Altunköprü Katliamı 30'uncu yıl dönümünde anıldı
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ile Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilciliği tarafından Irak’ın Kerkük vilayetine bağlı Türkmen kasabası Altunköprü’de gerçekleşen katliamın 30’uncu yıl dönümünde “Altunköprü Katliamı 30. Yıl Anma Programı” düzenlendi. Programa, YTB Başkanı Abdullah Eren’in yanı sıra Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Mehmet Tütüncü, Türkmen sivil toplum kuruluşu temsilcileri, akademisyenler, gazeteciler ve davetliler katıldı. Etkinlik kapsamında Altunköprü Katliamında hayatını kaybeden soydaşlara ait fotoğraf sergisi, belgesel ve animasyon film gösterimleri yapıldı. Altunköprü katliamında şehit olanlar için Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda Irak Türkü olan Türkiye Burslusu Ahmet Benle anma programı için yazdığı ağıtı seslendirdi. Ardından ise Türkmen sanatçılar; Ahmet Tuzlu, Turgay Coşkun ve Ahmet Mustafa Yelden de Türkmen ağıtlarından dinletiler sundu.
ALTUNKÖPRÜ TÜRKMENLERİN ACISINI PAYLAŞIYORUZ
Programda konuşan YTB Başkanı Abdullah Eren, Irak Türkmenlerinin farklı zaman dilimlerinde maruz kalmış oldukları katliamlara dikkat çekti. Peşmerge ve Baas rejimi arasında sıkışıp kalan ve katliama uğrayan Altunköprü Türkmenlerinin acısını paylaştıklarını ifade eden Başkan Eren, sadece anmak için değil yarın bir gün tekrar bu tür sıkıntıların yaşanmaması adına yapılması gerekenleri anlamak için de bu programı tertip ettiklerini söyledi.
Türkiye’nin Irak’ın toprak bütünlüğünden yana olduğunun altını çizen Başkan Eren, şüphesiz Türkiye’nin bu politikasının en büyük bileşenlerinden bir tanesinin Irak’taki Türkmen varlığı olduğunu bildirdi.
TÜRKİYE IRAK’TAKİ TÜRKMENLERİN YANINDADIR
Irak’ta Türkmenlerin ülkenin toprak bütünlüğünün, huzurunun ve barışının çok önemli bir faktörü olduğunu dile getiren Başkan Eren, “Türkmenler hak ettikleri huzur ve barışı bulmuş değil. Irak’taki Türkmenler bu noktada mücadelelerini sürdürmektedir. Türkiye Irak’taki Türkmenlerin mücadelesinin her zaman yanındadır. YTB olarak bizler de bu noktada çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Irak’ta YTB olarak Türkmenlerin tüm unsurlarını bir araya toplayacak, Türkmen kimliğini güçlendirecek çalışmaları yapmaya gayret ediyoruz” dedi.
TÜRKİYE TÜRKİYEDEN BÜYÜKTÜR
Irak Türkmenlerine yönelik yapılan katliamlarının hepsinden çıkarılacak dersler olduğunu vurgulayan Başkan Eren şunları kaydetti: “Çıkaracağımız en önemli ders; birlik ve beraberliğimizin tesis edilmesidir. Her zaman her şartta birbirimizi korumamız, hakkımızı ve hukukumuzu savunmamız gerekiyor. ‘Türkiye Türkiye’den büyüktür’ diye bir söz var. Yüzünü adete güneşe dönmüş ayçiçekleri misali Türkiye’ye her zaman yüzünü dönmüş topluluklar var. Bu büyük bir sorumluluk. Bize yüklenen bu sorumluğunun altından nasıl kalkacağız hissiyatını her zaman yaşamamız lazım. Bu kapsamda Irak’a yönelik projelerimizi 2021 yılında arttırmayı planlıyoruz. Türkçe ’ye yönelik çalışmalarımız, kültürel miras projelerimiz, belgesel, kitap çalışmalarımız, seminer ve eğitim çalışmalarımız gibi farklı projelerimizi arttırarak sürdüreceğiz.”
KATLİAMLARIN BİR DAHA YAŞANMAMASI İÇİN ÇABALIYORUZ
Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Mehmet Tütüncü ise programda yaptığı konuşmasında Irak Türklüğünün tarihinin kanlı günlerle, suçsuz yere insanları kaybetmenin acısıyla geçtiğini belirtti. Acıyı anmaktaki amacın kin gütmek ve intikam almak olmadığını aktaran Tütüncü, acıları dünyanın gözü önünü sererek bu katliamların, insanlık suçlarının bir daha yaşanmaması için çabaladıklarını söyledi.
TÜRKMENLER IRAK’IN ANA UNSURLARINDANDIR
Irak topraklarında Türkmenlerin, Arap ve Kürklerden sonra ülkenin ana unsurunu oluşturduğunu anlatan Tütüncü, “Türkmenler her zaman ülkenin bütünlüğünden ve kardeşliğinden yana politika izlemişlerdir. Türkmenler olarak gururla yad edeceğimiz bir tarihimiz var. Atalarımız topraklarımız için savaşmış ve kanlarıyla her karışını sulamışlardır. Bu topraklara barış ve huzur getirerek imar etmeye çalışmışlardır. Ne yazık ki emperyalist güçlerin toplumlar arasına sokmuş olduğu nifak maalesef bir türlü bitmiyor” diye konuştu.
Türkmenlerin asimilasyon ve yok etme politikalarına tabi tutulduğunu hatırlatan Tütüncü, “Bugünü kadar yılmadık ve ayakta durmaya da devam edeceğiz. Bu anma programını YTB ile yapmak çok anlamdı. Bu insanlığa yapılmış bir suçtur. Bu katliamı bütün insanlığa duyurmak bizim boynumuzun borcudur. Bizler o topraklarda bin yıldır yaşıyoruz, bundan sonra da ayaklarımızın üzerinde durmaya devam edeceğiz. Arkamızda Türk insanının sesleri ve nefesleri olduğu sürece bu mücadeleyi sürdüreceğiz. YTB’nin Türkmenli coğrafyasında, gençlerin ve insanların yetişmesinde çok büyük katkıları var. Aynı zamanda dilin ve kültürel mirasın ayakta durması noktasında güzel çalışmalara imza atıyor” dedi.
KATLİAM BAŞLADIĞINDA KOMŞUNUN BODRUMUNA SAKLANDIK
Programda Altunköprü katliamında ailesinden dört kişiyi şehit vermiş Şengül Nalbant da o acılı günleri gözyaşları içinde anlattı. Katliamın başlamasıyla komşunun bodrumuna saklandıklarını söyleyen Nalbant, askerlerin tekmeyle, tüfekle saklandıkları yeri basarak insanları ölüme götürdüklerini bildirdi. Askerlerin ellerinde kanlı bıçak olduğunu ve sorgusuz, sualsiz küfürler ederek tutuklamalar yaptığını dile getiren Nalbant, “Askerler tekmeyle saklandığımız bodrumun kapsını açtı. Annem önlerine çıktı ve durumu anlatmaya çalıştı. Fakat dinlemeden zor kullandılar. Sonra erkekleri aldılar ve gittiler. Onlardan hiçbir haber alamadık. Daha sonra onların katledildiğini öğrendik. Ardından ise cenazelerimize ulaşarak onları aldık ve Altunköprü’ye getirerek kazdığımız mezarlara defnettik. Katliamdan sonra ise bir sürü dul ve yetin çocuk kaldı” diyerek o acılı günleri anlattı.
Programda bir de Doç. Dr. Serhat Erkmen "Altunköprü Katliamı'ndan Irak Türkleri için Çıkartılacak Stratejik Sonuçlar " konulu konuşmasını gerçekleştirdi. Ardından ise Prof. Dr. Mahir Nakip "Bugünün Gözüyle Altunköprü Katliamı" başlıklı konuşmasında Altunköprü’nün stratejik önemi anlattı.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.