Dolar (USD)
32.51
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2476.86
BIST 100
9530.47
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

AİHM'den ilginç karar

AİHM, içinde 'Sayın Öcalan' ibaresi yer alan bir mektup kaleme aldıkları için hapis ve para cezasına mahkum edilen 19 davacının açtığı davada Ankara'nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili maddesini ihlal ettiğine hükmetti.
AİHM'den ilginç karar
02 Ekim 2013 00:00:00
AİHM, içinde 'Sayın Öcalan' ibaresi yer alan bir mektup kaleme aldıkları için hapis ve para cezasına mahkum edilen 19 davacının açtığı davada Ankara'nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili maddesini ihlal ettiğine hükmetti.

Şanlıurfa'da ikamet eden davacılar 18 Temmuz 2008 tarihinde Halfeti Cumhuriyet Savcılığı'na "Ben de Sayın Abdullah Öcalan diyorum ve kendimi ihbar ediyorum" ifadeleri içeren dilekçeler göndermişler ve bu nedenle Türk Ceza Kanunu'nun 53 ve 215'inci maddeleri temelinde 2 ay 15 gün hapis cezasına mahkum edilmişlerdi. Davayı 2009 yılında AİHM gündemine taşıyan davacılar, Abdullah Öcalan için "sayın" sıfatını kullanmalarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüne aykırı olduğunu savunmuşlardı.

AHİM 'ikna edici' bulmadı

PKK'nın ABD, BM ve NATO tarafından "terör örgütü" olarak tanımlandığı, Abdullah Öcalan'ın adının Türkiye'de PKK ile özdeşleştiği, bu nedenle "böyle bir şahsı övücü ifadeler kullanmanın kendisinin eylem ve suçlarını övmek anlamına geleceği" tezleriyle savunma yapmıştı.Ancak bu tezler AİHM tarafından "ikna edici" bulunmadı. Mahkeme, oy birliğiyle aldığı kararında, dilekçelerde "şiddet çağrısı veya bir terör örgütü lehinde propagandanın bulunmadığı" ve Türk hükümetinin davacıların ifade özgürlüğünü kısıtlamasına neden olacak türden "açık ve acil bir tehdidin yer almadığı" sonucuna vardı. Türk mahkemelerinin davacılar hakkında mahkumiyet kararı alırken kullandıkları gerekçelerin "yeterli sayılamayacağını" da belirten AİHM, Ankara'nın Öcalan için "sayın" teriminin kullanımının yasaklanmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10'uncu maddesine aykırı olduğuna hükmetti. Karar gereği Türk hükümeti davacıların her birine maddi ve manevi tazminat olarak 3140 Euro ödeyecek.