitimi yazabilirim: Evet, yeni bir siyasi oluşuma ihtiyaç var bugünu2026
Vakti gelinceAK Parti'nin iktidarı boyunca hemen her alanda açtığı, ama kendi tercihleri sebebiyle sürdürmekte zorlandığı yolları biraz daha genişletecek.. içeride barışı tesis edecek.. dışarıda Türkiye'yi de tehdit etmeye başlamış savaşçı havayı tersine çevirecek.. Batı ile kavgasız olacak.. Doğu ile dostane ilişkiler kuracak.. İslam Dünyası'na örnek bir Türkiye idealini gerçekleştirecek..
Böyle bir partiye ihtiyaç var.
Vaktiyle AK Parti'nin kendisini tanımladığı ve uzun süre gerçekleştirebileceğine de inandırdığı ilkeler bunlaru2026
Evet, AK Parti de o ilkeleri yeniden benimseyerek kendi yarattığı boşluğu kapatabilir ve yeni bir partiye olan ihtiyacı ortadan kaldırabilir.
Ancak bu ihtimal de AKP içerisinden yeni bir partinin doğması kadar zor görünüyor.
[Zor olmasına zordur, ama imkansız da değildir.]
Ne olacak öyleyse, ne olabilir?
Ben bilmiyorum doğrusu. Bileniniz var mı?
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.