Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.94
Gram Altın
2323.47
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Cebimizdeki tehlike

İsrail merkezli bir şirketin ürettiği "Pegasus" isimli bir casus yazılımla, birçok ülkede yüzlerce kişinin izlendiği ortaya çıktı. Bir telefonu gözetleme cihazına dönüştürebilen casus yazılımın aktivist, gazeteci, avukat ve siyasileri hedef aldığı belirlendi. Skandalın ardında ise eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu olduğu iddia ediliyor.
Cebimizdeki tehlike
25 Temmuz 2021 00:26:04
İsrail merkezli bir şirketin ürettiği "Pegasus" isimli bir casus yazılımla, birçok ülkede yüzlerce kişinin izlendiği ortaya çıktı. Bir telefonu gözetleme cihazına dönüştürebilen casus yazılımın aktivist, gazeteci, avukat ve siyasileri hedef aldığı belirlendi. Skandalın ardında ise eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu olduğu iddia ediliyor.

HABER: İLHAN ÇULHA

Dünya, İsrail’in geliştirdiği “Pegasus” isimli bir casus yazılımla çalkalanıyor. İsrail merkezli NSO Group'un ürettiği casus yazılım ile birçok ülkeden yaklaşık 50 bin gazeteci, aktivist ve politikacıyı hatta bazı cumhurbaşkanı ve bakanların dahi izlendiği öne sürüldü. İddiaya göre, Pegasus casus yazılımı aracılığıyla telefonlar gözetleme cihazlarına dönüştürülüyor. Cihaz sahibinin izni olmadan mikrofon ve kamerası açılarak dinleme yapılıyor. Hatta gizlice görüntüleri ve konuşmaları kaydediliyor. Fotoğraf, ses kaydı ve mesajları ile rehber de kopyalanıyor.

10 ülke kullanmış

İngiliz The Guardian gazetesi çarpıcı bir iddiayı ortaya attı. 17 medya kuruluşu tarafından yürütülen araştırmada NSO Group'a ait casus yazılımın küresel çapta yaygın ve kötü amaçlar için kullanıldığı ileri sürüldü. Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Meksika, Fas, Ruanda, Suudi Arabistan, Macaristan, Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) başta olmak üzere en az 10 hükümetin NSO Group'un müşterisi olduğu iddia edildi.

50 bin kişi izlenmiş

Casus yazılımın aktivist, gazeteci, avukat ve siyasileri hedef almak için kullanan hükümetlere satıldığı öne sürüldü. ‘Pegasus Project’ adı verilen bu veri sızıntısına göre, dünya genelinde 50 binden fazla telefon numarasının bulunduğu liste, söz konusu yazılımla hedef alındı. Bir telefonu "gözetleme" cihazına dönüştürebilen bu casus yazılımla, kullanıcının bilgisi ve izni olmadan mikrofon, kamera, mesajlar, ses kayıtları ve rehber gibi çok sayıda uygulamaya erişim sağlanabiliyor.

Kimlikler açıklanacak

Araştırmayı yürüten The Guardian ve diğer medya ortakları, ilerleyen günlerde listede yer alan kişilerin kimliklerini açıklayacaklarını duyurdu. Şirket yöneticisi, din adamı, akademisyen, sivil toplum kuruluşu çalışanı, sendika yetkilisi, bakanlar, cumhurbaşkanları ve başbakanlar dahil çok sayıda hükümet yetkilisinin de listede yer aldığı bildirildi.

Suçlamaları kabul etmediler

Öte yandan Ruanda, Fas, Hindistan ve Macaristan, 50 binden fazla telefon numarasının olduğu listede adı geçen kişilerin telefonlarını hacklemek için Pegasus'u kullandıkları iddialarını yalanladı. Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Suudi Arabistan, Meksika ve BAE hükümetleri ise iddialara yanıt vermekten kaçındı.

NSO Group da hakkındaki tüm suçlamaları reddederek, "terörizm ve ciddi suçlarla mücadele etmelerine yardımcı olmak için ülkelere ya da kolluk kuvvetlerine teknoloji hizmeti verdiğini" ileri sürüyor.

