Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.95
Gram Altın
2323.70
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Değişen iklim şartları hayvan neslini tehlikeye atıyor

Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, hayvanların kış uykusuna dalmasını, kuşların göç etmesini etkilerken, arıların üremesini ve memelilerin yavrulamasını da tehlikeye atıyor.
Değişen iklim şartları hayvan neslini tehlikeye atıyor
29 Ocak 2023 16:15:03
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, hayvanların kış uykusuna dalmasını, kuşların göç etmesini etkilerken, arıların üremesini ve memelilerin yavrulamasını da tehlikeye atıyor.

Dünyada ve Türkiye'de hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, hayvanların doğal eylemlerini gerçekleştirmesine engel olurken, arılar başta olmak üzere, bu durumun uzun vadede bazı hayvanların nesillerini tehlikeye atacağı öngörülüyor.

Kuraklık dolaylı yoldan arılara zarar veriyor

Çiçeklerin nektar salgılarının miktar ve kalitesinde azalma olacağından arıların verim ve gelişiminin bundan olumsuz etkileneceğini belirten Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Ziya Şahin, şu ifadeleri kullandı:

"Anadolu'da bitkilerin çiçeklenmesi olumsuz etkilenmekte, arıların kışı geçirmesi zorlaşmaktadır. Ana arının yumurtlayıp genç jenerasyon oluşturamaması ve kışa yeterli koloni dinamiği oluşturamamaktadır. Arıların kışın uyuması gerekmektedir. Ancak şu ana kadar havaların ılık geçmesi arıların uykuya geçmemesine neden olmuş, bu durumda koloniler zayıflayıp strese girmiş ve aşırı besin tüketmiştir. Strese giren arıların bağışıklığı zayıflamaktadır. Bağışıklığı zayıflayan arıların ise yaşadığı ortamda uykuda bulunan bakteri, virüs, parazit ve mantarlar harekete geçerek hızlı bir şekilde üreyip arılara zarar vermektedir. Dolayısıyla kuraklık, koloni kayıpları, koloni korelasyonunda ve arı ürünlerinde azalmanın yanı sıra arıcıların sosyal ve ekonomik kayba uğramalarına sebep olmaktadır."

"İklim değişikliği birçok türün neslini tehdit ediyor"

Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin hayvanların fizyolojileri ve türler ya da belirli ırkların nesillerini devam ettirmesi açısından önemli riskler oluşturduğunu belirten Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Öztürk, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İklim değişiklikleri, ekolojik dengeyi, hayvan davranışlarını, hayvanların yaşam döngüleri ile kaynak mevcudiyeti (besin, barınak gibi) arasındaki senkronizasyonu bozmaktadır. Örneğin kış uykusuna yatan bazı türlerin kış uykusundan çıkmasını hava sıcaklığı tetiklemekte ve ısınan havalar bu türlerin daha erken uyanmalarına yol açmaktadır. Bu hayvanlar, uyandıklarında uygun besin ve üreme koşulları bulamamaktadır. Son yıllarda kışların sıcak geçmesi ayıların kış uykusuna yatmamasına, tüm kış uyanık kalmasına ya da yatanların erken uyanmasına yol açmaktadır. Besin bulmakta zorlanan ayılar, insanların yaşam alanlarına girmekte, hem cana hem de mala zarar verebilmekte ya da kara yollarına çıkarak kazalara kurban gidebilmektedir."

Dünyadaki ekolojik dengenin korunması ve türlerin nesillerinin devamı için küresel ısınmanın önüne geçilmesi gerektiğini ifade eden Öztürk, "Bu bağlamda daha az fosil yakıt tüketilmeli, ormanlar korunmalı ve artırılmalı, daha çevreci tarım ve hayvancılık politikaları uygulanmalı, atıkların bertarafı ve yönetimi iyi planlanmalı, madencilik faaliyetleri iyi düzenlemeli ve küresel ısınmaya yol açan sera gazlarının salınımı hem ülkemizde hem de uluslararası ölçekte tüm dünya ülkelerinde sınırlanmalıdır" diye konuştu.

"Çözüm karbon emisyonunu ve fosil yakıtların kullanımını azaltmak"

Küçük, suya bağımlı hayvanların iklim değişikliğinden daha çabuk etkilenmesinin beklendiğini vurgulayan Koç Üniversitesi Yaban Ekolojisi ve Doğa Koruma Biyolojisi bölümünden Yrd. Doç. Morteza Naderi, şunları kaydetti:

"Bu durum, beslenme zincirini etkilediğinde, büyük hayvanlar da etkilenir. Hayat bitkilerden ve ağaçlardan başlar. İklim değişikliği sadece sıcaklık anlamına gelmiyor. Göller kuruyor. Kuşlar ve su hayvanları lokal olarak yok olabilir. Bunun çözümü ise karbon emisyonunun ve fosil yakıtların kullanımının azaltılmasından geçiyor. Yeni su yürütme planları, yeni ziraat sistemleriyle daha az su tüketmek ve halkın bilgi düzeyini artırmak çok önemli."

Kuşların göç hareketleri de etkileniyor

Kuş Gözlemcisi Barbaros Demirci, kuşların, zorunlu olmadığı sürece riskli ve zorlu bir faaliyet olan göç etmek yerine bulundukları alanlarda kalmayı seçmesinin anlaşılır bir durum olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Türden türe değişmekle beraber kış aylarının yumuşak geçmesi birçok kuş türü için iyi bir haber olsa da bu koşullara kuraklığın eşlik etmesi halinde meteorolojik şartların etkisi kayda değer ölçüde ve olumsuz olacaktır. Güncel koşullarda kuşlar için en büyük tehlike yaşanan kuraklık olup, kış sonunda ve bahar başında yeterli yağış düşmemesi halinde birçok türün daha az besinle idare etmek zorunda kalacağı ve yuvalayacak alan bulmakta zorlanacağı öne sürülebilir."

ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan