Fahrettin Altun "Türkiye Yüzyılının Kahramanları" programında konuştu
Fahrettin Altun, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İstanbul Valiliği ve Üsküdar Belediyesi işbirliğinde Beylerbeyi Stadyumu'nda düzenlenen "Türkiye Yüzyılının Kahramanları" programında, ülkenin hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını anımsattı.
Altun, "15 Temmuz, asker üniforması girmiş teröristlerin bir darbe girişimiydi. Esasında 15 Temmuz darbe görünümlü bir işgal girişimiydi." diye konuştu.
15 Temmuz’da bu ülkeye diz çöktürmek isteyen müstevliler ile emperyalistlerin eli kanlı bir terör örgütünü maşa ettiklerini vurgulayan Altun, şöyle devam etti:
"15 Temmuz, özgür ve bağımsız Türkiye’yi ortadan kaldırma girişimiydi. 15 Temmuz, istiklalimize ve istikbalimize vurulmuş bir darbeydi. 15 Temmuz, milletin kalbine sokulmaya çalışılan bir hançerdi. Ve fakat bu aziz millet ne hain terör örgütü FETÖ’ye ne de onun hamisi olan emperyalistlere fırsat verdi. Bu aziz millet lideri Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte terörizmi, darbecileri, işgalcileri tepeledi. 15 Temmuz bu yönüyle milletin zaferinin adıdır. 15 Temmuz bu yönüyle milli iradenin gücünün tescilidir. Türkiye'de demokrasinin ne denli köklü ne denli köklü olduğunun kanıtıdır. 15 Temmuz bu yönüyle milli birlik ve bütünlüğümüzün simgesidir. 15 Temmuz bu yönüyle mazlumların umudur emperyalistlerin kabusudur. 15 Temmuz bir destandır, milletin lideriyle birlikte yazdığı bir destan."
Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ben milletin gücünün üstünde bir güç tanımadım bugüne kadar. Milletimi ülkemin meydanlarına davet ediyorum. Çıksınlar ve bu hainlere hadlerini bildirsinler." ifadeleri üzerine milletin de bu çağrıya cevap verdiğini, FETÖ ve arkasındaki emperyalistlerin başarılı olamadığını belirtti.
Milletin 15 Temmuz’da dünya siyaset tarihine, dünya demokrasi tarihine geçecek şanlı bir direniş sergilediğini aktaran Altun, "Bu şanlı direnişin bütün kahramanlarına selam olsun. Şehitlerimizin ruhu şad olsun. Mekanları cennet, makamları ali olsun. En başta şehitlerimiz ve elbette gazilerimiz ve yine o gün canını düşünmeden ülkesi, milleti, ümmeti için sokaklara, meydanlara çıkan kahramanlarımız Türkiye Yüzyılı'nın kahramanlarıdır." dedi.
"15 Temmuz kahramanları bize Türkiye Yüzyılı'nı hediye eden kahramanlardır"
Altun, 15 Temmuz anma programlarının ana başlığını "Türkiye Yüzyılı'nın Kahramanları" olarak koyduklarını ifade ederek, "15 Temmuz kahramanları bize Türkiye Yüzyılı'nı hediye eden kahramanlardır." diye konuştu.
15 Temmuz'da darbe görünümlü işgal girişimi bertaraf edilmesinin ardından FETÖ'nün devlet kurumlarından çok daha güçlü şekilde temizlendiğini ve devletin çok daha güçlü olduğunu vurgulayan Altun, şöyle konuştu:
"Zira bu zehirli yapı, yıllar yılı emperyalistlerin içimizdeki ajanları olarak faaliyet gösterip çeşitli kumpaslara, demokrasi karşıtı müdahalelere imkan sağladı. Bu hain örgütün etkisi kırıldıkça devletimizin manevra kabiliyeti arttı, başta terörizmle mücadele olmak üzere ülkemizin menfaatine olacak birçok adım atılabildi. Terörü kaynağında kurutma stratejisi 15 Temmuz sonrasında hayata geçirilebildi. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve diğer etkili askeri harekatlar ülkemizin teröre karşı mücadelesi bağlamında çok önemli kazanımlar elde etmemizi sağladı. FETÖ’yle mücadelede bugüne değin çok önemli kazanımlar elde ettik. DEAŞ ve PKK’yla yürüttüğümüz mücadelede nasıl terörü kaynağında kurutma anlayışı esassa FETÖ’yle mücadelede de aynı anlayış esastır."
"FETÖ’nün de dünyanın neresinde olursa olsun inine giriyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çok esaslı bir ilkesi olduğuna dikkati çeken Altun, "Cumhurbaşkanımız, bu türden kirli zehirli yapılar söz konusu olduğunda der ki, 'taarruz, taarruz, taarruz!' Savunma yok, hücum var. FETÖ’nün de dünyanın neresinde olursa olsun inine giriyoruz. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar devletimiz bu hain terör örgütünün mensuplarını bulacak ve yüce Türk yargısına emanet edecek." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin dosta güven veren, düşmana korku salan bir devlet olduğunu belirten Altun, 15 Temmuz sonrasında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin inşasının mümkün olduğunu ve 2018 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ilk cumhurbaşkanı olduğunu aktardı.
Altun, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ardından devletin daha hızlı, daha güçlü, daha etkin ve eşgüdüm içinde milli menfaatlerin temini için çalıştığını söyledi.
Türkiye'nin artık kendi ad ve hesabına hareket edebildiğini vurgulayan Altun, "Türkiye Yüzyılı, büyük ve güçlü Türkiye’nin vizyon projesidir. 'Türkiye Yüzyılı' sadece Türkiye’ye değil, bölgemize ve bütün dünyaya barış, istikrar ve refah önerisinde bulunan bir projedir." dedi.
"Bu dünya daha adil bir dünya olsun diye mücadele ediyoruz"
Türkiye Yüzyılı'nın 28 Mayıs 2023'de başladığını ifade eden Altun, şunları kaydetti:
"Bugün dünya adaletsizliklerle malul durumdadır. Bu adaletsizlikler de ne yazık ki büyük zulümleri beraberinde getiriyor. Günümüz dünyası krizlerle, çalkantılarla, kaoslarla anılıyor. Biz Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, bu dünya daha adil bir dünya olsun diye mücadele ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız 'Dünya 5'ten büyüktür' derken de 'Daha adil bir dünya mümkündür' diye haykırırken de bugün içinde bulunduğumuz dünyayı kemiren adaletsizliğe çözüm üretmeye çalışıyor, küresel zulüm düzeni son bulsun, daha adil bir dünya kurulsun diye uğraşıyor. Bugün Türkiye, krizlerin çözümünde başrolü üstlenebiliyorsa, sadece oyun bozan değil, oyun kuran ve yine sadece bir istikrar adası olarak değil istikrarlaştırıcı bir güç olarak varlık gösterebiliyorsa bunda 15 Temmuz destanının, milletin zaferinin büyük bir payı vardır."
Altun, Türkiye Yüzyılı'nın bir yandan küresel barış ve istikrarın teminini sağlayacak öte yandan milletin daha güçlü, daha itibarlı ve daha müreffeh bir toplumda yaşamasını da mümkün kılacağını söyledi.
Türkiye Yüzyılı'nın kahramanları önünde hürmetle eğildiğini dile getiren Altun, programın hayata geçmesinde emeği olan İletişim Başkanlığındaki mesai arkadaşları, İstanbul Valiliği ve Üsküdar Belediyesine teşekkür etti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.