Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Başkan Erdoğan net konuştu

Suriye’de oluşturulacak güvenli bölgenin kontrolünün Türkiye’de olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Güvenli bölgenin PYD ve YPG için bir koruma kalkanı olmasına müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Başkan Erdoğan net konuştu
16 Şubat 2019 08:00:00
Suriye’de oluşturulacak güvenli bölgenin kontrolünün Türkiye’de olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Güvenli bölgenin PYD ve YPG için bir koruma kalkanı olmasına müsaade etmeyeceğiz” dedi.

ALİ ADAKOĞLU

S400’ler bitti: S400 anlaşmasını Rusya ile yaptık, dolayısıyla geri adım atmamız söz konusu değil. Bu iş bitti. Patriotlar konusuna gelince… Biz Patriot alımına açığız. Ancak bu alımın ülkemizin çıkarlarına hizmet etmesi gerekir.

Münbiç sorunu: Münbiç’te gecikmeler var. Doksan gün dediler, neredeyse bir seneyi buldu. Hala yapacağız diyorlar. Fırat’ın Doğu’sunun terör örgütlerinden temizlenmesi gerekiyor.

Bunlar dörtlü çete: Bu millet dağdan gelen talimatla seçime giren bir partiye oyunu vermeyecektir. Yoksa bu şehitlerin ahı yerde kalır. Bunlar dörtlü çete. Dörtlü çetede olanlar da belli. Milletimiz bizi yeni bir zafere daha taşıyacak.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de kalıcı çözüm için Rusya'nın Soçi kentinde düzenlenen Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi'nin ardından yurda dönüşte gazetecilerin sorularını cevapladı. Zirvenin yansımalarını ve Suriye’de atılacak adımları değerlendiren Başkan Erdoğan, bir sonraki zirveyi Türkiye’de yapacaklarını açıkladı.

İkili ilişkiler ele alındı

Putin ve Ruhani ile ikili ilişkileri ele aldıklarını dile getiren Başkan Erdoğan, “Sayın Ruhani ile yaptığımız ikili görüşmede ticari ilişkiler ağırlıktaydı. Ekonomik ilişkileri, enerji ve bankacılık alanını ele aldık. Suriye güvenlik ve terörle mücadele konularını da müzakere etme fırsatını bulduk. . Sayın Putin ile yaptığımız ikili görüşmede yine ekonomi, ticaret, enerji, ulaşım konularını ele aldık. Vizelerin kaldırılmasına yönelik görüşmemiz oldu” bilgisini paylaştı.

Trump samimi ise çekilir

Üçlü zirvede Suriye krizini ve devam eden siyasi süreci geniş şekilde ele aldıklarını kaydeden Erdoğan, ABD’nin çekilme kararını yavaşlattığını da hatırlattı. Süreci yakından takip ettiklerini dile getiren Erdoğan, “Bakanlarımızın görüşmeleri devam ediyor. Hakan Atilla ve Halk Bankası ile ilgili görüşmeler de ilgili bakan arkadaşlarımız tarafından sürdürülüyor. Trump’ın Suriye’den çekilme kararı ve güvenli bölgenin bir an önce kurulması talebi gerçekten samimi bir kararsa o takdirde bu karara ABD’deki kimi bürokratların gölge düşürememesi gerekir” ifadelerini kullandı.

PYD’ye koruma kalkanına izin vermeyiz

Güvenli bölge için Türkiye’nin bazı hassas noktalarını paylaşan Erdoğan, teröristlere koruma kalkanı sağlamak isteyen devletleri de uyardı. Güvenli bölgenin Türkiye’nin kontrolünde olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, bu sağlanmaz ise Türkiye’nin güvenliğinin tehdit altında olacağını söyledi. “Güvenli bölgenin PYD/YPG için bir tür koruma kalkanı olmasına müsaade edemeyiz” mesajını veren Erdoğan, “Bu konuda çok ama çok kararlıyız. Bunun bilinmesini istiyoruz. Biz güvenli bölgeyi Suriye’nin toprak bütünlüğü çerçevesinde de ele alıyoruz. Ruslar güvenli bölgeye olumlu bakıyor” diye konuştu.

Kürtleri PYD mi korudu?

İkide bir karşılarına getirilen Kürtler-Türkler meselesinin kendilerini üzdüğünü kaydeden Erdoğan, “Kürtlerin hukukunu bugüne kadar YPG PYD mi korudu? Neredeydi bu YPG PYD? Bunların ömrü ne kadardır? Ortaya çıktıkları dönem ortada. Daha önce bunlar neredeydi?” diye sordu.

Esed kimlik bile vermiyordu

Suriye ile ilişkilerin iyi olduğu dönemde Esed’in bunlara kimlik bile vermediğini hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz kendisine diyorduk ki, ‘Bunlar senin vatandaşın, ver kimliklerini.’ Yani oradaki Kürtlerin hukukunu biz koruma mücadelesini verdik. Benim ülkemde de Kürtler var. Benim ülkemdeki Kürt vatandaşlarımıza karşı bizim en ufak olumsuzluğumuz söz konusu mu? Onların hukukunu, yaşam koşullarını en güzel şekilde koruyan biziz. Tavsiye ederim son zamanlarda Diyarbakır, Şırnak, Hakkari, buralara gitmediyseniz, buralara gidin, nereden nereye geldi bu illerimiz görün. Batı illerinden farkı var mı, yok mu görün. Kaçak binalar ve gecekonduların yıkılıp kentsel dönüşümün nasıl yapıldığını görün. Burada Mehmet Özhaseki kardeşimin çok büyük emeği var. Aynı durum Nihat Bey için de geçerli. İzmir’in Karabağlarını ancak Nihat Bey gibi bir belediye başkanı çözer.”

Bizleri sıkıntıya sokar

İdlip mutabakatının korunması ve uygulanması konusunda karalı olduklarını vurgulayan Erdoğan, İdlip’in çevresinde koruma çemberinin oluşturulduğunu söyledi. Dış çemberde Rusya’nın iç çemberde ise Türkiye’nin olduğunu belirten Erdoğan, “Buradaki koruma görevi ağırlıklı olarak Türkiye’de. Burada önemli olan durum var. İçeride adeta ılımlı muhalefet mi diyeceğiz, terör estiren örgütler mi diyeceğiz bu konudaki hassasiyet de önem arz ediyor. Bizleri de sıkıntıya sokar. Başta MİT Başkanlığımız yoğun bir çalışma içinde. Burada bunlara fırsat vermemenin gayreti içindeler. İdlip’teki askeri gözlem noktalarımız kritik görev icra edecekler” diye konuştu.

Fırat’ın doğusu temizlenecek

Münbiç yol haritasına da değinen Erdoğan, “Bunda gecikmeler var. Doksan gün dediler, neredeyse bir seneyi buldu. Hala yapacağız diyorlar. Fırat’ın Doğu’sunun terör örgütlerinden temizlenmesi gerekiyor” açıklamalarında bulundu.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya'nın Soçi kentindeki resmi temaslarının ardından yurda dönerken, uçakta gazetecilerle sohbet etti. Görüşmede Genel Yayın Yönetmenimiz Ali Adakoğlu da yer aldı.

Başkan Erdoğan’ın gazetecilere şu açıklamalarda bulundu:

Adana Mutabakatı’nda maddelere iyi bakılmalı

-Fırat’ın Doğu’sunda oluşturulması öngörülen güvenli bölgeye ilişkin Rusya ve İran’ın ikircikli bir tutumu var mı? Türkiye’nin güvenlik kaygılarını ne kadar anlıyorlar ve ne kadar samimiler?

Biz Astana sürecindeki ortaklarımıza güveneceğiz, güvenmek durumundayız. Ancak biz ikircikli bir tutumlar karşılaşırsak elbette atılması gereken adımı atarız. Şu an itibariyle Suriye’nin kuzeyinde, kendi güneyimizde birçok adım attık ve netice aldık. Terör koridorunu ortadan kaldırmış vaziyetteyiz. Bundan sonra üzerinde durmamız gereken 1998 yılındaki Adana Mutabakatı’dır. Sayın Putin tekrar Adana Mutabakatı’nı önümüze getirdi. Bu konuda mutabakat ve sonrasında iki ülke arasında terörizmle mücadele konusunda imzalanan anlaşma konusunda, teröristlerle mücadelede onları gereken yere kovalama maddesi vardır.

Her an her şeye hazırız

-Orada bir km sınırlaması var mı?

Yok. Öyle bir şey getirmek istiyorlar. Ancak anlaşmada zikredilen bir km yok. Ancak orada üç yılda bir anlaşmanın tazelenmesi maddesi var. Üç yılda bir taraflardan bir tanesi anlaşmayı uygulamak istemediğini söylerse anlaşma uygulamadan kalkıyor. Aksi takdirde devam ediyor. Baba Esad‘dan beri böyle bir durum yok, yani anlaşma devam ediyor. Beşşar Esed ile iyi ilişkilerimizin olduğu dönemde bu konuyu da kendi aramızda konuşmuştuk. Kendisi büyük bir rahatlıkla “artık bizim aramızda Adana mutabakatı mı var” diyecek kadar bu işe olumlu yaklaşıyordu. Şimdi bizim ilgili kurumlarımız bu mutabakatın üzerinde çalışıyor. Terörle mücadelemizde bu mutabakatın ülkemizin lehine kullanılması için elimizden geleni yapacağız. Biz tedbirlerimizi de aldık. Şu anda her an her şeye hazırız.

-Yani bu uygulanamazsa kendi tedbirlerimizi hayata geçirecek kararlılığımız var mı?

Tedbirlerimizi aldık. Şu anda kara, hava her tarafta varız.

-Sayın Ruhani de “Rejim ile ilişki kurmaya” atıfta bulundu, Putin daha önce ifade etmişti. Biz Adana mutabakatından İran ve Rusya ile aynı şeyi mi algılıyoruz? Biz bu mutabakattan ne bekliyoruz?

Bu mutabakatın ruhunda terörle mücadele var. Biz bunu anlıyoruz. Biz geçmişten devraldığımız Adana Mutabakatı üzerinden yürüyoruz.

Ortaklarımız üzerine düşeni yapsın

-NATO Zirvesi’nde ABD Savunma Bakanı’nın güvenli bölge için “koalisyon güçlerinin gözlem noktası kurması “ önerisinde bulundu. Bu PYD ve YPG ‘ye koruma anlamına mı gelir?

Savunma Bakanımız gereken cevabı verdi. Fırat’ın Doğusunda PYD’ye, YPG’ye koruma gücü tahsis edilmesi söz konusu bile olamaz. Biz stratejik ortaklarımız üzerine düşeni yapsın diyoruz.

Suriye’ye bizi halk çağırdı

- İdlip konusunda İran Cumhurbaşkanı basın toplantısında burası tamamen temizlenmeli, yabancı güçler çıkmalı dedi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz ?

Biz Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılıyız. Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Bizim meselemiz terörle mücadeledir. Suriye halkının barış içinde yaşamasıdır. Yabancı güçler vurgusu yapanların bunu tüm ülkeler için söylemesi lazım. Burada birileri kalkıp da rejim bizi çağırdı, ama Türkiye’yi çağırmadı diyorsa, bu olmaz. Her şeyden önce Adana Mutabakatı ortada. İkincisi Suriye halkı bize ‘ne olur gelin, bizi bu terörden, zulümden kurtarın’ dedi. İşte Cerablus, El Bab ortada. Şu anda Münbiç’te 130’u aşkın aşiret var ve bizim bir an önce gelmemizi istiyorlar.

- İran Türkiye’nin varlığından rahatsız gibi görünüyor ne dersiniz?

Bize rahatsızlıklarını açık etmiyorlar da ifadelerinden tabii bunlar hissediliyor.

Ortak operasyon yapabiliriz

-Üçlü zirvenin ardından yapılan açıklamada İdlib’teki ihlallerin ortadan kaldırılması için yapılacak ortak adımlardan bahsediliyor. Bunların ayrıntıları nedir? Ortak operasyon iddiaları vardı.

Gelişmelere göre her an ortak operasyonlar da yapılabilir. Buna bir engel yok. Şu andaki tedbirlerimiz İdlib halkının huzuru, mutluluğu ve refahı için. İdlib halkının emniyeti bizim için asıldır.

Yerel para birimi gündemimizde

-Geçen hafta Almanya, İngiltere ve Fransa İran ile ticaret yapmak için ortak bir mekanizma kurdu. Acaba Türkiye‘nin doğalgaz alımı ile ilgili muafiyet süresi bittiğinde uygulamak için böyle bir girişimi var mı? Yerel Para birimi ile ticareti hayata geçirebilecek mi?

Yerel para birimi her zaman gündemimizde. Konuşuyoruz. Biz bu üçlü mekanizmaya katılabileceğimizi, onlar kabul etmez ise bunu ikili olarak yapabileceğimizi söyledik. Hatta bu da olmaz ise beşli bir mekanizmanın ayrıca oluşturulabileceğini söyledik. Şu anda bu süreci takip için ilgili bakan arkadaşlar çalışacaklar. Dışişleri, Hazine, Ticaret Bakanlarımız süreci takip ediyorlar. Neticeyi alacağımıza inanıyorum.

S400’lerde gerim adım atmayız

-S400’lerden vazgeçmeden Patriot alınamayacağı tezini nasıl değerlendirirsiniz?

S400 anlaşmasını Rusya ile yaptık, dolayısıyla geri adım atmamız söz konusu değil. Bu iş bitti. Patriotlar konusuna gelince… Biz Patriot alımına açığız. Ancak bu alımın ülkemizin çıkarlarına hizmet etmesi gerekir. Bunun için ortak üretim, kredi ve erken teslimat konuları önem arzediyor. ABD yönetimi erken teslimat konusuna olumlu yaklaşıyor olsa da ortak üretim ve kredi konularına bir şey diyemiyorlar. Biz Temmuz ayında S400 ün teslimatı ile ilgili verilmiş söz üzerinden çalışmalarımızı yürütüyoruz.

İstedikleri kurnazlıkları yapsınlar

- Cumhur ittifakının genişletilmesi ve 20 ilin değerlendirilmesi söz konusu mu? Miting izlenimleriniz nasıl? HDP bazı illerde aday çıkarmayacak adı konmamış bir birliktelik mi var?

Bunların hepsi AK Parti’nin önünü kesmeye yönelik adımlardır. Bizler üzerimize düşeni yapacağız, onlar da kendilerince kurnazlıklarını yapacaklar. Şu anda adaylarımız çalışıyorlar. Cumhur İttifakı olarak çalışmayı sürdüreceğiz. İnşallah halkımızın bize olan güveni ile çok önemli neticeler alacağımıza inanıyorum. Kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Ankara’nın bazı ilçelerini dolaştım, İstanbul’un da ilçelerini dolaşacağım. Bütün büyük şehirleri tarama hedefim var. Merkez ilçe sıfatındaki illeri arkadaşlarımıza vereceğiz. Teşkilatımı iyi görüyorum. Çevreci kampanya yürütüyoruz. Kenevirden dokunmuş bez torba ve içinde keyif çayı var.

-HDP Eş Başkanı Sezai Temelli “Doğuda kazanacağız, batıda da AK Parti’ye kaybettireceğiz “ dedi. Aday da göstermiyorlar, nasıl yorumluyorsunuz?

Kendi tabanına “AK Parti’ye oy verme, MHP’ye oy verme, bunun dışında nereye verirsen” ver diyor. Nereye verecek? Ya zillet, illet ittifakının temsilcisi konumundaki CHP’ye verecek ya da adı İyi olan partiye verecek. Bunun dışında zaten Saadet Partisinin adı yok.

Milletimiz bizi zafere taşıyacak

- Adıyaman da var…

Allah’ın izniyle Adıyaman’ı alırız. Bunun dışında bu millet dağdan gelen talimatla seçime giren bir partiye oyunu vermeyecektir. Yoksa bu şehitlerin ahı yerde kalır. Bunlar dörtlü çete. Dörtlü çetede olanlar da belli. İnşallah 31 Mart akşamı milletimiz Cumhur ittifakını ve ülkemizi yeni bir zafere daha taşıyacak ve hak ettiği hizmeti alacağı bir yerel yönetim tablosu oluşturacak.

Bedelini ödeyecekler

Soçi dönüşü Bursa Gökdere Meydanı'nda halka hitap eden Başkan Erdoğan, polisin kolunu ısıran HDP'li vekil Saliha Aydeniz'e sert tepki gösterdi. Erdoğan, “Terör örgütünün mensuplarından bir milletvekili bayan, benim bayan polisimin elini ısırıyor. Bunlara bunların hesabını sormayacak mıyız? Soracağız. Öyle yok. Bunların bedelini ödeyecekler” dedi.

Tokadı sandıkta atın

Kılıçdaroğlu’nun öldürülen teröristlerden rahatsız olduğunu söyleyen Erdoğan, “İYİ Parti, bir taraftan 'milliyetçiyim' diyor, bu hanımefendi, CHP'yle, bu terör örgütünün temsilcisi olan HDP'yle nasıl oluyor da el ele, kol kola dolaşıyor. Eğer bu vatanı seviyorsak, eğer bu milleti seviyorsak o zaman gelin bu CHP'ye de diğerlerine de 31 Mart'ta tam bir Osmanlı tokadını sandıkta atın” diye konuştu.

Suriye meselesine de değinen Erdoğan, “Suriye meselesindeki en küçük bir yalpalamanın ileride bize nasıl büyük maliyetler getireceğini çok iyi biliyoruz” sözlerine yer verdi.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin