Dolar (USD)
35.25
Euro (EUR)
36.83
Gram Altın
2964.31
BIST 100
9619.99
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Ebediyen izindeyiz Ya Resulullah

Bu gece, Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa’nın (sav) âlemleri şereflendirdiği Velâdet Kandili. Resûlullâh Efendimiz (sav), Rebîulevvel ayının 12’nci Pazartesi gecesinde kâinâtı teşrîf etmişlerdir. Pazartesi’yi Salı gününe bağlayan gece, Peygamberimiz (sav)''in dünyayı teşrîflerinin Milâdî sene ile 1447. yılını idrâk edeceğiz. 
Ebediyen izindeyiz Ya Resulullah
19 Kasım 2018 09:44:00
Bu gece, Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa’nın (sav) âlemleri şereflendirdiği Velâdet Kandili. Resûlullâh Efendimiz (sav), Rebîulevvel ayının 12’nci Pazartesi gecesinde kâinâtı teşrîf etmişlerdir. Pazartesi’yi Salı gününe bağlayan gece, Peygamberimiz (sav)''in dünyayı teşrîflerinin Milâdî sene ile 1447. yılını idrâk edeceğiz. 

HAZIRLAYAN: SABRİ GÜLTEKİN

MEVLİD Kandili’ni 19 Kasım 2018 Pazartesi gününü Salı günene bağlayan gece (bu gece) idrak edeceğiz. Mevlid Kandili, Peygamber Efendimizin (sav) doğduğu gecedir. İnsanlığın kurtuluşu için gönderilen son ve en büyük peygamber, bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed Rebiü’l-evvel ayının 12. gecesi doğmuştur. Milâdî takvime göre ise bu 1447 yıla tekabül etmektedir. Efendimizin doğduğu bu mübarek geceyi “Mevlid Kandili” olarak kutluyoruz.

Hz. Peygamber bütün varlığın özüdür

Kendisi insanlığın onuru olan Sevgili Hz. Peygamberimizin(sav) insanlığa getirdiği varlık anlayışında insan, yaratılmışların en saygını (eşref-i mahlukât) ve varlığın özüdür (zübde-i âlem). İnsanın fıtrat ve yaratılış itibariyle onurlu bir varlık olması, İslam’ın varlık, bilgi ve değer anlayışını şekillendiren en temel unsurlardan biri olmuştur.

O’nun doğduğu çağda dünyanın her tarafında cehalet, zulüm ve ahlâksızlık almış yürümüş, Allah inancı unutulmuş, insanlık korkunç ve karanlık bir duruma düşmüş, dünya yaşanmaz hale gelmişti. O’nun doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. O gecenin sabahı gerçekten de feyizli bir sabahtı. İnsanlık için yepyeni bir gün doğmuş, aydınlık bir devir açılmıştı. Bir fazilet güneşi ve hidâyet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi, Yüce Allah’ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir.

Bu hususta Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulmuştur: “Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Halbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler.” (Âl-i İmrân, 164)

O âlemlerin Rabbinden, “Âlemlere rahmet olarak gönderildi.” Asırlara sığmayacak inkılâbları birkaç sene içerisinde gerçekleştirdi. Evlâtlarını diri diri toprağa gömen babalar O’na ve getirdiği prensiplere iman ettikten sonra mükemmelleştiler, dünyaya insanlık, adalet ve medeniyet rehberi olacak hale geldiler. Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed kendisinden önceki peygamberler gibi sadece bir kavme veya millete değil, bütün insanlığa peygamber olarak gönderilmiştir.

İnsanlığın Hz. Peygambere çok ihtiyacı var

Sevgili Peygamberimizin(sav) kutlu doğumu vesilesiyle bugün bir kez daha hatırlanmalı ki, insanın ucuzladığı, insan onurunun göz ardı edildiği, zedelendiği, ayaklar altına alındığı, insanlığın kaybolmaya yüz tuttuğu, insanı onursuzlaştırma, itibarsızlaştırma, değersizleştirme ve değerlerinden soyutlama gayretlerinin küresel ölçekte politikalar haline geldiği günümüzde bütün âlemleri onurlandırmak için gönderilen rahmet yüklü adalet, hikmet yüklü ahlâk peygamberinin onur mücadelesini ve insana bakışını yeniden keşfetmeye ve bu keşfimizi toplumun bütün katmanlarına açmaya her zamankinden daha fazla muhtacız.

Mevlid Kandili’nin ümmet için çok önemli

Hiç kuşkusuz kutlu doğumunu idrak edeceğimiz Peygamber Efendimizin (sav) örnekliği ve rehberliği, insanlığın bugün içine düştüğü her türlü badireyi atlatması, zedelenen insanlık onurunun tekrar yücelmesi ve özlenen aydınlığa kavuşması yolunda yegâne sığınaktır. Bu duygu ve düşüncelerle gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin ve tüm İslam âleminin Mevlid-i Şeriflerini tebrik ediyor; Mevlid-i Nebi’nin, dünyanın muhtelif yerlerinde çiğnenen ve zedelenen insanlık onurunun yeniden yücelmesine ve korunmasına vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyoruz.

İSMİ GÜZEL KENDİ GÜZEL MUHAMMED

Resûlullâh Efendimizin (sav) en meşhur ismi Muhammed’dir. Dedesi Abdülmuttalib ona bu ismi koyduğunda, “Senin atalarında olmayan bu ismi niçin verdin?” dediler. O da, “Gökte ve yerdekilerin Muhammed’i çok öveceklerini ümid ediyorum” demiştir. Zira Muhammed, çok hamd ve senâ olunmuş; öğülmüş demektir. Diğer bir ism-i şerîfi Mustafa’dır. Allâhû Teâlâ, Hz. Âdem evladından Hz. İsmail’i, onun evladından Kinâne’yi, ondan Kureyş’i, ondan Hâşimoğullarını, ondan da Resûlullâh Efendimizi seçtiğinden adı Mustafa’dır. Resûlullâh Efendimizin ismi Kur’ân’da Muhammed, İncil’de Ahmed, Tevrât’da Ahyed’dir.

BİR GECE

ON dört asır evvel, yine böyle bir geceydi,

Kumdan, ayın on dördü, bir öksüz çıkıverdi!

Bir nefhada insanlığı kurtardı o ma’sûm,

Bir hamlede kayserleri, kisrâları serdi!

Aczin ki, ezilmekti bütün hakkı, dirildi;

Zulmün ki, zevâl aklına gelmezdi, geberdi!

Dünya neye sahipse, onun vergisidir hep;

Medyûn ona cem’iyyeti, medyûn ona ferdi.

Medyûndur o ma’suma bütün bir beşeriyyet…

Ya Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.

(MEHMED ÂKİF ERSOY)

PEYGAMBER EFENDİMİZİN ŞEMAİLİ

YARATILIŞ ve ahlâk itibariyle insanların en üstünü idi. Bütün Peygamberlerin en güzeli o idi. Boynu uzun ve gümüş gibi saf, omuzları ve pazuları kalın, parmakları uzundu. Kendisi şişman değildi. Uzuna yakın orta boylu, güçlü ve kuvvetli idi. Yüzü hafifçe yuvarlak, kaşları hilal gibi idi. Kirpikleri uzun, gözleri kara, büyük ve son derece güzeldi. Yüzü gül gibi kırmızıya benzeyen beyaz ve nuranu00ee, berrak ve ışıklı idi. Dişleri inciler gibi beyazdı. Saçları ne pek kıvırcık, ne de pek düz idi. Sakalı sık ve tamdı. Uzun değildi. Cismi güzel, kokusu hoş idi. Sünnetli olarak ve göbeği kesik vaziyette doğmuştu. Bir yere giderken sağına soluna bakıp yürümez, vakar ve süratle ilerlerdi. Yüzünde nu00fbr, sözünde kuvvet, lisanında bir güzellik vardı. Herkesin aklına göre söz söyler, herkese güler yüz gösterirdi. Kimsenin sözünü yarıda kesmez, haşin davranmaz, mütevazı yaşardı. Bütün insanları hoş tutar, hizmetçilerine şefkatle muamele ederdi. Kendisi ne yer, ne giyerse, hizmetçilerine de onları yedirir, onları giydirirdi. Çocukları çok sever, saçlarını okşar, onlarla konuşurdu. Son derece cömert, sözüne sadık ve merhametli idi... Allah'ın salat ve selamı O'a ve O'nun yakınlarının üzerine olsun.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin