'Biz millet-i vahideyiz'
EZGİ ÇELİK, NEŞAT GÜNDOĞDU
Gazetemizi Azerbaycan Cumhuriyeti Kurucusu Mehmed Emin Rezulzade'nin torunu Ressam Reis Resulzade ve AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu'yla birlikte ziyaret eden Yalçın Topçu, CHP'nin referandumdan "Evet" sonucunun çıkmasının ardından sergilediği tavrın, bu partinin millet iradesine karşı geleneksel tahammülsüzlüğü bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.
CHP milli iradeye karşı, AİHM'den medet umuyor
Topçu, CHP'nin AİHM'e gitme kararına ilişkin sorumuza şöyle karşılık verdi: "Öncelikle Milat gazetemizin gittikçe güçlenmesinden duyduğum memnuniyeti ifade etmek isterim. Yerli ve Milli ruhu temsil eden Milat'ın daha da iyi yerlere gelmesini gönülden arzu ederim. Basın doğru bilgilendirme yapmalı doğru haber vermeli, vatandaşı doğru enforme etmeli, şartlar ne olursa olsun doğruları ifade etmeli. Milat bunu yapıyor. CHP'nin tavrına gelince: 1946 sopalı seçimlerinden bu tarafa, Cumhuriyet Halk Partisi'nin tarihinde, her daim sandıkla geleni localarla, paşalarla yargıçlarla göndermek vardır. Arkasında ABD'si vardır, AB'si vardır, onu vardır, bunu vardır. Bu gelenek devam ediyor. Solcu olduklarını iddia edenler, evrensel sol değerlerin hiçbirine sahip değildir. Cumhuriyet Halk Partisi denildiğinde aklımıza milletin geleneğiyle, göreneğiyle, diniyle, inancıyla örfüyle, adetiyle kavga eden bir siyasi yapı gelir. Açık ve net olarak PKK'nın yanında durdular, FETÖ'nün yanında durdular, AB'nin atlarını, itlerini üstümüze salan ülkelerinin yanında durdular. ABD, şu anda YPG kamplarını ziyaret ediyor, pervasızca teröre destek veriyor. AB, teröre destek veriyor. CHP de milli iradeye karşı, AİHM'den medet umuyor."
"Evet" cenahı yeterince anlatamadı
Referandum propaganda sürecini değerlendirirken, "Yanlış'ı savunan hayırcılar, düşüncelerini doğruyu savunan 'Evet'çilerden daha iyi anlattılar" diyen Topçu şöyle devam etti: "Sanki çok doğru bir yolda yürüyormuşlar gibi tabanlarına da bunu anlattılar. Mesela EVET tabanı PKK'nın yanında, aynı hedefe koşanları anlatamadı. FETÖ'nün yanında aynı hedefe koşanları anlatamadı. Atını itini üstümüze salan ülkelerin yanında aynı hedefe koşanları anlatamadı. 'Evet' tarafı anlatamadı. Ama CHP tarafı, yanlışı doğru gibi lanse etmeyi bir ölçüde başardı. Olumsuz bir sonucu milletin feraseti engelledi. Bu 'Evet' tarafının başarısı falan değil. Zafer milletin; sevk ve idaresi de Beyefendi'ye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a ait. Onu da söyleyeyim."
Bahçeli büyük gayret gösterdi
Topçu, Devlet Bahçeli'nin hakkını da teslim etmek gerektiğini kaydederek "Yani bazıları 'MHP'den gelen oy yok' diyor ama Sayın Bahçeli hem Meclis'te hem de sandıkta üzerine düşeni yaptı. Sayın Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 9 tane miting yaptı vs. ama, dediğim gibi CHP sandıktan çıkana hiçbir zaman razı olmadı ki bugün razı olsun" dedi. Topçu, "Millet, PKK'ya FETÖ'ye ve AB'nin atlı itlilerine iyi bir gol attı. Ben şahsen, Ocak ayı içerisindeki bir programda yaptığım tahminimde yüzde 53 tü. İşte yüzde 1,5 yanıldık. Zaten ben bir anket firması değilim ama pratik siyaseti de iyi bilen bir insanım. Son haftalara çok iddialı sözlerle girildi. Eğer Batı demokrasilerini örnek alıyorsanız, işte 50+1 dir, bitti" diye konuştu.
100 yıl yarım bıraktıklarını tamamlamak istiyorlar
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin Türkiye'yi gözetim altında tutma kararını da değerlendiren Topçu, "Bu adamlar neticede yüzyıl evvel yarım bıraktıkları haritayı tamamlamak istiyor. Bizim medeniyet coğrafyamızı hızla önce İslamsızlaştırdılar, sonra insansızlaştırıyorlar" dedi. Topçu şöyle devam etti: "Etnisitelere ve mezheplere bölerek, birbirimizi öldürtmek istiyorlar. Bunlar hep bir plan ve projedir. Ankara diz çökerse, bunlar rahat harita yapacaklar. Aynı zamanda Ankara'da "Ne işimiz var Suriye de" diyen bir adamın olmasını istiyorlar. Ama şu anda buranın başında bir adam var. O adam diyor ki: "Ben o masada da olacağım o topraklarda da olacağım!" O adam bütün dünyanın gözüne baka baka; "Ben ümmeti seviyorum" diyor. Bütün dert dava bu. AB'nin bu kararı bir kere Ankara'nın kızıl elması asla ve kat'a AB olamaz. AB ülkelerine şunu çok net anlatmak lazım: Bizim medeniyet coğrafyamızda eğer ülkelerinin huzurunu, refahını ve güvenliğini istiyorlarsa onlar için en uygun partner Ayyıldız'dır. AB hükümetlerinin hemen hemen tamamı gerçeği kendi halklarından gizliyorlar. Oradaki insanlar gerçeği, teröre destek verdiklerini bilse."
Biz millet-i vahideyiz
Türkiye Cumhuriyeti'nin devleti ve milleti ile şu anda belki tarihinde ilk defa bu kadar birbirini kucaklamış vaziyette olduğuna dikkat çeken Topçu, "15 Temmuz da bu millet Kürdü ile, Türkmeni ile, Alevisi ile Sünnisi ile, başı açığı, başı kapalısı hatta mescidi meyhanesiyle tankların paletlerine asıldı, uçakların kanatlarından tutmaya çalıştı. Bütün dünya bunu gördü ve küresel güçlerin bu paçavralarını önce çukurlarda gömdü, boğdu bu millet. Güneydoğu'daki kardeşlerimiz çukur siyasetini çukura gömdü. İkinci bir Çanakkale, ikinci bir Sakarya, ikinci bir Dumlupınar. Elin adamı şaşırdı. Bizim kafası dışarda olan sözde entelektüelimiz de şaşırdı "dedi. Topçu sözlerine şöyle devam etti: "Açıkla kapalı; Türk ile Kürt; Alevi ile Sünni nasıl oldu da bir araya geldi dediler. Bu milletin kaderi birdir. Onlar şimdi şöyle diyor, keşke, "Ne işimiz var şu Suriye'de!" diyen adam olsa diyorlar. "Tayyip Erdoğan laftan anlamıyor" diyorlar. Bugüne kadar bu zihniyeti hep yendik. 15 Temmuz da yendik 16 Nisan da yendik, yenerek gidiyoruz böbürlenmeyeceğiz gururlanmayacağız. Açığımız, kapalımız, mescidde olanımız, meyhanede olanımız, ameller eksik olabilir ama biz "Millet-i Vahide"yiz. Biz asla gururlanmayacağız, asla dışlamayacağız.
İçeride Yunus dışarıda Yavuz
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatan etrafında birleşen herkese, yaşam tarzı ne olursa olsun Yunus gibi; dışındakilere ise Yavuz gibi davranacağını ifade eden Topçu, "Onun için inşallah bu dört ilkede problemi olmayanlar bir olur, beraber olur. Bundan sadece Edirne ile Ardahan veya Çanakkale ile Hakkari kazanmaz. Diri diri derisi yüzülen 13 yaşındaki kız çocuğu da kazanır. Yüzde 20'si işgal altında olan topraklar kazanır. Buradan neticede Halep, Musul, Erbil, Kerkük de kazanır" dedi. "Olimpus Dağı'nın çocukları bombayı atıyor; aşağıda Kürt, Türkmen, Arap ölüyor" diye sözlerine devam eden Topçu, "Ölüyoruz arkadaş; adamlar öldürüyor bizi. Irzımız, namusumuz, şerefimiz ayaklar altında. Akif'in dediği gibi Adam geldiği zaman ne Kürtlüğümüz, ne Türkmenliğimiz, ne Araplığımız kalıyor. Bunu artık anlamıyor muyuz? Ankara sadece Edirne ile Ardahan arasından sorumlu değil. Karabağ, Halep, Kerkük, Musul, Kahire, Sudan, Somali'den de sorumlu" şeklinde konuştu.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.