Es-Sabûr esması, Esmaül Hüsna
Allah'ın 99 ismini içeren Esmaül Hüsna'nın faziletleri saymakla bitmez. Her bir ismin sırrı şifası fazileti bambaşkadır. Arapçada "en güzel isimler" olarak tercüme edilir. Allah'ın 99 sıfatını yani özelliklerini barındırır. Bu isimler hem hadis i şerifte hem de ayetlerde sıklıkla yer alır. Bu isimlerden biri de Es-Sabûr. Peki Es-Sabûr sırrı fazileti okundukça faydaları nelerdir ?
NAZARDAN KORUNMA DUASI
ESMAÜL HÜSNA
TÜKETİCİ ŞİKÂYETİ
İSMİ AZAM DUASI
FETİH SURESİ
Es Sabûr esmasının lügat anlamı:
Sabera kökünden türemiş olan es-Sabûr esması; nefsi, üzüntü, endişe ve korkudan hapsetmek, nefse hakim olmak anlamlarına gelir. Sabır kelimesinin zıddı ise ceza’ kelimesidir. Endişelenmek, sızlanmak, tahammül göstermemek anlamlarına gelir.
Es Sabûr esmasının ıstılah anlamı: Es Sabûr; cezalandırma güç ve imkânına sahip olduğu halde, suçluları hemen cezalandırmayandır. Es Sabûr; kullarına mühlet tanıyandır. Es Sabûr; kullarının saygısızlığını görüp bildiği halde intikam almakta acele etmeyendir. Es Sabûr; kendisine itaat etmeyenlere nimetlerini vermeye devam edendir. Es Sabûr; suçluları imhal eden (süre veren) ama ihmal etmeyendir. Es Sabûr esmasının Kur’an içerisinde incelenmesi: 1-Allah kullarının isyanları karşısında sabırlıdır. Onları cezalandırmakta acele etmez:
“Eğer Allah, insanları zulümleri yüzünden cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Fakat onları takdir edilen bir müddete kadar erteliyor. Ecelleri geldiği zaman onlar ne bir saat geri kalabilirler ne de öne geçebilirler.” (Nahl 61)
2-Kâfirleri ihmal etmez ancak onlara süre tanır:
“Kâfirlere biraz mühlet ver ve onları kendi hallerine bırak.” (Tarık 17)
Es Sabûr esmasının bize yüklediği görev ve sorumluluklar: 1-Sabır üç çeşittir. a-İnanç ve tevhidi muhafaza etme, tebliğde devam etme konusunda sabır: “O halde peygamberlerden azim sahibi olanların sabrettiği gibi sen de sabret. Onlar hakkında acele etme…” (Ahkaf 35)
Ulu’l-Azm peygambeler; Hz. Nuh, Hz. ibrahim, Hz. Musa, Hz. İsa ve Hz. Muhammed (s.a.v)‟dir.
Peygamberlerin hepsi davet yolunda pek çok sıkıntılara sabretmiş ve ne olursa olsun görevlerini devam ettirmişlerdir. Ancak bu konuda en güzel sabır örneği, Hz. Nuh’tur. 950 yıl süren davet mücadelesini güzel bir sabırla sonuna kadar getirmiştir.
İnsanlara tevhidi anlatma, onları cennete davet etme konusunda bizler de sabırlı olmalıyız. Birkaç kez anlattıktan sonra vazgeçip görevimizi yaptığımızı zannetmemeliyiz. Hz. Nuh gibi durmadan, her konumda ve her ortamda anlatmalıyız.
Rabbimiz tebliğde sabırsızlık örneği olarak da bize Hz. Yunus’u gösterir.
“Sen Rabbinin hükmünü sabırla bekle. Sakın balık sahibi Yunus gibi olma…” (Kalem 48)
ESMAÜL HÜSNA HAKKINDA GENEL BİLGİLER İÇİN TIKLAYINIZ...
Allah görevimizin bittiğini söylemeden, görevimizi kendimizce bir takım nedenlerle sona erdirmek, sabırsızlıktır. Bizim görevimiz insanları hidayete erdirmek değil ki, hidayet yolunu seçmediler diye görevimizi terk edelim.. Bizim görevimiz sadece tebliğ etmek. Hidayet veya azap da sadece Rabbimizin elinde..
b-İbadet ve kulluğa devam etme konusunda sabır: “Sonra Şüphesiz Rabbin, eziyet edildikten sonra hicret edip ardından da sabrederek cihad edenlerin yardımcısıdır. Çünkü Rabbin onların bu amellerinden sonra elbette çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.” (Nahl 110)
İnsanların engellemesi, eziyet ve işkence etmesine rağmen hicrete, cihada, Allah için kulluğa devam etmek gerçek bir sabırdır.
c-Başa gelen sıkıntı, eziyet ve hastalıklara dayanma konusunda sabır: “Gerçekten insan tatminsiz bir tabiate sahiptir. Kendisine fenalık dokunduğu zaman sızlanıp feryad eder. iyilik dokunduğunda ise cimri kesilir.” (Mearic 19-21)
İnsanın genel anlamda yapısı budur. Ancak İslam bu yapıyı düzene koyar. Ona sıkıntı halinde sabretmeyi, isyan etmemeyi, rıza göstermeyi, sıkıntıyı atlatmak için beklemeyi öğretir. Bolluk ve refah zamanında ise paylaşmayı, vermeyi, şımarmamayı öğretir.
Hz. Eyyub hastalık ve sıkıntıya sabretme konusunda en büyük örneklerden biridir.
kurulmaz, hesap tutulmaz. Ecir ve mükâfat, yağmurun yağıĢı gibi ardı ardına onların üzerine yağar. Allah şöyle buyurmuştur; “Muhakkak ki biz sabredenlerin mükâfatlarını kendilerine hesapsız bir şekilde ödeyeceğiz.” (Zümer 10)”410
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Hayâ (utanma duygusu) ziynettir; takva, şereftir; en hayırlı binek, sabırdır. Sıkıntı anında kurtuluşu beklemek ise Allah‟a ibadet etmektir.”411
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Allah‟ın bir kula fakirlik ve hastalık verdiğini gördüğünüzde mutlaka Allah‟ın onu günahlarından arındırmak istediğini anlayın.”412
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “İnsanların arasına girip de onların sıkıntılarına sabreden mü‟minin mükâfatı, insanların arasına girmeyen ve onların eziyetlerine sabretmeyen mü‟minin mükâfatından daha fazladır.”413
Es Sabur Ebced değeri ve zikir saati: ES-SABUR isminin zikri(298) adettir.Zikir saati Güneş, günü Pazar’dır. Es Sabur Esmasının Fazileti ve Faydaları:
ES-SABUR isminin zikriyle hem dünya,hem ahiret mutluluğuna niyet edilmeli ve esas maksat yapılmalıdır.Çünkü bereketi her iki cihan için yeterlidir.Ahiret kazancı için zikredildiğinde,saat ve sayı sınırlandırılması yoktur.Ne kadar çok zikredilirse o kadar sevap ve kazanç elde edilir.
Gün doğmadan önce(100) kere zikreden kimse Allah tarafından korunur ve başına bela ve musibet gelmez. Her sabah(298) defa zikreden,himaye-i İlahiye mazhar olur.Sıkıntı verecek bir şey gelmez. Her gün (296) kere zikreden sabr-ı cemil sahibi olur; iki cihanda da mesut ve bahtiyar olur. Vücudunda bir rahatsızlık olan kimse,yürekten (33) kere “YA SABUR” derse şifa bulur.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.