CIA'nın GÜLEN Ladin'i
İsmail Zelvi
15 Temmuz Türkiye'de girişilen hain darbe girişiminin sorumlusu olarak hükümet ABD'den Fethullah Gülen'i isteye dursun, terörist başı Gülen'e CIA yılda 25 milyar dolar para akıtıyor. Gülen bu paraları ABD'de siyasetçileri satın almakta kullanıyor. 2012 seçim kampanyasında Obama'ya en çok bağışı yapanlar listesinde Gülen'in adamı Burak Yeneroğlu birinci sırada yer almıştı. Gülenistler Demokratların Başkan adayı Hilery Clinton'un seçim kampanyasında da gerek kampanya gerekse de maddi destek bakımından ön sıralarda yer alıyor. Cumhuriyetçi Başkan adayı Donald Turmp'la da New York'un en prestijli otelinde ortaklık kuran Gülen yanlıları CIA tarafından korunup kollanıyor.
Gülen ABD'yi ABD Gülen'i besliyor
Türkiye'de darbe girişiminin püskürtülmesinin sonrasında, tüm dünya yeni pozisyonlarını yeni duruma göre belirlemeye başladı. Her ne kadar ABD ve AB isteksiz olarak "Biz seçilmiş hükümetin yanındayız darbeye karşıyız" deseler de Türkiye'ye karşı girişebilecek askeri veya sivil darbelere her zaman olumlu bakacaklarını ayan beyan ortaya koydular.
Arap Baharıyla başlayan hareketler sonrasında Libya'yı düşüren, Suriye'yi kan gölüne çeviren, Mısır'da sözüm ona kendi demokratik değerlerini ayaklar altına alarak seçilmiş hükümete karşı yapılan darbeyi alkışlayan emperyalist ABD ve Batı'nın, Türkiye'de istikrarın bozulması, Türkiye'nin yönetilemez hale getirilerek kaosa sürüklenmesi için düğmeye bastığını hepimiz görüyoruz. Bu yeni bir şey de değil, MİT krizinden, 17-25 Aralık'a, Gezi olaylarından 15 Temmuz darbe girişimine kadar filmi tekrar tekrar gözümüzün önünden geçirelim.
Gülen Yahudileştirilmiş İslam'ı savunuyor
Piyonlar zaman zaman değişse de kukla oynatıcıların hep aynı mahfiller olduğundan kimsenin şüphesi yok. 15 Temmuz Darbesi'nin taşeronu Terörist başı mürtet Gülen ilen ABD-CIA'nın ortaklığı yeni değil. Eski CIA başkanı Fuller ile Gülen dostluğu Gülen'e ABD'de, CIA'ya da, İslam coğrafyasında çok kapılar açtı. ABD'de Atlantik Enstitüsü, Barış Adaları Enstitüsü gibi enstitülere destek verenleri Enstitülerin faaliyetlerini bir inceleyin. Gülen'in bu Enstitülerine yapılan faaliyetler İslam'ı falan çoktan aşmış, dinler arası diyalogla papanın emrinde olduğunu defalarca gündeme getiren Fetullah, mürtetliğin bir örneği olarak da İbrahimi oruç, İbrahimi ibadet gibi İslam'ın en temel değerlerini dejenere edecek, Müslümanlara İsrail'in emrine sokacak kirli görüşlerini yaymaya devam ediyor.
Gülencilere ABD kapıları açık
Fetullah Gülen ve adamları boşuna Clinton'a ve Clinton Aile vakfına milyonlarca dolar bağışta bulunuyorlar. Gülen'in ABD'deki faaliyetlerini karıştıranların Gates Vakfı ve Soros Vakfı ile olan milyonlarca dolara varan para alışverişlerini görebilirler. Bu vakıflardan birine tek kalemde 10 milyon 550 bin dolar bağışlayacak kadar cömert ceketinden başka bir şeyi olmayan mütevazi din adamı Gülen!. Gülen'in ABD'de para ilişkileri sadece vakıflarla olan ilişkileri değil tabii ki, Carter okulları vasıtasıyla yılda 150 milyon doları kasasına indiriyor Gülen örgütü. H1B özel vizesiyle ABD'ye soktuğu okullarında çalıştırdığı öğretmenler de yine himmet usulüyle çalışıyorlar. Türkiye ve Orta Asya ülkelerinden getirttiği öğretmenlerin maaşlarının yüzde 40'ını da himmet olarak cebe indiriveriyor. CIA ortak operasyonlarla yılda 25 milyar dolar parayı kasasına indirmeye göz yumduğu FETÖ'den vaz geçir mi sizce?