WhatsApp dava açtı

Öte yandan sosyal iletişim ağı WhatsApp da NSO Group hakkında, şirketin mesajlaşma hizmetini geniş kapsamlı casusluk için kullandığını, 20 ülkede aralarında 100 gazeteci ve insan hakları aktivistlerinin de bulunduğu 1400'den fazla kişiyi izlediğini öne sürerek dava açmıştı.

Skandalın ardından Netanyahu çıktı

Netanyahu (3)_98b517ccd020761fb139f1181c51e0f4.jpg

Casus yazılım skandalı tüm dünyanın gündeminde. İsrailli teknoloji şirketi NSO’nun geliştirdiği Pegasus adlı yazılımın çok sayıda ülkeye satıldığı öğrenildi. Aralarında devlet başkanları ve gazetecilerin de bulunduğu on binlerce kişinin takip edilmesinde kullanıldığı iddia edildi. İddialar İsrail hükümetini zor durumda bıraktı. İsrail basını, skandaldan Filistinli Müslümanlara yıllardır zulmeden eski Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu sorumlu tuttu.

Ön satış ofisi gibi çalışmış

Onlarca ülkede yüzlerce siyasetçi, sivil toplum yetkilisi ve gazetecinin telefonunun dinlendiği skandalda, İsrail devletinin bizzat dahli olduğu belirlendi. Tel-Aviv’in, benzer şekilde siber güvenlik/casusluk alanındaki uzmanlığını da aynı şekilde ilişki kurmak ya da geliştirmek istediği ülkeler için bir havuç olarak kullandığı belirtildi. NSO’ya ait Pegasus adlı casus yazılımın da tıpkı diğer savunma sanayii ürünleri gibi İsrail hükûmetinden ihraç lisansı alması gerektiği kaydedildi. Yazılım ancak İsrail Savunma Bakanlığının izninden sonra ikincil ülkelere ihraç edilebiliyor.

Muhalifleri takip etmişler

Haaretz gazetesinin “Netanyahu nereye gitse onu NSO izledi” başlıklı haberinde, eski İsrail Başbakanı’nın ziyaret ettiği ya da diyalog kurduğu her ülkenin kısa sürede Pegasus casus yazılımına da sahip olduğu belirtildi. İsrail Başbakanlık Ofisi’nin adeta NSO için bir ön satış ofisi gibi çalıştığını vurgulayan gazete, Pegasus’un başta Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda katledilen Gazeteci Cemal Kaşıkçı olmak üzere Riyad ve Abu Dabi’nin tehdidi altında bulunan onlarca muhalif ismin takip edilmesinde kullanıldığını yazdı.

İsrail özel ekip kurdu

İsrailli teknoloji şirketi NSO’nun geliştirdiği casus yazılım skandalının ardından İsrail hükümeti harekete geçmek zorunda kaldı. İsrail hükümeti iddiaları araştırmak üzere üst düzey bir soruşturma komisyonu kurdu. Ekip, Savunma, Dışişleri ve Adalet Bakanlığı’nda görev yapan üst düzey isimlerden oluşuyor. Ayrıca gizli servis yetkilileri ve diplomatlar da yer alıyor.

İsrailli firma, casus yazılımın satışının yasal olduğunu savundu. Şirket sözcüsü, casus yazılımın hükümetlere, yasalara uygun bir şekilde gönderildiğini iddia etti. Bunu kötüye kullananlardan kendilerinin sorumlu olmadığını söyledi. Eleştirileri, "alkollü araç kullanırken yapılan kazadan araç üreticisini sorumlu tutmaya" benzetti.

Macron telefonunu değiştirdi

macron (4)_1049b8259f9b912478036bdde0608cbc.jpg

Dinlenenler arasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da olduğunu iddia edildi. Fas'ın casus yazılımıyla Fransa Cumhurbaşkanı'nı ve kabinesini dinlemeye çalıştığı ileri sürüldü. Radio France'ın haberinde, Fas'taki Kral VI. Muhammed yönetiminin, Macron'un yanı sıra Fransa'da aralarında eski Başbakan Edouard Philippe ile hükümetin üst düzey isimleri ve gazetecilerin de yer aldığı 100'den fazla kişinin telefonuna sızma girişiminde bulunduğu ileri sürüldü.

Macron olayı araştırıyor

Fransa Başbakanı Jean Castex, Macron’un bir dizi araştırma talep ettiğini belirtti. Macron, savunma ve ulusal güvenlik konseyini topladı. Yapılan incelemeler sonucunda Cumhurbaşkanı Macron, Fas istihbarat servislerinin hedefinde olduğu iddia edilen cep telefonunu ve numarasını değiştirdi.

Fas, iddiaları reddetti

Fas Hükümeti ise Emmanuel Macron'un, istihbarat servisi tarafından dinlenildiği yönündeki iddiaları reddetti. Hükümet tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Bu iddiayı ortaya atanları, somut ve maddi kanıt sunmaya davet ediyoruz” denildi. Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita ise Fransız Jeune Afrique dergisine verdiği röportajda, iddialar hakkında delil getirmelerini istedi.

Telefonlarımız ne kadar güvenli

Casus yazılımın 2016 yılından bu yana gündemde olduğunun altını çizen uzmanlar, sistemin cep telefonlarını hedef aldığına dikkat çekti. Bulaştırıldığı telefonun aramalarını kaydedebiliyor. Cihazın kamerasına ve mikrofununa uzaktan istendiği anda ulaşabiliyor. Her türlü mesajların görünmesini sağlıyor ve e-postaları ele geçirebiliyor. GPS koordinatlarını alabiliyor hatta yüz yüze görüşmelerin kaydedilmesini sağlıyor. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi ve Milat yazarı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, casus yazılıma ilişkin önemli detaylar verdi.

ali murat kırık (1)_1771bae8bb692aebada2063d63bfa6ad.jpg

Görünmeyen detay!

Casus yazılımın akıllı telefon aracılığıyla gizlice bilgi toplamak için tasarlandığını aktaran Kırık, “Temel işlevleri arasında cihazdan fotoğrafları, kayıtları, konum kayıtlarını, iletişimleri, şifreleri, arama günlüklerini ve sosyal medya gönderilerini çıkarma yeteneğinin yanı sıra gerçek zamanlı gözetim için akıllı telefonun kameralarını ve mikrofonlarını etkinleştirme yeteneği de yer almaktadır” dedi.

İstihbarat topluyor

Kırık, hazırlanan rapora göre, birkaç devlet başkanı ve başbakan, Arap kraliyet ailesi üyeleri, şirket yöneticileri, 85 insan hakları aktivisti, 189 gazeteci ve daha fazlası dahil olmak üzere 50'den fazla ülkede 1000'den fazla kişinin bu yazılımla takip edildiğini ifade etti. Programın kullanım amacından saptığını kaydeden Kırık, “Pegasus baskıcı hükümetler adına istihbarat topluyor” açıklamasında bulundu.

Pegasus’a karşı ne yapalım?

Ticari casus yazılımlar görünürde teröristleri ve suçluları yakalamak için kullanılsa da Pegasus’un sivil toplum üyelerine karşı kullanılabileceğine dikkat çeken Kırık, “Pegasus'un potansiyel hedeflerinin ve diğer gelişmiş mobil tehditlerin, cihazın kullanıcıya karşı bir gözetleme aracına dönüşmesini önlemek için kullanıcının akıllı telefonuyla birleşen SafeCase kullanması önemlidir. SafeCase, bir mobil cihazın kameralarının ve mikrofonlarının kötüye kullanımına karşı türünün ilk örneği bir savunma sunar. Entegre ses maskeleme ve kamera engelleme, eşleştirilmiş mobil cihazın çevresindeki değerli ses ve görsel verilerin mobil casus yazılımlar veya içeriden dolandırıcılar tarafından yakalanmasını önlemektedir” bilgisini verdi.

ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan