Dolar (USD)
34.49
Euro (EUR)
36.37
Gram Altın
2875.76
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Avustralyalılar zulme sessiz kalmadı! Uygur Türkleri için...

Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türkleri, son 40 yıldır insanlık tarihinin en korkunç zulüm, katliam, soykırım ve asimilasyonuyla karşı karşıya bulunuyor. Doğu Türkistan''daki "Nazi Kampları"nın kapatılması için Avustralya''da başlatılan imza toplama kampanyasına binlerce kişi imza verdi. 
Avustralyalılar zulme sessiz kalmadı! Uygur Türkleri için...
11 Eylül 2018 12:11:00
Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türkleri, son 40 yıldır insanlık tarihinin en korkunç zulüm, katliam, soykırım ve asimilasyonuyla karşı karşıya bulunuyor. Doğu Türkistan''daki "Nazi Kampları"nın kapatılması için Avustralya''da başlatılan imza toplama kampanyasına binlerce kişi imza verdi. 

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Çin hükümetinin, ülkenin kuzeybatısındaki Doğu Türkistan'da (Sincan Uygur Özerk Bölgesi) Müslüman Uygur Türklerine ''sistematik insan hakları ihlallerinde bulunduğunu'' bildirdi.

New York merkezli örgütün daha önce Sincan'da yaşamış ve oradan ayrılmış kişiler, gözaltına alınanlar ve onların yakınları ile yaptıkları mülakatlar sonucu hazırladığı 117 sayfalık raporu, Çin hükümetinin, Müslüman Uygur Türklerine karşı toplu keyfi gözaltı, işkence ve kötü muamelesini ortaya koydu.

Raporda, "Bölgede yaşayan 13 milyon Müslüman Uygur Türkü siyasi telkine, kolektif cezalandırmaya, hareket, iletişim ve dini kısıtlamalara maruz kalıyor." ifadesi yer aldı.

HRW Çin Direktörü Sophie Richardson, ''Çin hükümeti, Sincan'da onlarca yıldır görülmemiş bir boyutta insan hakları ihlalleri işliyor.'' değerlendirmesinde bulundu.

İhlallere son verilmesi çağrısı

Richardson, Doğu Türkistan'da Müslüman Uygur Türklerine yönelik baskının Birleşmiş Milletler (BM) ve ilgili devletler için önemli bir sınav olduğunu belirterek, bu ihlallere son verilmesi için Çin'e yaptırım uygulanması çağrısı yaptı.

Çin hükümetinin Uygur Türklerine karşı baskısının 2016 yılından beri ''dramatik şekilde'' arttığına dikkat çekilen raporda, Çinli yetkililerin keyfi toplu gözaltıları artırdığı ifade edildi.

Yabancı ülkelerle bağlantılı olduğu ve WhatsApp gibi yabancı iletişim araçlarını kullandıkları gerekçesiyle siyasi eğitim kamplarında tutulduğu tahmin edilen bir milyon Uygur Türkü'nün Mandarin Çincesi öğrenmeye ve Çin Komünist Partisinin propaganda şarkılarını söylemeye zorlandığı ve öğrenemeyenlerin cezalandırıldığı kaydedilen raporda, kamplardaki Uygur Türklerine adil yargılanma hakkı tanınmadığı ve aile ve avukatlarına erişimlerinin olmadığı belirtildi.

Dini uygulamaların emsalsiz şekilde kontrol altında tutulduğu ve yetkililerin bölgede İslam dinini yasakladığına işaret edilen raporda, halkın devamlı gözetim altında tutulduğu ve birbirlerini ''ispiyonlamaya'' teşvik edildiği aktarıldı.

Uygur Türklerine yönelik başlatılan kampanyanın aileleri de birbirinden ayırdığına değinilen raporda, sınırdaki sıkı pasaport kontrolleri nedeniyle çocukların ailelerinden ayrı kaldığı ve Çin hükümetinin Türk Müslümanların yurt dışındaki tanıdıkları ile iletişim kurmasını engellediği ifade edildi.

Çin ise suçlamaları kabul etmiyor. Çin Dışişleri Bakanlığı, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki insan hakları ihlalleri gerekçesiyle ABD'li yetkililerin Çin'e yönelik yaptırım talep etmelerine tepki göstermişti.

Nüfusu yaklaşık 30 milyon olan Doğu Türkistan'ın 4,5 milyonu kamplarda ve hapishanelerde..

Doğu Türkistan’da yaklaşık 35 milyonun üzerinde Uygur Türkü yaşıyor ve bu bölge Çin Halk Cumhuriyeti için önemli stratejik bir konuma sahip.

Doğu Türkistan uranyum, platin, altın, gümüş, kömür ve petrol gibi yeraltı kaynaklarıyla çok zengin bir ülke olup petrol rezervleri 20 milyar ton, doğalgaz rezervleri 30 milyar metreküp olarak hesaplanmıştır. Halen Doğu Türkistan’da yılda 8-9 milyon ton petrol üretilmektedir. Yani yeraltı ve yerüstü maden kaynakları, 1,5 milyarlık Çin’in yüzde 30 ihtiyacını karşılıyor.

Çin Devleti, bölge üzerindeki hakimiyetini kuvvetlendirmeye karşı en büyük engel olarak halkın Türk ve İslami kimliğini görüyor ve bu doğrultuda işkenceyle Uygur Türklerini kimliksizleştirerek asimilasyon politikası uygulamakta.

Doğu Türkistan’lı Uygur Türkü çocukları ve gençleri Çin Komünist Partisi tarafından Nazi kampları gibi eğitim kamplarında işkence yapılarak Uygur kültürel kimlikleri ve İslam dini yok edilmeye çalışılıyor ve bu işkenceye direnenler hapse atılarak ölüme terkediliyor ya da vahşice katledilerek ibret olsun diye öldürülüyor.

İmza kampanyası

21. yüzyılda dünyanın gözü önünde bir millet yok ediliyor ve başta Müslümanlar olmak üzere tüm dünya sadece seyrediyor. Bu vahşet ve insanlık suçunu durdurmak, Dünya’nın sessiz kalmaması ve Çin’e hukuki baskı ve yaptırımlar uygulaması amacıyla Avustralya'da imza tkampanyası başlatıldı.

Doğu Türkistan'daki "Nazi Kampları"nın kapatılması için Avustralya'da başlatılan imza toplama kampanyasına binlerce kişi imza verdi.

İşte imza kapanyasına destek verebileceğiniz adres:

https://www.aph.gov.au/Parliamentary_Business/Petitions/House_of_Representatives_Petitions/Petitions_General/Sign_an_e-petition?id=EN0659

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin