Avrupa Birliği değil Nazi birliği!
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile zincirlerini kırmaya hazırlanan Türkiye'yi hedefine koyan Avrupa ülkelerinin Türk bakanlara ve göçmen vatandaşlarımıza yönelik Nazi uygulamalarını onaylayıcı açıklamada bulunan Avrupa Birliği bardağı taşırdı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogheri'nin Hollanda'nın diplomatik skandalına ilişkin, "Karşılıklı gerilimden kaçınılmalı" şeklindeki açıklamasına tepki gösteren akademisyenler, Avrupa'nın yıllardır dünyaya dayattığı demokratik değerleri ayaklar altına aldığını ve gerçek yüzlerini gösterdiklerini belirttiler. Türkiye'nin Avrupa'da artan Nazi uygulamalarına arka çıkan AB ile bağlarını tamamen koparması gerektiğini belirten akademisyenler, Akit'e çarpıcı değerlendirmelerde bulundular.
AB ARTIK TÜRKİYE İÇİN BİR HEDEF OLAMAZ
Yalova Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yahya Özdemir, "Kadim medeniyetimizi temsil eden Türkiye'nin, Nazilerin AB'si ile bir bağı olamaz artık." dedi. AB'nin tutumunu eleştiren Yahya Özdemir, "Son yaşanan ceberrutluklardan dolayı Hollanda'ya destek çıkabilmiş bir Avrupa Birliği var önümüzde. Bizim vatandaşlarımızın üzerine at ve it sürerek nasıl medeniyetten söz edecek bu Avrupa Birliği? Türkiye ile müzakereleri dondurma kararı alan, mültecilere kapılarını açmaktan aciz olan, ülkemizde geçimlerini sağladığımız göçmenler için Türkiye'ye verdikleri 3 milyar euroluk yardım sözünü dahi yerine getirmemiş bir AB'den Türkiye'ye hiçbir hayır gelmez. İngiltere'nin dahi ayrıldığı, ırkçı partilerin yükselişte olduğu bir AB, Türkiye için asla ulaşılması gereken bir hedef olamaz artık. Başta Hollanda ve diğer Avrupa ülkelerinin asıl amaçları güçlü Türkiye görmemektir. Bundan dolayı İslam ülkelerinin bir araya gelmesi, güçlü ekonomiler ve ittifaklar oluşturması çok büyük önem arz ediyor." şeklinde konuştu.
AB'DE NE EKONOMİK REFAH KALDI NE DE FARKLILIKLARA SAYGI
Avrupa Birliği ülkelerinin, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için cazibe merkezi olan ekonomik refahını süratle yitirdiğine dikkat çeken Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ali Fuat Arıcı "Göçmen meselesi ölçeğinde dahi görülebileceği üzere artık Avrupa Birliği o eski cazibesini ekonomik refahla birlikte kaybetti. Bizim kültürümüz açısından bakınca zaten Avrupa Birliği tartışmalı bir oluşumdu ve çok da arzu edilen bir şey değildi. Bu ekonomik refah da bitince AB artık değerini tamamen yitirdi. Bence artık tartışmaya dahi gerek olmayacak dereceye ulaşmıştır bu mesele. Çünkü refah olayı yok, demokratik değerler bitmiş, farklılıklara tahammül diye bir şey söz konusu değil, insanları ötekileştirme üzerinden kendi uçlarını memnun etme derdine düşmüş bir AB söz konusu bugün. Kendi sorunlarını çözemeyen, kendi sıkıntılarına çare bulamayan bir Avrupa'nın bizim gibi ülkelere model olma şansı kalmadı. Zaman, bizim kendi özümüzün, kendi geleceğimizin, kendi kültürümüzün ve kendi potansiyelimizin değerlendirilmesi zamanıdır." sözlerini sarf etti.
TAVIRLARI DEVAM EDERSE ÇÖKÜŞ SÜREÇLERİ HIZLANIR
Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Avrupa Birliği'nin çöküş sürecinde olduğuna değindi. "Avrupa Birliği ölçeğinde Batı, çöküştedir ve dağılma aşamasına gelmiştir. Şu ana kadar bütün dünyaya dayattıkları değerleri ayaklar altına almak suretiyle Avrupa medeniyetinin gerçek iç yüzü görülmüştür." ifadelerini kullanan Mehmet Seyfettin Erol şöyle devam etti: "AB'nin önümüzderki süreçte bir geleceği yok. Bundan dolayı da AB ülkeleri, kendilerini ayakta tutabilecek yeni bir düşman, yeni bir öteki arıyor. AB bu anlamda yeniden genetik kodlarının gereği noktasında bir arayışa gitmiş durumda. Burada en kolay olan husus da yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve günümüzde yeni haçlı ifadesi olarak adlandırabileceğimiz İslamofobia'dır. Kontrolsüz bir şekilde şu an Türkiye'ye gösterdikleri tepkinin altında, kendi kontrollerindne çıkmaya başlamış yeni bir Türkiye'nin olması yatıyor. Eğer Türkiye'ye karşı bu tavırları devam ederse Avrupa Birliği'nin çöküş süreci ve akabinde Batı'nın çöküşü daha da hızlanacaktır."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.