Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cemaat'i üniversitede bitireceğiz
07 Ocak 2015 13:09:00
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi açılış töreninde konuşan Erdoğan, Paralel Yapı'nın üniversitedeki yapılanmasına dair açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Esenboğa Kampüsü ve Sağlık Temel Bilimleri Binası açılış töreninde konuşma yapıyor.
"EGEMEN OLACAĞINIZI MI SANIYORSUNUZ"
Konuşmasında dün Sultanahmet'te yapılan bombalı saldırıya değinen Erdoğan, "İşte dün Sultanahmet'te bir canlı bomba kadın gitti intihar saldırısı yaptı. Şehit polis Kenan kardeşime Allah'tan rahmet yaralı polisimize de acil şifalar diliyorum. O kadın için hiçbir şey demiyorum. Acaba bu eylemi yaptın da ne oldu. Nasıl yetiştirildin? Bu saldırılarla ideolojilerinizin egemen olacağınızı mı sanıyorsunuz?" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Kampüs yerine 'külliye' desek daha güzel olur. Esenboğa Kampüsü yerine Esenboğa Külliyesi daha isabetli olur. Bu güzel külliyede gelecek nesillerimizin daha iyi yetişeceğini umuyorum. 1 milyon metrekare kapalı alana sahip olacak böyle bir külliye geleceğin güçlü nesillerini yetiştirecektir. 2011'de kurulmasına rağmen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi emin adımlarla büyüyerek yoluna devam ediyor.
BİLİMİN ÜNİVERSİTENİN GERİSİNDE KALDIĞINI GÖRÜYORUZ
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin yeni Türkiye'nin sembol kurumlarından olacağına inanıyorum. Bilimin de üniversitelerin de milletin gerisinde kaldığını görüyoruz. Yeni Türkiye'nin üniversitelerinde ne 27 Mayıs ne 28 Şubatta yaşananlara bir daha şahit olmayacağız. Bilimin de üniversitelerin de milletin gerisinde kaldığını görüyoruz.
TÜRKİYE'DE BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANIYOR
Çubuk külliyesi diğer üniversitelerimiz için de örnek teşkil edecektir. Ellerinde darbe dövizleriyle yürüyüşler yapan akademisyenleri gördük. Kılık kıyafeti nedeniyle kampüslerden, külliyelerden çıkarılan öğrencilerimizi gördük. Türkiye'de her alanda olduğu gibi eğitimde de büyük değişim dönüşüm yaşanıyor.
HIRSIZLAR BİZİ MAL SAHİBİ YAPTI
Benim çocuklarım katsayı farkı nedeniyle yurtdışında okumak zorunda kaldılar. Ama ne oldu? Hırsızlar bizi mal sahibi yaptı. Dünyada ilk 500 üniversite arasında neden 50 Türk üniversitesi olmasın.
BİLİMİ EN ÜST SEVİYEDE TUTACAĞIZ
Ama biz bunu halledeceğiz. Lamı cimi yok. Bunu başaracağız. Çünkü sizlere güveniyoruz. Bilimi en süt seviyede yapmak için elimizden geleni yapacağız. Üniversitelerimizin başarılarıyla gurur duymak istiyoruz.
O KADINA HİÇBİR ŞEY DEMİYORUM
Elinde taşla üniversitelere giden bir genç istemiyoruz. İşte dün Sultanahmet'te bir canlı bomba kadın gitti intihar saldırısı yaptı. Şehit polis Kenan kardeşime Allah'tan rahmet yaralı polisimize de acil şifalar diliyorum. O kadın için hiçbir şey demiyorum. Acaba bu eylemi yaptın da ne oldu. Nasıl yetiştirildin? Nasıl bu hale getirildi? Bu saldırılarla ideolojilerinizin egemen olacağınızı mı sanıyorsunuz? Bunu yapmakla ne elde edeceksin? Oradaki Kenan kardeşimizin ne suçu, günahı vardı? Türkiye'nin en önemli turizm noktasındaki destinasyonlardan bir tanesi olan o Sultanahmet meydanında böyle bir şeyi yaparak insanların, turistlerin buraya gelmesini engellemek için mi bunu yaptı? Buralar güvenli bölge değil, bunu ispatlamak için mi bunu yaptı?
BÖYLE GENÇLİK İSTEMİYORUZ
Taş atan molotof atan değil, dün Sultanahmet'te olanı gördünüz. Bir kadının canlı bomba olarak oradaki Turizm Karakolu'na yaptığı saldırı ile bir polisimiz şehit oldu. Kenan kardeşime Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine sabırlar diliyorum. Diğeri için hiç bir şey demeyeceğim. Yaralı kardeşime de rabbimden şifa diliyorum. Aynı şekiklde Dolmabahçe'de 6 gün önce orada da böyle bir saldırı oldu. Ne yapmak istiyorsunuz elinize buradan ne geçiyor. Bununla ideolojilerinizi bu ülkeye egemen kılacağınızı mı düşünüyorsunuz? Taş atan molotof atan değil, Türkiye'nin büyümesine katkı sağlayacak projelere imza atan üniversite öğrencileri görmek istiyoruz. Bilgileri ve birikimleri ile herkesi kendilerine hayran bırakan akademisyenler görmek istiyoruz. Yeni Türkiye için kendi ajandalarındaki projelerle katkı sağlayan üniversitelerle geleceğe yürümek istiyoruz. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi bu yolda emin adımlarla ilerliyor. Pek çok üniversitemiz de bu yolda ilerliyor. En büyük desteği üniversitelerimizden bekliyoruz. Bilgiyi üreten bir ülke konumuna getirmek istiyoruz.
BU CAN BU TENDE OLDUKÇA, MÜCADELEMİZ SÜRECEK
Üniversiteler toplumun gerisinde kalmamış, farklı vesayet anlayışların aracı haline de dönüşmüştür. Farklı güçler tarafından biçimlendirilmelerine en büyük desteğin akademisyenler tarafından verilmesinden üzüntü duyuyorum. Bu yapının özellikle hedef aldığı yerlerden birinin de üniversitelerimiz olduğunu biliyoruz. Devletimizin ve milletimizin varlığı ve bekası için resmen tehdit olarak tanımlanan bu yapının diğer yerlerdeki gibi üniversitelerdeki etkinliklerini de sonlandıracağız. Bu can bu tende oldukça bu yapıya karşı mücadelemi sürdüreceğim bunu açıkça söylemek istiyorum. Bundan 12 yıl önce milletimizin teveccühü ile ülkeyi yönetme görevine geldiğimizde Türkiye'yi eğitimde zirveye çıkaracağımızı söyledik. Bunu halletmeye mecburuz. Sağlıkta da aynı şekilde. İdeali yakalamak üzereyiz ve yakalayacağız. Hele hele şehir hastaneleri ile bu olay farklı bir hale gelecek. 235 bin yeni derslik yaptık. Okullardaki sınıflardaki sayıları 70'lerden 30'lara kadar indirdik. Hiç bir evladımız eğitimden mahrum kalmasın diye ihtiyacı olan tüm öğrencilerimize ha kredi ha burs verdik. Geri döndürmek yok dedik. Bugün ilk öğretimden ortaöğretime doktoraya kadar tüm kademedeki öğrenciler için güçlü bir destek sistemi var.
SAĞLIK SİSTEMİMİZ ÖRNEK ALINACAK HALE GELDİ
Üniversitede kayıt olacak yer değil en cazip yerleri, en iyi fakülteleri seçme konusunda hamdolsun Türkiye'de bir yarış var. Gelecek için öncelikli olarak gördüğümüz diğer bir alan Sağlık. Burada açılışını yaptığımız fakülte ile uygulama birimi olan hemen yakınımızdaki Atatürk Eğtim Araştırma Hastanesi bunun en güzel örneklerinden biridir. Ülkemizin sağlık sistemi pek çok ülke tarafından incelenen takdir edilen bir düzeye geldi. Bugün ülkemizde verilen sağlık hizmetlerinin kalitesi ve yaygınlığını bugün Avrupa'da bulmak zor. Vatandaşlarımızın yurt dışına gittiği günlerden hamdolsun yurt dışından insanların muayeneye geldiği günlere ulaştık. Bundan daha büyük bir mutluluk olabilir mi? Hele hele kısa bir süre önce Merhum Savaş Ay'ın bir programı vardı. İzlediyseniz orada İzmir'den İstanbul Okmeydanı'ndan SSK Hastanelerinin örneğini vermişti ve bir yanlış iğne ile kolu kesilen bir çocuğumuzu anlatıyordu. Onun da yanında ne yazık ki koğuşların ne halde olduğunu gösteriyor ve o çöp kutularına çöp kovalarına serum şişelerinin nası atıldığını odaların içinde bunun nasıl pislik olduğunu gösteriyordu. O günleri yaşadık bugünlere geldik.
TÜRKİYE, DÜNYANIN UMUDU HALİNE GELDİ
Her vatandaşımızı genel sağlık sigortası kapsamına alarak adil ve işleyen bir sistem kurduk. Vatandaşlarımıza hizmet vermek için adeta yarışıyorlar. Adalet konusunda çok büyük atılımlar gerçekleştirdik. Türkiye'yi 2023, 2053, 2071 hedeflerine ulaştırmak için bu şekilde nesiller yetiştireceğiz. Milletimiz bu birikime, bu kararlılığa sahiptir. Yeter ki kendimize olan güvenimizi kaybetmeyelim, üzerimize oynanan oyunların farkına varalım. Biz sadece yeni üniversiteler kurmadık, yeni okullar yapmadık, toplu konutlar yollar barajlar inşaa etmedik, sadece demokrasimizi güçlendirmedik, mazlum ve mağdur ülkelerin umudu haline gelmedik biz aynı zamanda milletimizin taleplerini beklentilerini gerçeğe dönüştürdük, sütunlarını yükselttik. Geçmişinden gurur duyan oradan aldığı güçle ileriye bakan ve ilerleyen bir ülke olarak yolumuza devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Üstad Necip Fazıl'ın dediği gibi, 'Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir! .
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.