Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş Çankırı'da hutbe irat etti
Erbaş, "Birlik ve Beraberlik Ruhu" başlıklı hutbesinde, Allah'ın lütuf ve inayetiyle kardeş olan, aynı safta omuz omuza Cenabıhakk'ın divanına duran, aynı iman ve şuurla bir arada bulunan müminlerin cumasının mübarek olmasını diledi.
Hz. Muhammed'in bir defasında ashabına "Allah'ın peygamber ya da şehit olmayan öyle kulları vardır ki kıyamet gününde Allah'a olan yakınlıkları sebebiyle peygamberler ve şehitler onlara gıpta ederler." buyurduğunu aktaran Erbaş, "Bu büyük müjdeyi işiten sahabe 'Ya Resulallah, bunlar kimlerdir?' diye sordu. Bunun üzerine Sevgili Peygamberimiz şu cevabı verdi: Bunlar, aralarında akrabalık bağı ya da herhangi bir menfaat bulunmayan, sırf Allah için birbirlerini sevenlerdir." ifadesini kullandı.
İslam'ın tevhid ve vahdet, birlik beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma dini olduğunu vurgulayan Erbaş şunları kaydetti:
"Dinimiz, toplumun bütün fertleriyle iyilik ve adalet esasına dayalı ilişkiler kurmamızı, sevgi ve saygı içinde kardeşçe yaşamamızı, şefkat ve merhametle birbirimize muamele etmemizi emretmiştir. Birbirimize sırt dönmeyi, ilgi ve alakayı kesmeyi, kardeşlik bağlarını koparmayı, her türlü olumsuz söz ve davranışta bulunmayı da yasaklamıştır. Nitekim Yüce Rabb'imiz, 'Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.' buyurmaktadır. İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy, 'Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.' diyerek bu ayeti kerimeyi muhteşem şekilde anlatmaya çalışmıştır. Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed Mustafa Efendimiz de bir hadisi şerifinde bizleri şöyle uyarmaktadır: Birbirinizle ilgi ve alakayı kesmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinize kin beslemeyin, birbirinize haset etmeyin. Ey Allah'ın kulları, kardeşler olun."
Erbaş, aynı dine inanan, aynı Allah'a kulluk eden, aynı kıbleye yönelen, aynı kitabı rehber edinen, aynı peygambere gönül veren müminler olduklarını dile getirerek "Dünyaya barış ve adaletin en güzel örneklerini sunan, din, vatan, bayrak ve mukaddesat uğruna fedayı can eyleyen şanlı bir ecdadın torunlarıyız. Başa kakmadan, karşılık beklemeden, kökenine, inancına, mezhebine ve düşüncesine bakmadan, insan onurunu rencide etmeden ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi kendine şiar edinen bir medeniyetin temsilcileriyiz. Böylesine köklü bir medeniyetin mensubu olan bizlere düşen, kardeşlik ahlakını kuşanmak, gönül alıcı söz ve davranışlarla birbirimizin hukukunu gözetmektir." dedi.
Hürriyetlerinin nişanesi, herkesin ortak yurdu vatanlarının kendilerine ecdadın emaneti olduğunun altını çizen Erbaş şöyle devam etti:
"Şanlı bayrağımız bağımsızlığımızın sembolüdür. Gölgesinde kardeşçe yaşayabilmek için hepimize yer vardır. Şehadetleri dinin temeli olan ezanı Muhammedi, bizleri birliğe ve kardeşliğe çağırmaktadır. Öyleyse farklılıklarımızı bir zenginlik kabul edelim. Bizi kardeş kılan, bizi millet yapan değerlerimize sımsıkı sarılalım. Allah Resulü Hz. Muhammed'in şu hadisini asla unutmayalım: Müminler, birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir beden gibidir."
İçinde bulundukları mayıs ayının Anadolu'nun İslam'a açılan ilk kapısı Diyarbakır yöresinin sahabe tarafından fethedildiği ay, gelecek pazartesi gününün ise İstanbul'un fethinin 570. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erbaş şunları kaydetti:
"Allah Resulü, İstanbul'un fethini şöyle müjdelemiştir. 'Konstantiniyye mutlaka fetholunacaktır. Onu fetheden komutan ne güzel komutandır ve o asker ne güzel askerdir'. Şanlı ecdadımızın gönlüne İstanbul'u fethetme sevdasını düşüren, asrın en ileri bilgi ve teknolojisinden istifade ederek aşılmaz denilen surları yerle yeksan ettiren, inanç ve azimle gemileri karadan yürüten, Ayasofya'yı fethin sembolüne, İslam'ın mabedine dönüştüren işte bu Peygamber müjdesine nail olma isteğidir. Bu vesileyle şanlı ecdadımızı, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmetle yad ediyorum. Hutbemi şu ayeti kerime meali ile bitiriyorum: Allah'a ve Resulüne itaat edin, birbirinize düşmeyin, sonra gevşersiniz ve gücünüz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir."
Erbaş, cuma namazı öncesi Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi'yi makamında ziyaret etti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.