Ağrılardan kurtulmak için zikredilen En Nafi Esmaül Hüsnasının faydaları
En Nafi Esmaül Hüsnasının faziletleri nelerdir? En Nafi esmasının anlamı nedir? En güzel isimler manasına gelen Esmaül Hüsna Allah'ın 99 adet ismi bulunmaktadır. Esmaül Hüsna içerisinde büyük faziletler barındırır. Her ismin ayrı fazileti vardır. