Çocukların dramı yürek yaktı!
Anne ve babalarının zorla DEAŞ’ın hüküm sürdüğü topraklara götürdüğü çocukların dramı sürüyor. Geçen hafta Bağdat’taki Salihiye Yetimhanesi’nden alınarak Türkiye’ye getirilen 17 çocuk dışında bir kısmı yetim, diğerleri ise Bağdat’taki Rusafa cezaevinde tutuklu ve hükümlü annelerinin yanında kalan yaklaşık 450 Türk çocuk bulunuyor. Bu çocuklardan ikisi olan 8 yaşındaki Umut ile kendisinden iki yaş küçük kız kardeşi Hatice Nisa K. (6) Rusafa Cezaevi kompleksi içinde çocukların tutulduğu kampta hayatta kalmaya çabalıyor.
KİMLİK NO: 363 VE 364
Emniyet tarafından Irak’tan istenen kimlik doğrulaması için aileye çocukların fotoğrafları getirildi. Yılmaz K., Bağdat-363 ve Bağdat-364 numaralarıyla kimliklendirilen iki kardeşin kendi çocukları olduğunu doğruladı. Baba Yılmaz K., Vatan’dan İlker Akgüngör'e şöyle konuştu: Yıllar sonra çocuklarımı ilk kez gördüm. Şimdi her gece rüyama giriyorlar. Çocuklarımın yüzüne, sesine hasret kaldım. İmkanım olsa oraya gidip kavga, dövüş çocuklarımı alayım, geleyim diyorum. Ama elimizden bir şey gelmiyor. Umut’la son konuştuğumuzda ‘Baba seni çok özledik’ demişti. Sesi kulaklarımdan gitmiyor. Devletimizden tek isteğim çocuklarımı bir an önce bana getirmeleri. Artık dayanacak gücüm kalmadı.
"ÇARŞAFLI ARKADAŞLARI DEĞİŞTİRDİ"
Tekirdağ’da nakliye şoförü olarak çalışan Yılmaz K. (32), 2008’de Fatma K. (28) ile evlendi. İki yıl sonra 2010’da çiftin ilk çocukları Umut dünyaya geldi. 2012’de ise kızları Hatice Nisa K. doğdu. Yılmaz K.’nın anlatımına göre evlendiklerinde namazını kılan ancak radikal olmayan Fatma K. bir süre sonra giderek radikalleşti. Yılmaz K., “Eski eşimin o dönem bazı çarşaflı arkadaşları vardı. Ben onların etkisinde kaldığı için aşırı dindarlaştığını düşünüyorum” diyor.
Fatma K. bundan 4 yıl önce 2018’de bir gece ansızın iki çocuğunu da yanına alarak evden kaçtı. Eve geldiğinde çocuklarını ve eşini bulamayan Yılmaz K., hemen emniyete başvurdu.
'ALLAH YOLUNDA ÖLELİM'
Yapılan araştırmalara rağmen bir ses çıkmadı. Bir ay sonra evi arayan Fatma K., bir süre Türkiye’de saklandıktan sonra Suriye’ye geçtiklerini söyledi. Eşi Yılmaz’a da, “Sen de Suriye’ye gel. Birlikte Allah yolunda ölelim” dedi. Yılmaz K., “Eşim Fatma gitmeden bir hafta, 10 gün kadar önce bana, ‘Suriye’ye DEAŞ’a gidelim’ dedi. Ben de herhalde benimle dalga geçiyor diyerek çok önemsemedim. Ancak gitmeyi aklına o zaman koymuş” diye konuşuyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.