Dolar (USD)
32.49
Euro (EUR)
34.58
Gram Altın
2489.26
BIST 100
9584.1
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Cumhuriyetçi Parti'nin Trump açmazı sürüyor

ABD'de son ayına girilen ön seçim sürecinde, Cumhuriyetçilerde rakipsiz kalan Trump, adaylığının kesinleşmesini bekliyor; Demokratlarda ise Sanders, adaylık şansı hala çok yüksek olan Clinton'a karşı yarışı bırakmış değil.
Cumhuriyetçi Parti'nin Trump açmazı sürüyor
13 May 2016 09:27:00
ABD'de son ayına girilen ön seçim sürecinde, Cumhuriyetçilerde rakipsiz kalan Trump, adaylığının kesinleşmesini bekliyor; Demokratlarda ise Sanders, adaylık şansı hala çok yüksek olan Clinton'a karşı yarışı bırakmış değil.

ABD'de son ayına girilen ön seçim sürecinde Cumhuriyetçilerde rakipsiz kalan iş adamı Donald Trump, adaylığının kesinleşmesini beklerken, Demokratlarda ise Vermont Senatörü Bernie Sanders, adaylık şansı hala çok yüksek olan eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton karşısında yarışı bırakmış değil.

ABD'de 8 Kasım'da yapılacak 58. başkanlık seçimleri için devam eden ön seçim sürecinin son ayına girilirken, Cumhuriyetçi Parti'de genel tablo netleşti. Demokrat Parti'de ise Clinton, sadece hedef delege sayısına ulaşmayı bekliyor.

Salı günü Batı Virginia ve Nebraska'da, tek başına girdiği ön seçimleri rahat kazanan Trump, parti elitlerinin açıklamalarına rağmen Cumhuriyetçi seçmenin desteğini almaya devam ediyor.

Cumhuriyetçilerin 3 Mayıs'ta Indiana'da yapılan ön seçimlerini kaybeden Teksas Senatörü Ted Cruz ve Ohio Valisi John Kasich yarıştan çekilince Trump tek başına kalmıştı.

Bu durumu en iyi şekilde değerlendirmek isteyen Trump, her fırsatta başkanlık seçimlerinde muhtemel rakibi Clinton'ı yenebileceğini dile getirse de parti elitleri arasında henüz kayda değer bir sempati kazanabilmiş değil.

Cumhuriyetçi Parti liderlerinde kaygı

Ancak mevcut durumun parti liderleri açısından da önemli bazı kaygıları beraberinde getirdiği görülüyor. Zira şimdiye kadar Cumhuriyetçilerin 43 eyalette yaptıkları ön seçimlerin 29'unda kazanan Trump'ın arkasında önemli bir seçmen desteği bulunuyor.

Aday adaylığını açıkladığı zaman pek şans verilmeyen Trump'ın güçlü rakiplerini birer birer geride bırakıp yalnız başına kalmasının, sadece Cumhuriyetçileri değil, ABD'deki tüm siyasi aktörleri hazırlıksız yakaladığı değerlendirmesi yapılıyor.

Şimdiye kadar Trump'a destek vermeyen ancak muhtemel rakipleri Clinton karşısında birlik olmadan başkanlık seçimlerini kazanmalarının da zor olduğunu öngören Cumhuriyetçi Parti liderleri ise bugünlerde bir çıkış yolu arıyor.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan'ın birkaç gün önce "Trump'a destek vermeye hazır değilim." açıklamasıyla artan Trump-Ryan gerginliği, gün geçtikçe parti içinde yeni bir ayrışmanın da fitilini ateşlemiş görünüyor.

Dün bir grup Cumhuriyetçi milletvekili, Ryan'ın yaklaşımının partiyi bütünleştirmek yerine "böldüğünü" kaydederek Meclis Başkanı'nı Trump'a destek vermeye çağırdı. Ancak bu çağrının, partinin genelinin görüşünü yansıttığını söylemek için henüz erken. Çünkü partideki en güçlü ve popüler isimlerin birçoğu hala emlak milyarderine şüpheyle bakıyor.

Örneğin partinin önemli isimlerinden ve eski başkan adaylarından John McCain ile Mitt Romney gibi isimler Trump'a açık bir şekilde muhalefet ediyorlar.

Trump'ın özellikle Müslümanların ABD'ye girişinin yasaklanması, 12 milyon kayıtsız göçmenin sınır dışı edilmesi ve Meksika sınırına duvar örülmesi gibi önerilerinin yanı sıra ekonomik konularda parti çizgisinin dışında söylemlerde bulunması, Cumhuriyetçiler arasındaki rahatsızlığın temel sebepleri arasında gösteriliyor.

Trump ile Ryan arasında bugün gerçekleşmesi beklenen görüşmede iki siyasi aktör arasındaki buzların belli ölçüde eriyebileceği yorumları, Amerikan basınında son günlerde öne çıkan yaklaşımdı. Bu durumun gerçekleşmesi halinde Trump, parti içindeki "kabul edilebilirlik" eşiğine oldukça yaklaşmış olacak.

Trump bugüne nasıl geldi?

1 Şubat'ta Iowa'da başlayan ön seçim sürecinde Trump, Cumhuriyetçilerin ilk kritik dönemecinde 15 Mart'ta Florida'yı kazandı. Kendi evinde kaybeden Senatör Marco Rubio yarışı bıraktı.

Önce 19 Nisan'da yapılan New York ön seçimlerini, bir hafta sonra da 5 eyalette gerçekleştirilen ön seçimlerin tamamını kazanan Trump, aslında o gün partinin başkan adaylığına göz kırpmıştı. 3 Mayıs'ta ise Indiana'yı da kaybeden Cruz ve Kasich, artık Trump'ı "durdurmanın" mümkün olmadığına kanaat getirip kampanyalarını durdurdular.

Salı günkü ön seçimlere tek aday adayı olarak giren Trump, hem Batı Virginia hem de Nebraska'yı kazanarak Cumhuriyetçi seçmenin desteğini almaya devam ettiğini göstermiş oldu.

Toplamda bin 135 delegeye ulaşan Trump'ın başkan adaylığını hak edebilmesi için bin 237 sayısına ulaşması gerekiyor.

Demokratlarda Sanders pes etmiyor

Cumhuriyetçilerdeki parti içi "kavgalar" devam ederken güçlü rakibi Clinton karşısında Sanders hala yarışı bırakmış değil. Önceki gün Batı Virginia'da yapılan ön seçimleri kazanan Sanders, güçlü rakibi karşısında son ana kadar pes etmeyeceğini bir kez daha ispatladı. Bu eyaletten 18 delege kazanan Sanders'a karşılık Clinton ise 11 delegeyi hanesine yazdırdı.

Bu sonuçların ardından Clinton, 524'ü süper olmak üzere toplam 2 bin 240 delegeye ulaşarak adaylık için gereken 2 bin 383 hedefine biraz daha yaklaştı. Sadece 40 süper delegesi bulunan Sanders ise toplam bin 472 delegeye ulaştı.

Batı Virginia'yı kaybetmesine rağmen Clinton büyük farkla önde

Clinton'ın Batı Virginia'yı kaybetmesinde eyalette önemli bir demografik unsur olan maden işçilerini ilgilendiren sözlerinin etkili olduğu belirtiliyor. Clinton, mart ayında Ohio'daki bir konuşmasında ülkedeki çok sayıda maden işletmesinin sektörden çıkarılabileceğini dile getirmişti. Bu açıklamanın, beyaz maden işçilerinin ağırlıklı olduğu Batı Virginia'da negatif bir etki yaptığı kaydediliyor.

Ancak Clinton bu eyalette sadece 7 delegeye kaybetti. Delege yarışına büyük bir etkisi olmayan son ön seçimden Clinton'ın, "ekonomi ile ilgili konularda daha dikkatli sözler sarf etme" gibi bir ders çıkarmış olabileceği yorumları yapılıyor.

Son ön seçim sonucuna rağmen yarışı önde götüren Clinton, 2 bin 383 hedefine ulaşmak için sadece 140 delegeye ihtiyaç duyuyor.

Yarışın geneline bakıldığında ise şimdiye kadar 23 eyalette kazanan Clinton karşısında Sanders toplam 18 eyalette ipi göğüsledi. Ancak Clinton'ın Teksas, Florida, Ohio, Illinois, New York ve Pennsylvania gibi önemli eyaletleri kazanmasının yanı sıra temmuz ayında istediği kişiye oy verme imtiyazına sahip süper delegelerin hemen hepsinin desteğini de almış olması, onu yarışta Sanders'ın birkaç adım önüne taşıdı.

7 Haziran'da California'da yapılacak ön seçimlerin iki rakip arasındaki son önemli mücadele olacağı belirtiliyor. 546 delegesi olan eyalette azınlıklar önemli bir rol oynuyor ve Clinton burada da avantajlı gözüküyor.

Bugüne kadar beyaz Amerikalıların desteğini alan Sanders'a karşı Clinton'ın kadınların, azınlıkların ve siyahilerin oylarını aldığı değerlendirmesi yapılıyor.

Son ön seçimini 7 Haziran'da Güney Dakota'da yapacak Cumhuriyetçilerin 7, son ön seçimini 14 Haziran'da başkent Washington'da yapacak Demokratların ise 9 eyalette seçimleri kaldı.

Her iki partide de başkan adayları temmuz ayında yapılacak parti kurultaylarında belli olacak. Cumhuriyetçiler, 18-21 Temmuz tarihleri arasında Cleveland şehrinde, Demokratlar ise 25-28 Temmuz tarihleri arasında Philadelphia'da parti kurultayını gerçekleştirecek.