Bosna''ya kardeşlik köprüsü kurdu!
Ressam Recep Kaplan, İstanbul ve Mostar Köprüsü arasında manevi bir bağ olduğu değerlendirmesini yaparak, 'Millet olarak İslamı tercih etmelerinden dolayı kardeş bildiğimiz bir yer olduğu için Mostar, bana gizemli ve tercih edilebilir bir konu olarak geldi. Ben de Mostar ile Üsküdar-Kız Kulesi'ni birleştirdim.' dedi.Resimlerinde daha çok İstanbul'u işleyen ve son yıllarda Mostar Köprüsü'nü de tablolarına yansıtan Kaplan, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinden mezun olduktan sonra kompozisyon arayışındayken İstanbul ve Üsküdar resimleri yapmaya karar verdiğini söyledi.
GÖNLÜNDE AYRI BİR YERİ VAR
Kaplan, 3 yıldan beri Bosna Hersek ve Mostar Köprüsü üzerine çalıştığını belirterek, Aliya İzetbegoviç'in de gönlünde ayrı bir yeri olduğunu dile getirdi.
'Bilge Kral' İzetbegoviç'in, vefatı öncesinde kendisini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ettiği, 'Duam sizinle. Bu topraklar Osmanlı bakiyesidir, Bosnama sahip çık ve Bosnamı koru. O size emanet.' şeklindeki vasiyetinden çok etkilendiğini aktaran ressam, bu sebeple Üsküdar-Mostar ve Erdoğan-İzetbegoviç konulu bir tablo yaptığını anlattı.
Resim yapmaya çocukluğunda başladığını ve resim yapmaktan hiç sıkılmadığını bildiren Kaplan, 'Tablomu, Aliya İzetbegoviç'in ayrılış hareketiyle 'Elveda, Allah'a ısmarladık' derken, Cumhurbaşkanımızın ise 'Emaneti teslim aldım, eyvallah' der gibi resmettim. Bu fotoğrafları kendi resimlerinden seçtim, açılarını, gözlerinin birbirlerini izleme mesafesini ayarladım. Fona da Mostar Köprüsünü, Üsküdar, Kız Kulesi ve Karaköy'ün belli bir kısmını içeren İstanbul manzarasını ilave ettim ve kendi tarzımda çalıştım.'diye konuştu.
TABLOLARINI SERGİLEYECEK
Kaplan, Türkiye ve Bosna Hersek arasında kardeşlik köprülerinin, asırlardan gelen bir kuvvete sahip olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: 'Türkiye'nin Bosna'ya karşı hem devlet hem de millet olarak çok yakın bir bağı, diyaloğu ve dostluğu var. Millet olarak İslamı tercih etmelerinden dolayı kardeş bildiğimiz bir yer olduğu için Mostar, bana gizemli ve tercih edilebilir bir konu olarak geldi. Ben de Mostar'la Üsküdar-Kız Kulesi'ni birleştirdim. Hayatım boyunca yaptığım çalışmaların yüzde 75'ini Üsküdar'a ayırdım, İstanbul'un gün ışığını, güneşin batışını çizdim. Çünkü İstanbul'un en güzel güneş batımı Üsküdar'dan izleniyor. Üsküdar'ın her noktasından kompozisyon çalışmalarım oldu.'
İSTANBUL RESİMLERİ YAPIYOR
Mostar Köprüsü ve Üsküdar'ı 25 tabloda resmettiğini ve bu tablolarıyla sergi açmak istediğini sözlerine ekleyen Kaplan, 'Osmanlı dönemine ait figürler, giysiler, tekneler ve yelkenliler ilgi ve çalışma alanıma giriyor. Biraz ara versem de tekrar aşk ve şevkle İstanbul resimleri yapmaya geri dönüyorum.' ifadelerini kullandı.
Recep Kaplan, Sultan Abdülhamid Han'ın Haydarpaşa-Hicaz demiryolu projesindeki istasyonları çalışacağını ifade ederek, 'Bu demiryolu istasyonlarının dışında da bir Kudüs sevdam var. Kudüs'le ilgili yapacağım çalışmalarda ise özellikle geçmişi yani Osmanlı Dönemini ve daha öncesini çalışmak istiyorum.' şeklinde konuştu.
'SANATLA İLGİLİ DÜNYAM YENİYE AİT DEĞİL'
Resimle ilgili bütün çalışmalarının ruh halini yansıttığına dikkati çeken ressam, şöyle devam etti: 'Geçmişe takılı kalmak belki bazı durumlarda kötü olabilir ama resim alanında maziye takılmak insanı mutlu eden bir durumdur. Geçmişe baktığınız zaman o güne ait olan yaşam parçalarını, hayat karelerini ortaya çıkarmış oluyorsunuz ve yeni topluma sunuyorsunuz. Sanatla ilgili dünyam yeniye ait değil, yeni olanı sevemiyorum. Camlı binaları, betonlaşmış binayı resmetmeyi sanat olarak değerlendiremiyorum, bana keyif vermiyor. Sanatçı keyif aldığı şeyleri yapmalı. Çünkü o yapılan resimler gelecekteki insanlara ön ayak olacak. Sanat, böyle bir şeydir.'
Kaplan, sanatın estetik bir yapıya sahip olduğunun altını çizerek, 'Estetiğin olmadığı yerde soğuk ve donuk bir yapılaşma oluşur. Bu durum da insanın ruh yapısına zarar verir ve donuk insanlar görmeye başlarsınız. Keyifli insanları göremez hale gelirsiniz.'değerlendirmesinde bulundu.
Genç ressamlara, en iyi ressamları taklit ederek resme başlamaları tavsiyesinde bulunan sanatçı, sözlerini şöyle tamamladı: 'Çektiğimiz fotoğrafları resme dökmeye başladığımız zaman renk hataları yapıyoruz veya fotografik bir resim elde etmiş oluyoruz. Daha sanatsal olabilmesi için mutlaka çok başarılı bulduğumuz, çalışma tekniğine, disiplinine inandığımız ressamların çalışmalarına bakarak resim yapsınlar. Bu kötü bir şey değildir. Çünkü ancak bağımsız olarak güzel resimler yapmaya başladığınız zaman gerçek bir ressam oluyorsunuz. O vakte kadar kendinize iyi bir rehber veya hoca bulun ki güzel eserleri üretmenizde size kolaylık sağlasın.'
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.