Dolar (USD)
34.42
Euro (EUR)
36.27
Gram Altın
2834.30
BIST 100
9389.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Cumhurbaşkanlığından ABD'ye sert tepki! Yargı süreci...

Rahip Brunson'u bahane ederek Türkiye'ye ekonomik savaş açan ABD'nin, dik duran Türkiye karşısında her geçen gün daha çok rezil oluyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Rahib Brunson davasının hukuki bir dava olduğunu belirterek, "ABD'nin yargı sürecini yok sayarak bir takım taleplerde bulunması elbette kabul edilemez" dedi.
Cumhurbaşkanlığından ABD'ye sert tepki! Yargı süreci...
23 Ağustos 2018 10:49:00
Rahip Brunson'u bahane ederek Türkiye'ye ekonomik savaş açan ABD'nin, dik duran Türkiye karşısında her geçen gün daha çok rezil oluyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Rahib Brunson davasının hukuki bir dava olduğunu belirterek, "ABD'nin yargı sürecini yok sayarak bir takım taleplerde bulunması elbette kabul edilemez" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Reuters'e verdiği özel demeçte, Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti olduğunu belirterek, "Rahip Brunson davası da hukuki bir davadır. Şahıs hakkında devam eden bir yargı süreci vardır. ABD'nin yargı sürecini yok sayarak bir takım taleplerde bulunması elbette kabul edilemez. ABD kendi ülkesinde yapamadığını bir başka ülkeden talep edemez." dedi.

Her fırsatta yargı bağımsızlığı konusunda Türkiye'ye ve başka ülkelere tavsiyelerde bulunan, hatta onları töhmet altında bulunduran ABD'nin devam eden bir yargı süreci hakkında keyfi yorum ve taleplerde bulunmasının dikkate değer bir durum olduğunu ifade eden Kalın, şöyle devam etti: "Bir kişinin rahip yahut din adamı olması, tek başına suçsuz ve masum olması için yeterli bir karine değildir. Karar merci yargıdır ve ABD dahil herkes Türk yargısının vereceği karara saygı duymak zorundadır. Şu ana kadar olduğu gibi bu kural bundan sonra da geçerlidir."

'FETÖ'nün kumpası olan dava'

Öte yandan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın, FETÖ'nün bir kumpası olarak görülen dava sonucunda haksız bir şekilde ceza aldığını herkesin bildiğini vurgulayan Kalın, şunları kaydetti:

"Aynı şekilde Halkbank'a yönelik bir takım haksız ve mesnetsiz suçlamaların gündeme getirilmesi ve bu kamu bankamızın yıpratılmak istenmesi de kabul edilemez. Burada amacın İran yaptırımlarıyla ilgili hakikatlerin ortaya çıkartılmak olmadığı, tersine saygın kurum ve kişilerin itibarsızlaştırılması ve haksız cezalar kesilmek istendiği anlaşılmaktadır. Türkiye olarak bu süreçten son derece rahatsız olduğumuzu ifade ediyoruz."

'Bulton'un söyledikleri daha vahim bir duruma işaret ediyor'

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın Türkiye'deki ekonomik durum ve Katar'ın yatırım kararıyla ilgili söylediklerinin daha vahim bir durumu işaret ettiğini ifade eden Kalın, şunları söyledi:

"Zira bu ifadeler, Trump yönetiminin bir NATO müttefikini ekonomik savaşın hedefi haline getirdiğinin itirafıdır. Fakat bu mesele Türkiye ile sınırlı değildir. Trump yönetimi bugüne kadar Meksika, Kanada, Küba, Çin, Rusya, İran, AB, Almanya ve diğer ülkelerle benzer çatışmalara girmiş ve ticaret, vergi ve yaptırım gibi unsurları küresel bir ticaret savaşı başlatmak için kullanmak niyetinde olduğunu göstermiştir. Oysa bu yaklaşım serbest piyasa kurallarına aykırı olduğu gibi vergi kararları Dünya Ticaret Örgütü'nün kurallarına da aykırıdır. Bu yüzden Türkiye, Hindistan, Çin Halk Cumhuriyeti, İsviçre, Norveç, Kanada, Rusya, Meksika ve Avrupa Birliği çelik ve alüminyum ürünlerine ek vergi koyan ABD'yi Uluslararası Ticaret Mahkemesi'ne şikayet etti. Dolayısıyla ortada küresel bir sorun var. Türkiye ile ABD arasında yaşanan sorun, Trump yönetiminin dünya ile yaşadığı sorunların bir parçası olarak ortaya çıkmıştır."

'Türkiye'nin sessiz kalması beklenemez'

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye'nin kimseyle ekonomik bir savaş başlatmak gibi bir niyeti olmadığını belirterek, "Fakat kendi ekonomisine ve yargısına yönelik saldırılara sessiz kalması beklenemez. Türkiye yasaklayıcı ve cezalandırıcı yaklaşımlara karşı dünyayla birlike hareket edecek ve ulusal çıkarlarına her zeminde sahip çıkacaktır." dedi.

Son dönemde Türkiye'ye destek olmak için yapılan açıklamaların Türkiye'nin doğru yolda olduğunu gösterdiğini vurgulayan Kalın, "Dost ve kardeş ülke Katar'ın 15 milyar dolarlık yatırım kararı piyasalar üzerinde rahatlatıcı bir etki yapmıştır. Katar'ın bu tavrını takdirle karşılıyoruz. Türkiye-Katar ilişkileri her düzeyde bundan sonra da güçlenmeye devam edecektir." şeklinde konuştu.

'Adımlar olumlu netice verdi'

Öte yandan Almanya, Fransa, İtalya, Rusya, Çin ve İran gibi ülkelerin yaptığı destek açıklamalarının da önemine değinen Kalın, Türk lirasına yönelik saldırıları bertaraf etmek için atılan adımların olumlu netice verdiğini, Hazine ve Maliye bakanlığı ve ilgili kurumların bu alanda tedbirler almaya ve ekonomiyi rahatlatmaya devam edeceğini ifade etti. Kalın, şunları söyledi:

"Bu tür siyasi, hukuki ve ekonomik tavırlar müttefiklik ruhuna sığmaz. Bunlar NATO'nun kuruluş ilkelerine de aykırıdır. Nitekim pek çok NATO ülkesi de ABD yönetiminin bu tutumundan rahatsız olduğunu açıkça ifade etmektedir. Son dönemde ABD yönetiminin izlediği politikalar, NATO ittifakının temel ilke ve değerleriyle çelişmektedir. Türkiye'ye karşı bir ekonomik savaş açıldığının itirafı mahiyetindeki açıklamaların kabul edilmesi mümkün değildir."

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin