Erdoğan'a övgü ve özür!
Turan Alkan, Türkiye'de AK Parti gerçeğinin olduğunu ve seçimleri kazanmak için uygulanan taktikleri en iyi AK Parti'nin yaptığını yazdığı yazısında, Erdoğan'ın seçim öncesi hamlelerine övgüler yağdırdı.. Özellikle sesinin kısık halde çıktığı mitinglere vurgu yaptı, seçimden zaferle çıktığı için tebrik eden Alkan, iki ilin seçim tahmini için de okurlarını yanılttığı için özür diledi.
İşte o yazısı Yav he, he!.. Tablo netleşti: AK Parti seçimi kazandı. Seçim dalavereleri, her seçimde rastladığımız şeyler; belki bu seçimde biraz daha fazla müşahede edilmiş olabilir fakat bu hadiseler tabloyu flulaştırmaz. Büyük resim bellidir. AK Parti'nin seçim stratejisi kazandı: "Seçim nasıl kazanılır?" sorusunun cevabını en iyi AK Parti biliyor. Bu sonuç hoşuma gitmedi; hoşuma gitse de gitmese de kazananı tebrik ederim. Bu tespitten sonra bugünden sonra ne olacağına bakalım: Başbakan, normalşartlar altında saygı duyulması gereken bir feragatle kendini bütün adayların önüne koyarak insanüstü bir gayret gösterdi. Çok çalıştı, büyük riskler aldı.
BÜYÜK LİDER Ses kısıklığına rağmen Van ve Diyarbakır mitinglerinde konuşması, siyasi hayatımızın unutulmayacak sahnelerindendi. Politikalarını kesinlikle tasvip etmiyor ve yanlış buluyorum fakat bu, onun "büyük lider" olduğunu vurgulamama engel olmaz. Keşke büyük lider olmanın, siyaset "iyi" olmanın yanı sıra bütün Türkiye'ye güven vermek noktasında "iyi" olmayı da başarabilseydi; keşke bu seçimkampanyasını kendisini tasvip etmeyen herkesi ötekileştirmek, hatta ihanete varan suçlamalarla töhmet altında bırakmak yerine o meşhur balkon konuşmalarındaki toparlayıcı, kucaklayıcı ve kuşatıcı tavrıyla sürdürebilseydi! Keşke bu seçim zaferinin keyfini "buğz" üzerine kurulmuş bir hesapla değil, "Hubb"a dayalı bir yaklaşımla çıkarmayı tercih edebilseydiu2026 Bu seçim zaferinin en derin hayal kırıklığı kaybedenlerin, kendilerini -tabiri biraz ağır olacak ama- gülünç hissetmeleridir ve bu safiyet duygusuyla şimdi ne kadar dalga geçilse yeridir. Oysaki gerçek demokrasi zaferleri, kaybedenleri de onurlandıran başarılardır. Seçimler harp değildir; kazananla kaybedenler seçimden sonra da beraber yaşamak, birbirlerine güvenmek, hatta sevmek zorundadır. Halbuki bu seçimin en çok akılda kalan cümlesi, "Onlara su bile yok" ibaresiydi. Bu ibareyi "milli irade" tasvip etti; sağduyusuna güvendiğimiz halkımız, bu cümlede sakıncalı bir muhteva görmedi. Halkımız istikrarı öngördü; dereyi geçerken binek değiştirmeyi uygun bulmadı. Yolsuzluk söylentilerinin kendi hayat tarzını, gelir durumunu etkilemediğini fark edince "tecrübe"den yana tercih kullandı.
YAV HE HE! Milletin derin irfanı böyle düşündü; böyle düşünmemesi gerektiğini söyleyip duran benim gibilere ise bıyık altından gülüp, "Yav he he!" diyerek iradesini tescil ettirdi. AK Parti'yi başarısından ötürü nasıl tebrik ediyorsam, milli iradenin verdiği karara da saygı duymam gerektiğini de biliyorum. Muhalefet cephesi kaybetmiş görünüyor; gerçekte kaybeden idealist yaklaşımlardır, ahlakçılıktır; siyasetin daha yüksek, daha doğru ve daha dürüst bir seviyede yürümesini bekleyen çocuksu iyimserliktir. Ülkemizin ve siyasi hayatımızın geleceği adına bu tesbit, hiç de hoş bir durum değil. Siyasetimizin bundan sonraki safhaları yine yüksek tansiyonda, bıçak sırtında cereyan edecek. Halktan "olur" alan bu stratejinin Cumhurbaşkanlığı seçiminde ne türlü gerilimlere yol açabileceğini düşünmek bile sıkıntılı.
İKİ İL İÇİN ÖZÜR DİLEDİ NOT: Seçim izlenimi yazdığım iki ilde, Şanlıurfa ve Sivas'ta yarışın başa baş geçeceğini belirterek okuyucularımı yanılttığım için alenen özür diliyorum.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.