El Kaide Yerine Gülen
Yıllar yılı Uzakdoğu'da El kaideyi taşeron olarak kullanan ABD-CIA şuanda Gülen'i el kaidenin yerine ikame etmenin sevdasında. Pakistan ve Afganistan'da da okullar ve şirketler vasıtasıyla Pakistan ve Afganistan'ın kaynakları Gülen şirketleri üzerinden ABD'ye akıyor. Afganistan'dan Gülen örgütüne akan para 25 milyon dolar olarak gösteriliyor. Gülen ABD-CIA'nın ortaklığı takibi ki Türkiye, Irak ve Suriye'de de devam ediyor. Irak Petrolleri Gülen örgütü üzerinden ABD'ye akıyor. Hakan Şükür'ün de Kuzey Irak'ta bir enerji şirketinin olduğunu unutmayalım. Kuzey Irak'ta bütün Peşmergeler'in maaşlarının CIA tarafından ödendiğini ve bu ödemede Gülen'in örgüt şirketlerini kullandığı aşikar. Kuzey Suriye'de ABD'nin emrinde çalışan PYD unsurlarının maaşları ise ne hikmetse Esed tarafından ödeniyor. Suriye'nin bütünlüğünü koruyarak Esed'in gitmesi için mücadele eden muhalifler Hem Rusya destekli Esed birlikleri, Hem DAİŞ, Hem de ABD destekli PYD unsurları tarafından vuruluyor.
Şebab'a karşı Gülenciler
Ve Afrikau2026 Yine, Gülen, CIA, MOSSAD ortaklığı. Afrika kaynaklarını modern sömürü sistemiyle ülkelerine akıtmak isteyen emperyalistlerin maşalığını yapan Gülen ÖRGÜTÜ ile stratejik ortaklıklarını sürdürüyorlar. Eş-Şebab'a karşı Gülenci teröristleri yerleştiren CIA özellikle Güney Afrika'da Gülen örgütünün önünü açıyor. Bugüne kadar misyoner faaliyetleri dolayısıyla Afrika'da tutunamayacağını bilen İsrail ve ABD önce Eş-Şebab'ı kurdurarak şiddet yoluyla bölgede kalmaya çalıştı. El Kaide ve uzantılarını düşman ilan ettikten sonra ise Eş-Şebab tipi örgütlerin yerini Gülenistlerle Afrika'yı sömürüsüne devam ediyor.
Rusya ile anlaşamadı Türkiye'de darbeye girişti
Tüm bu ahval şerait içerisinde, 14 Temmuz 2006 günü, ABD Dışişleri Bakanı Kerry, Kremlin'de Putin ile görüşüyor. Suriye'de ortak operasyonlar yürütmek istiyorlar. Türkiye dışlanarak Irak'ı böldükleri gibi Suriye'yi de bölmenin görüşmeleri mi acaba. Görüşmede bir gün sonra Türkiye'de yapılan darbe gündeme gelmese, Lavrov ve Putin birinci ağızdan Türkiye'deki Darbe girişimi NATO'da planlandı. ABD'nin bilgisi dahilinde yapıldı diye bas bas bağırmaz. ABD ve AB'nin gayri resmi yayın organlığını yapan kurumlardan darbeciler için "Türkiye'de iyi çocuklar kaybetti" denmez. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye Rusya ilişkilerini rayına sokmak için Moskova ziyaretinden önce darbeyle indirilmek istenmesi ve dünyanın darbe girişimine karşı bekle gör taktiği uygulayarak isteksiz tepki vermesinin sebebi de dillendirilmek istenmeyen dünyayı yeniden paylaşım planı ve bu planda Türkiye'nin parçalanma arzusundan başka bir şey değil. Başkan Obama, 15 Temmuz Darbesi'ni oval ofisinden saniye saniye izledi. Ofisteki koltuğunda bacak bacak üstüne atarak ayağının tozuyla Moskova'dan Gelen Kerry'den sürekli bilgi aldı. İlk dakikasından beri izlediği Türkiye'deki darbe girişiminin başarısızlığa ulaştığının net olarak anlaşılması üzerine ağız ucuyla "Türkiye'de demokrasiyi destekliyoruz. Ama darbecilere de dokunmayın" mealinde açıklamalarda bulundu.
Trump'ta Gülen'le çalışıyor
Bir CIA projesi olan Gülen hareketine Cumhuriyetçiler de pek yabancı değil. Trump terörist Gülen'in ABD'de en sıkı hamilerinden birisi. New York'ta Manhattan'ın en lüks SoHo semtinde Gülencilerle Lüks otel işletiyor. Otele Donald Turum J, Bayrock Group LLC ve Sapir Örgütü ortak.
Bu ayın 9'unda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile görüşmek üzere Rusya'ya gidecek, daha sonra da Kerry Türkiye'ye gelecek, bu satranç oyunu arasında CIA ve darbeyle bağlantısı gün gibi aşikar olan Gülen'in Türkiye'ye verilme şansı ise sıfır. ABD yıllar yılı PKK'yı terör örgütü olarak ilan etmesine rağmen Çekiç Güç uçaklarıyla silah ve mühimmat desteği verdiğini herkes biliyor. PKK'ya alan açmak için Türk subaylarının kafasına çuval geçirdiğini daha unutmadık. Bize evinizi yıkacağım ama bana ses çıkarmayın, biz sizin müttefikiniziz demeye devam edecekler, tedbir alınmazsa Irak'ı fiilen böldükleri gibi, Suriye ve Türkiye'yi de bölmek için FETÖ gibi satılmış birçok örgütü kullanmaya devam edecekler. Başarısız darbe girişimi sonrası İsrail Meclis Başkanı Moshe Feiglin'in "olayların Erdoğan düşene kadar sürmesi için dua ediyoruz" sözlerini unutmayalım.
Gün birlik ve beraberlik günü.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.