Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Rize'de gençlerle buluştu
Erbaş, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "İslam'ın Rehberliğinde Bilgiden Bilince" konulu gençlik buluşmasında, gençlerin ülkenin zenginliği ve en büyük geleceği olduğunu söyledi.
Müslümanların asırlarca ilmin her alanında insanlığa öncülük ettiğini vurgulayan Erbaş, bunun sadece dini ilimleri değil, her alanı kapsadığını belirtti.
Erbaş, Kur'an-ı Kerim'de 550 ayette akla işaret edildiğini, İslam dininin düşünceye çok büyük önem verdiğini, Kur'an'ın ilk ayetinin "oku", ikinci inen ayetin ise "kalem" olduğunu dile getirdi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın gök bilimle ilgili ayetler üzerinde yaptığı çalışmanın 1,5 yıl içinde tamamlanacağını anlatan Erbaş, Kur'an'ın, bilim geliştikçe çok daha iyi anlaşılacağının altını çizdi.
Erbaş, gençlere hitabında, "Ne kadar çok bilimsel çalışmalar yaparsak, ilmi çalışmalar yaparsak Kur'an-ı Kerim'i o kadar çok daha iyi anlarız. Niyetimiz de bu olursa nafile ibadet etmiş oluruz." dedi.
Geçmişte ilim insanlarının Kur'an ile bilimi birleştirdiğine dikkati çeken Erbaş, Akşemseddin, Maturidi ve İbn-i Sina gibi bilim insanlarının önemini vurguladı.
Erbaş, ecdadın merhametli, tecrübeli ve adaletli olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"Gençler, inşallah hem eğitim alırken hem de eğitim aldıktan sonra gittiğiniz her yerde, çalıştığınız her yerde bunu yaşatmaya devam edeceksiniz. Bulunduğumuz her yerde inancımız ve değerlerimizi en güzel şekilde temsil etmemiz gerekiyor. Zaten ilmin amacı da budur. Almış olduğumuz eğitimler bizi daha merhametli hale getirmeli, daha adil hale getirmeli, daha şefkatli, daha muhabbet taşıyan bir gönle sahip olmamızı gerçekleştirmeli. Bizler mademki ilim medeniyetinin mensuplarıyız, bunları hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız."
- "Herkesin, Allah'ın kitabı Kur'an ve Hazreti Muhammed'in sünnet çizgisini muhafaza etmesi gerekiyor"
"Allah indinde din İslam'dır." ayetini okuyan Erbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İslam'ın dışındaki dinlerin batıl olduğunu biliyoruz, inanıyoruz. İnanmamız gerekiyor. Hazreti Adem'den, Hazreti Muhammed'e kadar gelen bütün peygamberlerin tebliğ ettiği dinin adıdır İslam. Hazreti Musa buna dahil, Hazreti İsa buna dahil. Hazreti Musa, İslam peygamberidir, Yahudilik peygamberi değildir. İsrailoğulları'na gönderilen İslam peygamberidir... Hazreti İsa yine İsrailoğulları'na gönderilen bir İslam peygamberidir. Hristiyanlık, Hazreti İsa'dan 70 sene sonra ortaya çıkmıştır. Bizim inancımız gereği bunu söylememiz gerek."
Erbaş, herkesin Allah'ın kitabı Kur'an ve Hazreti Muhammed'in sünnet çizgisini muhafaza etmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Tevrat'taki kehanetlerle bugün İsrail katliam yapıyor. 'Vardığınız yerdeki kadınları, çocukları, bebekleri, o yerin hayvanlarını, eşeklerini, öküzlerini her şeyini, gördüğünüz bütün canlıları öldürünüz.' der mi, haşa Tanrı diyeyim hadi Allah. Böyle bir Tanrı olur mu? Buna göre amel ediyorlar. O güzel İslam peygamberi Hazreti İsa'nın getirdiği İslam'ı Hristiyanlık haline getirenler, daha sonra Hristiyanlığı da 100 parçaya bölerek onun içerisinden evanjelizm diye bir tarikat çıkaranlar, o tarikatı Hristiyan siyonizmi haline getirenler, Yahudi siyonistlerini adeta parmaklarında oynatarak Orta Doğu'yu kan gölü haline nasıl getiriyorlar? Dinler tarihi eserlerinde bunu okumanız lazım."
