Kudüs güvende değilse Ankara da güvende değildir
24 Ekim 2023 11:05:12
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuşma yapıyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti grup toplantısında yaptığı konuşmada dikkat çeken satır başları:
"Kurulan her Türk devleti, bir öncekinin temelleri üzerinde yükselmiş ve çağına mühür vurmuştur. Türkiye Cumhuriyeti ağaç kovuğundan çıkmamış, telkinle kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti, olağanüstü şartlarda tarih sahnesindeki yerini almıştır. 1923 yılının 29 Ekim'inde Cumhuriyet, 158 mebusun oyuyla kabul ve ilan edilmiştir.
Nasıl Cumhuriyet'ten dönüş yoksa, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden de dönüş olmayacaktır. Millet, kararını kesinkes vermiştir.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Cumhuriyet'in emanetlerini çok güçlü bir şekilde güncellemiştir. Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı, devletimizin geçirdiği badireleri dikkate alarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yılmaz bir müdafaacısı olurdu. Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir. Geçmişin izinden yürüye yürüye bugünün ve geleceğin parlak günlerine mutlaka ulaşılacaktır."
Günübirlik düşünmek, hamasetle günü kurtarmak, hadiselerin akışına göre politika değiştirmek bölgesel tehdit ve tehlikeleri eninde sonunda vatan topraklarını taşıyacaktır. 13 Kasım 2009 tarihinde Meclis Genel Kurulu'nda şu açıklamaları yapmıştım: Adı üstünde jeopolitik üzerinde yaşanılan coğrafyanın yöneticilerine yüklediği yönetim vizyonunu tanımladım. Yüksek siyaset, kaynağını coğrafyadan alır. Her coğrafyanın zorunlu politikası vardır. Coğrafya aynı duruyorken 10 asırdır bu topraklardan yükselen politik dinamikleri değiştirirseniz buradan hepinizi uyarıyorum ki coğrafyayı mutlaka kaybedersiniz."
Misak-ı Milli ihlal edilemez bir egemenlik beyanıdır
O günkü düşüncelerim aynısıyla böyleydi. Kimsenin tereddüdü olmasın ki 14 yıl evvel ne söylediysem arkasındayım, altındaki imzaya da sahip çıkacak ahlaki tutarlılığı sonuna kadar gösteririm. Kısır çekişmelerin, bayağı ezberlerin, söz ve siyasi cepheleşmelerin devlet siyasetine yön vermesi diye bir şey olamaz. Türk milletinin savunma hattının son sınırı Misak-ı Milli ile çizilmiştir. Bilinmelidir ki Misak-ı Milli ihlal edilemez bir egemenlik beyanıdır ve zaman aşımına tâbi değildir. Vatanımızı korumak, devletimizi müdafaa etmek, Anadolu topraklarına saplanıp kalarak yapılamaz. Eğer böyle olursa kademe kademe vatanımızı kaybederiz.
Kudüs güvende değilse,
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu şuurla ülkemize yönelik tehlikeleri kaynağında bertaraf etmektedir ve kesinlikle yalnız değildir. Kudüs güvende değilse, Gazze güvende değilse, Halep güvende değilse, Kerkük güvende değilse; soydaşlarımız ve kardeşlerimiz güvende değilse Ankara'nın güvenliğinden hiçbir akıl ve vicdan sahibi bahsedemeyecektir. Kadim devlet aklımız ve irademizle devrede olamazsak, siyasi ve diplomatik temasları, askeri caydırıcılıkla desteklemezsek Anadolu'da da benzer şeylerle karşılaşmamız mümkündür."
Türkiye süratle devreye girmeli
Sosyal medyadan yaptığım paylaşımda 'MHP olarak çağrımız şudur: Eğer bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa saldırılar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse milletimle açık açık paylaşıyorum ki Türkiye süratle devreye girmeli, sorumluluğu gereği her neyse yapılmalıdır. Gazze'ye koruma misyonu bize ecdadımızın mirasıdır' demiştim. Bazıları önden siz buyurun diye alaycı karalama kampanyasına başvurdular. Devletim istesin, milletim destek versin, Gazze'deki çocuklara kol kanat germek, füzeye karşı sapanla insanlık mevzisine girmek için yola revan olmazsam namerdim.
Gazze'yi ecdat mirası olarak göremezmişiz. İsrail-Filistin çatışması bizim meselemiz değilmiş. Bu ifade sahiplerinin hepsi vicdanen ve kalben yanmış ve küle dönmüş bir avuç çapulcudur. Zulmün karşısında tarafsızlık, namussuzluktur. Biz haklının, mazlumun, insan onurunun, kardeşlerimizin tarafıyız. 24 saat dolmuştur. Türkiye Cumhuriyeti barış ve çözüm iklimini yeşertmek adına her türlü müdahale ve mücadeleye hazır ve kararlı olmalıdır. Bizde geri adım yoktur.
Birleşmiş Milletler etkisizdir. BM Genel Sekreteri Refah Sınır Kapısı'nda boy göstermekten başka bir şey yapamamıştır. İİT'den umut yoktur. Kahire Barış Zirvesi'nden bir sonuç çıkmamıştır. İslam ülkeleri atıl şekilde izlemektedir. Gazze'yi koruma ve kollama misyonu Türk milletinin üzerindedir. Ya kalıcı barış için iki devletli çözüm için taraflar masaya otururlar ya da Türkiye Cumhuriyeti tepkisini üst düzeyde en seri ve sert şekilde gösterir. Bizim tavrımız budur. Gazze'ye gitmek gerekirse de kimse meraklanmasın, Allah'ın inayetiyle aranılan ve beklenilen her yerde şafak sökmeden olmasını da gayet iyi biliriz. Çocuklar ölmesin. Bebekler ölmesin. Kadınlar ölmesin. Zalimler mahvolsun, caniler kahrolsun."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.