Batı Trakya Türklerinin savunucusu Sadık Ahmet
Yunanistan'da uzun yıllar maruz kaldığı zulümlere rağmen Batı Trakya Türklerinin haklarını savunmak için bir parti kuran ve sonuna kadar mücadele eden Dr. Sadık Ahmet, ölümünün 24'üncü yılında anılıyor.
24 Temmuz 1995'te trafik kazasında yaşamını yitiren Dr. Sadık Ahmet, Batı Trakya'da, Yunanistan devletinden 1970 ve 1980'ler boyunca baskı gören 150 bine yakın Müslüman-Türk halkının liderliğini üstlendi.
Batı Trakya'daki Gümülcine vilayetinin Küçük Sirkeli köyünde 1947 yılında dünyaya gelen Dr. Sadık Ahmet, Ankara ve Selanik'teki tıp öğreniminin ardından, yaklaşık 3 yıl Yunan ordusunda zorunlu askerlik görevini yaptı.
Baba ocağına 1978'de hekim olarak dönen Ahmet, 1985'te Batı Trakya'daki hak ihlallerine dikkati çekmek için imza kampanyası başlattı ancak 1988'de kampanya nedeniyle 30 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Ahmet, Batı Trakya Türkleri'ne "Türk" diye hitap ettiği için 1990'da yine hapis cezasına çarptırıldı.
Hapse girmeden önce, "Sadece Türk olduğum için hapse götürülüyorum. Eğer Türk olmak suçsa, şunu tekrarlıyorum Türk'üm ve öyle kalacağım." şeklindeki en bilinen yorumlarından birini yapan Dr. Ahmet'in Gümülcine'de görülen mahkemesine binlerce kişi akın ederek, Ahmet'e destek için binanın dışında "Biz Türk'üz" sloganları attı.
Seçimlere katılmasını engelleme çabalarıYunanistan'da 1989 yazı ve 1990 baharında düzenlenen genel seçimlerde aldığı yüksek oranda oylarla, bağımsız milletvekili olarak meclise giren Dr. Sadık Ahmet, 1991'de Batı Trakya Türklerinin ilk ve tek siyasi partisi, Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi'ni (DEB) kurdu.
Ahmet'in seçilmesini engellemek için hem siyasi partilere hem de bağımsız adaylara seçim barajı koyan Yunanistan, yüzde 3'lük bu barajı bugün de yürürlükten kaldırmadı.
Sadık Ahmet, Batı Trakya'daki azınlığın haklarını koruyan Lozan Barış Anlaşması'nın 73. yıl dönümünde 24 Temmuz 1995'te henüz 48 yaşındayken şüpheli bir trafik kazasında yaşamını yitirdi.
1990'ların başından bu yana, Batı Trakya'da Türklerin gördüğü baskı giderek azaldı ve vatandaşlık haklarının eski hale getirilmesinde kayda değer gelişmeler oldu.
Bununla birlikte Yunanistan, Batı Trakya'daki Türklerin etnik kimliğini halen reddediyor. Ülkede, adında "Türk" kelimesi bulunan derneklerin kurulması halen yasak.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 2008'de Yunanistan aleyhine verdiği kararda, derneklerin isimlerinde "Türk" sözcüğünü taşıma hakları bulunduğunu hükme bağlamasına rağmen Yunanistan bu hakkı Türklere tanımamakta direniyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.