Aziz Yıldırım stada bile giremeyecek!
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Eski Disiplin Kurulu Asbaşkanı Avukat Remzi Kazmaz, Yargıtay kararı ile açıklamalarda bulundu. Remzi Kazmaz, Aziz Yıldırım'ın suçu sabit görüldüğünde taraftarlar derneğine üye bile olamayacağını ve maç izlemek için stadyumlara giremeyeceğini söyledi.
TFF Eski Disiplin Kurulu Asbaşkanı Avukat Remzi Kazmaz, şike davasıyla ilgili Bodrum'da gazetecilere açıklamalarda bulundu. 6222 sayılı yasanın 18. maddesi gereği Aziz Yıldırım'ın başkanlığının düşmekle kalmayacağını vurgulayan Kazmaz, "Bir daha hiçbir kulüp başkanlığına veya taraftarlar derneğine üye olamayacağı gibi, maçları izlemek için stadyumlara dahi giremeyecektir. Diğer taraftan profesyonel anlamda lisansları olan futbolcuların, hakemlerin veya kulüp antrenörlerinin lisanlarının iptal edilmesi gerekir. Bu kararın başka bir tartışılan konusu ise TFF 2011 yılındaki şampiyonlukla ilgili müsabaka sonucunun tesiri ve kupayla ilgili sorun. Bu bir spor hukuku meselesi olduğundan dolayı bu konuda en yetkili merci TFF ve UEFA'dır. Bu anlamda TFF bu konuyla ilgili olarak kararını verdiğinden ve UEFA'da bu kararı tesis ettiğinden dolayı 2011 şampiyonluğu ve kupa bir daha tartışılmayacaktır. Çünkü bu kararlar kişilere verilen cezalardır. Kulüpler bu cezalardan etkilenemez. Bu nedenle şampiyonluğu değil kişileri, kulüpleri değil gerçek kişileri konuşmak zorundayız" dedi.
"BU KARAR TÜRKİYE'DE KAOSA NEDEN OLDU" Kazmaz konunun nasıl değerlendireceğini de açıklayarak, şunları söyledi: "3 Temmuz 2011'de başlayan şike süreci ile ilgili, teşvik ve şike ile yapılan soruşturmanın yanına çıkar amaçlı örgüt suçlamaları eklenmek kaydıyla, görülmesi gereken Asliye Ceza Mahkemeleri'nden bu dava alınarak, Özel Yetkili Mahkemeler'e gönderilen bu hukuki süreç eksik ve sakat bir süreçti. Aslında bu davalar 6200 sayılı yasanın ve spor hukukunun bir getirisi olan Asliye Ceza Mahkemeleri'nin yetkisindeydi. Hal böyle olunca özel yetkili mahkemelerde başlayan sürecin kararı da ilk günden belliydi. Nitekim Yargıtay'ın vermiş olduğu bu onama kararları ile birlikte şike davasında yeni bir tartışma sayfası açtı. Sonuç itibariyle beraber iktidar ve muhalafetin tam da konsensus oluşturacağı bir ortamda bu davanın aniden gündeme düşmesi yeni bir kaos ortamına neden oldu. Yargılamanın yenilenmesi ile ilgili yapılan tartışmalar, getirilen öneriler hatta Fenerbahçe Kulübü'nün bu konuyla ilgili mahkemeye sunduğu dilekçe hiç dikkate alınmadı ve alel acele Türkiye yeniden kaos ortamına sürüklendi. İzlenmesi gereken yol nedir? Öncelikle kısmen onama, kısmen düşme, kararlarından sonra hükümlü olanların yapması gereken en önemli yol bir ay içerisinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurmalarıdır. Yapılacak olan bu başvuru gündemde yapılan bu tartışmaların önünü de açabilir. Kesin hüküm olan balyoz ve şike davalarının tekrar görülmesini sağlayabilir. Eğer Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan olumsuz bir karar alınırsa, kesinlikle Anayasa Mahkemesi'ne gidilmelidir. Adil yargılanma konusunda tedbir kararı alırsa tekrar yargılanmanın yolu açılacaktır. Bu nedenle bu kararın Türkiye'de yargı yapılanması konusunda oluşturduğu kaos bir yana, kamuoyu vicdanlarında kesinlikle yeri olmamıştır. Kararın sonuçlarına gelince, hükmü onananlara, TCK'da 3 yılı aşanlara tebliğname savcılığa yapılır, Fenerbahçe Kulübüne yapılmaz. Bu yanlışı düzeltmek gerekir. Savcılık tutuklama ve arama kararı çıkartarak hükümlüleri yurt içinde arar. Üç yıldan aşağıda olanlar ile ilgili de davetiye çıkarır, davete icabet ederler ve cezasının infazını yapar. Haliyle daha bu sürelere çok var. Ama gerek sporcuların, gerek idarecilerin ve kulüp başkanlarının hüküm alanlarıyla ilgili profesyonel futbol lisansları iptal edilir, yöneticilikleri düşer ve haliyle Aziz Yıldırım'ın da başkanlığı düşer."
Kaynak: İHA
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.