Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

'Bu çağrı son çağrıdır'

Başbakan Yıldırım, 'Bu çağrı son çağrıdır. Gelin bu şerefe siz de nail olun. Beraber olalım, bir olalım, birlikte Türkiye'nin ihtiyacı olan yeni anayasayı ve sistem sorununu kökünden çözelim.' dedi.
'Bu çağrı son çağrıdır'
18 Haziran 2016 10:33:00
Başbakan Yıldırım, 'Bu çağrı son çağrıdır. Gelin bu şerefe siz de nail olun. Beraber olalım, bir olalım, birlikte Türkiye'nin ihtiyacı olan yeni anayasayı ve sistem sorununu kökünden çözelim.' dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Altındağ Kültür Sarayı'nda, AK Parti Ankara İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programına katıldı.

İftar sonrası yaptığı konuşmada, AK Parti iktidarları döneminde her biri başlı başına bir reform niteliğindeki icraatların gerçekleştirildiğini belirten Yıldırım, Türkiye'ye çağ atlatan, milletin yüzünü güldüren bu sessiz devrimleri Ankara'da hazırladıklarını ifade etti.

Başbakan Yıldırım, yaptığı açıklamada, "Aslında başkanlık yolunu 2007 referandumuyla millet zaten açmış durumda. Bize düşen geri kalan kısmını tamamlamak, eksik bölümünü halletmek. Yani illa onu da mı millete yaptırmak istiyorsunuz? Milletin işi gücü yok sürekli sizin angaryalarınızla mı uğraşacak? Boşuna mı seçiyor, Ankara'ya gönderiyor bizleri? 'Gidin konuşun, memleketin geri kalan işlerini halledin, sorunlarını ortadan kaldırın.' diyor. O yüzden bu çağrı son çağrıdır. Gelin bu şerefe siz de nail olun. Beraber olalım, bir olalım, birlikte Türkiye'nin ihtiyacı olan yeni anayasayı ve sistem sorununu kökünden çözelim. Aksi halde bir daha milletin karşısına gittiğinizde yaşayacağınız mahcubiyetin boyutunu şimdiden görmenizi tavsiye ederim." dedi.

"Güven ve istikrarın olmadığı dönemleri hatırlayın"

Türkiye'de yapılan büyük yatırımların da bu istikrar ve güven ortamı içerisinde gerçekleştiğini anlatan Yıldırım, "Güven ve istikrarın olmadığı dönemleri hatırlayın. 70'li dönemler kayıp senelerdir, 10 yılda 9 hükümet değişmiş. 90'lı yıllar keza istikrarın olmadığı yıllardır, o yıllarda vesayet anlayışı tekrar hortlamış, sık sık değişen hükümetler, güçsüz siyasi iradeyle bir on yılı daha Türkiye kaybetmiş." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin sıçrama yaptığı yıllara bakıldığında tek başına iktidar dönemlerinin görüleceğini anımsatarak "90'da bir istisna var. Koalisyon olmasına rağmen merhum hocamız Necmettin Erbakan, o şartlarda Türkiye için çok büyük mücadele etmiş, hem vesayetle mücadele etmiş hem de Türkiye'nin, milletin hak ettiği hizmetleri birer birer gerçekleştirme gayreti içerisinde olmuş." görüşüne yer verdi.

Türkiye'nin gerçek anlamda önünün açıldığı dönemin AK Parti iktidarları dönemi olduğunu belirten Yıldırım, "Kurucu liderimiz, genel başkanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile başlayan 'Erdemliler Hareketi' bugün aynı kararlılıkla kutlu yürüyüşüne, 2023 hedeflerine, hızla koşuyor. Ancak yaptıklarımız hakikaten Türkiye'yi değiştiren, dönüştüren hizmetlerdir, bununla yetinecek miyiz? Elbette ki yetinmeyeceğiz, önümüzde daha yapacak çok işimiz var." şeklinde konuştu.

"Bu sorunu torunlara havale etmeyelim"

Binali Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güven ve istikrarın sürdürülebilir olması için mutlaka ve mutlaka yeni anayasayı bu Parlamentonun, bu yüce Meclisin, vesayetle değil, darbeyle değil, milletin iradesiyle yapmak gibi bir görevi var, bir mecburiyeti var. Yeni anayasayı ve anayasayla birlikte sistem sorununu da tamamen çözmek bütün siyasi partilerin boynunun borcudur. Çünkü 2002'den beri bütün partiler bu anayasadan, darbe anayasasından şikayet eder, her seçim öncesi 'Bu anayasa mutlaka değişmeli, yeni bir anayasa yapılmalıdır' sözünü partilerin vaatlerinin en üst sırasında görürüz ama gel gör ki seçim geçer, bir türlü bu anayasa gündeme gelmez ancak biz AK Parti olarak bu dönem kararlıyız yeni anayasayı milletimize kazandırmak ve sistemde yaşanan bu sorunu ortadan kaldırmak için her türlü gayreti göstereceğiz. Bunun için de diyoruz ki ey muhalefet partileri, gelin hep birlikte bu yeni anayasayı yapalım, gelecek nesillerin ihtiyacı olan, bu sorunu torunlara havale etmeyelim, bu bir tarihi sorumluluktur, bu sorumluluğun gereğini yapalım."

"Yalancı pehlivanlar gibi orada burada işi saptırma yoluna gitme"

Çağrısını yineleyen Yıldırım, "Samimiysen buyur anayasayı yapalım. Yoksa yalancı pehlivanlar gibi orada burada işi saptırma yoluna gitme. Amerika'nın eyalet sistemi ile yönetildiğini ilkokul çocukları bile biliyor, ne alakası var? Sen hiç duymadın mı? Ne diyoruz, Cumhurbaşkanımızı izlemiyor musun, bizi izlemiyor musun? Tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek vatan. Üniter yapı asla ve asla tartışılamaz. Sağır sultan duydu, sen hala duyamadın. Demek ki memleketin işleri seni ilgilendirmiyor. Herkes bir samimiyet testinden geçiyor. Bugün, gün bugündür, herkesin sorumluluğunun gereğini yapmasını millet bekliyor." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, 2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun yapılabilmesi için 367 milletvekilinin TBMM'de bulunmasına ilişkin kararın çıkarılmaması halinde, bugün bunları belki konuşmayacaklarını belirterek, "Ama siz istediniz, 363 milletvekiliyle temsil edilen iktidar partisine cumhurbaşkanını seçtirmemeye kalktınız. Biz de dedik her zamanki gibi işin sahibi millettir, vekilleri seçemezse millet seçer, gittik referanduma millet de 'tamam' dedi 'Siz halledemediniz, biz gereğini' yaparız. Yaptı mı? Millet cumhurbaşkanını seçti." değerlendirmesinde bulundu.

"Başkanlık yolunu 2007 referandumuyla millet zaten açtı"

Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:

"Aslında başkanlık yolunu 2007 referandumuyla millet zaten açmış durumda. Bize düşen geri kalan kısmını tamamlamak, eksik bölümünü halletmek. Yani illa onu da mı millete yaptırmak istiyorsunuz? Milletin işi gücü yok, sürekli sizin angaryalarınızla mı uğraşacak? Boşuna mı seçiyor, Ankara'ya gönderiyor bizleri? 'Gidin konuşun, memleketin geri kalan işlerini halledin, sorunlarını ortadan kaldırın' diyor. O yüzden bu çağrı son çağrıdır, gelin bu şerefe siz de nail olun, beraber olalım, bir olalım, birlikte Türkiye'nin ihtiyacı olan yeni anayasayı ve sistem sorununu kökünden çözelim. Aksi halde bir daha milletin karşısına gittiğinizde yaşayacağınız mahcubiyetin boyutunu şimdiden görmenizi tavsiye ederim."

"Kapı kapı dolaşıp şikayet etmekle meşguller"

Muhalefeti "Sorunlar içeride çözme yerine yurtdışında kapı kapı dolaşıp AK Parti'nin kadrolarını şikayet etmekle meşguller" sözleriyle eleştiren Yıldırım, "Türkiye sevdalısı, halkın seçtiği Cumhurbaşkanı'nı kapı kapı dolaşıp şikayet ediyorlar. Bütün bunlar Türk siyasetinin ne kadar olması gerektiği yerden uzakta olduğunu bir kez daha gösteriyor. Ama onlar ne yaparlarsa yapsınlar, hangi hayırlı işe karşı çıkarsa çıksınlar ülke için her türlü faydalı hizmeti AK Parti onlara rağmen bugüne kadar nasıl yaptıysa bundan sonra da yapmaya devam edecektir, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın." şeklinde konuştu.

AA

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin