Emine Erdoğan'dan tokat gibi sözler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan,FETÖ'nün darbe girişimi ile ülke ve uluslararası birliklerin bu girişime tepkisini ABD'de değerlendirdi.
Erdoğan "Dost bildiğimiz bazı ülkeler, bu açık darbe girişimini kınamakta dahi çekimser kalmışlardır. Türkiye'ye her fırsatta demokrasi karnesi veren kurum ve kuruluşlar, milletimizin kararlı mücadelesini görmezden gelmişlerdir. 'Kim kazanırsa' bekleyişi içinde yarım ağızlı kınamalar yapmış, hatta darbenin kurgu olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmişlerdir. Bu akla ziyan yorumların ölümle burun buruna gelmiş bir milletin hissiyatında neler uyandırabileceğini vicdanlarınıza bırakıyorum." dedi.
Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu görüşmeleri haftasında New York'ta, Türkiye İşkadınları Derneği (TİKAD) tarafından düzenlenen"Büyüyen Türkiye, Gelişen Demokrasi" başlıklı konferansta konuştu.
"15 TEMMUZ BİR DÖNÜM NOKTASIDIR"
Türkiye'yi yakından takip eden dostlarının demokrasiyi hedef alan darbeler tarihini çok iyi bildiğine dikkati çeken Emine Erdoğan, çeşitli vesayet odaklarının her 10 yılda bir milletin iradesini yok sayan girişimlerde bulunduğunu söyledi.
"VESAYET ODAKLARINA YAŞAM ALANI KALMADI"
Darbe girişimi sırasında 173 sivil, 63 polis ve 5 askerin şehit olduğunu, 2 bin 194 kişinin ise yaralandığını anımsatan Erdoğan, buraya gelmeden önce gazileri ve şehit ailelerini ziyaret ettiklerini ifade etti.
"DOST BİLDİĞİMİZ BAZI ÜLKELER..."
Yüzlerce insanın öldüğü, binlerce sivilin yaralandığı ve TBMM'nin bombalandığı bir olayda, ne yazık ki bazı dostların sessiz kaldığını ve böyle zamanlarda, düşmanların ne yaptığından çok, dostların ne yaptığının önem kazandığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Nitekim dost bildiğimiz bazı ülkeler, bu açık darbe girişimini kınamakta dahi çekimser kalmışlardır. Türkiye'ye her fırsatta demokrasi karnesi veren kurum ve kuruluşlar, milletimizin kararlı mücadelesini görmezden gelmişlerdir. 'Kim kazanırsa' bekleyişi içinde yarım ağızlı kınamalar yapmış, hatta darbenin kurgu olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmişlerdir.
Bu akla ziyan yorumların ölümle burun buruna gelmiş bir milletin hissiyatında neler uyandırabileceğini vicdanlarınıza bırakıyorum. Lütfen bir empati yapın. Benzer bir hadise Birleşik Devletler'de yaşansaydı, mesela Brooklyn Köprüsü tanklarla kapatılsaydı, Amerikan devleti ne yapardı? Ya da Capitol binası bombalansaydı, sorumluluların tespiti için nasıl bir seferberlik başlatılırdı? Ankara'da, İstanbul'da da yaşananlar da bunlardır.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin, Meclisimizin ve önemli devlet kurumlarımızın bombalanması, film sahnelerinden alınmış görüntüler değildir. Tankların sokaklarda sivilleri ezmesi, F-16'ların milletimizin üzerine bombalar yağdırması, gerçeğin ta kendisidir."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.