Siyonist Hristiyanların Orta Doğu'yu kan gölüne çevirdiğini belirten Erbaş, İsrail'de yaşananların, Güneydoğu'daki PKK terörünün de arkasında onların olduğunu, binlerce tır dolusu silahı bölgeye onların gönderdiğini savundu.
Erbaş, dünyada İslamofobi olmadığını, bütün Müslüman yaşam alanlarına saldıranların başında siyonistlerin geldiğini aktardı.
Haçlıların bugün ve geçmişte büyük katliamların sorumluları olduğunu vurgulayan Erbaş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Romalılar Kudüs'te 1070 yılında öyle büyük bir katliam yapmıştı ki o katliamdan kurtulabilen Yahudiler dünyanın çeşitli yerlerine kaçmak zorunda kalmışlardır. Flavius isimli bir Romalı tarihçi diyor ki 'Öyle bir katliam yaptı ki Romalılar, Kudüs'e sığınan Yahudileri kılıçtan geçirdiler. Gövdelerinden kopan başlar, akan kanlardan oluşan göller üzerinde yüzüyordu.' Kim söylüyor bunu? O olaya şahit olan Flavius. Öyle bir katliamı kim yaptı? Romalılar. Yani Haçlıların babaları, dedeleri. Sonra 1099'da yine Kudüs'te büyük bir katliam yaptı. Oradan hem Müslümanlar hem Yahudiler sürüldü. 1187'de Selahaddin Eyyubi Kudüs'ü kurtarıncaya, işgale son verinceye kadar. Tekrar barışın yurdu haline geldi Kudüs."
- "Ey insanlar hatta ey Yahudiler, tarih boyunca size Müslümanlar sahip çıktı"
Erbaş, 1492 Endülüs katliamına ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:
"Oradan, katliamdan kurtulabilen Yahudilere kim sahip çıktı? Osmanlı sahip çıktı, onları kabul etti. Çeşitli yerlere yerleştirdi. Sonra İkinci Dünya Savaşı'nda 90 bin Yahudiyi gaz odalarında kim katletti? Haçlılar. İşte bugün İsrail'e destek verenler Almanya, Avusturya. Bugün Avusturya'nın sınırları içerisinde bulunan bir toplama kampı var. 90 bin Yahudi'yi orada öldürdüler, katlettiler. Yine oradan kurtulanlara da Müslümanlar sahip çıktı. Tarih boyunca Müslümanlar bir Yahudi'nin burnunu kanatmadı ama bugün görüyorsunuz tahrif edilmiş bir inançtan ilham alarak Müslümanlar çocuk, bebek, kadın demeden katlediliyor."
Ali Erbaş, insanlığa şöyle seslendi:
"Diyorum ki ey insanlar hatta ey Yahudiler, tarih boyunca size Müslümanlar sahip çıktı. Siz tahrifçi inanç, tahripçilerin yapmış olduğu kışkırtmalarla Müslümanları katleden terörist İsrail'e 'Dur' diyeceksiniz. Sizler de vicdanınız varsa ey Yahudiler, ey vicdanlı Yahudiler sizin de 'Dur' demeniz lazım. Eğer insanlıktan çıktıysanız size diyecek bir şey yok ama hala insansanız, masum insanları katledenlere 'Dur' demeniz lazım."
İslam inancının merhameti, adaleti ve şefkati öne çıkardığını ifade eden Erbaş, "Tarihimize bakarsanız, haksız yere bir Yahudinin arsası üzerine yapılan caminin yıkılmasına karar veren ilkelere sahiptir. Bizim medeniyetimiz, bizim inancımız eğer haksız yere bir Yahudi ya da Hristiyanın arsasına bir cami yapılmışsa İslam hukuku o caminin yıkılıp, eğer razı değilse o arsanın sahibine iadesine karar verir." diye konuştu.
Programa, Vali İhsan Selim Baydaş, Belediye Başkanı Rahmi Metin, Rektör Prof. Dr. Yusuf Yılmaz ve öğrenciler katıldı.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.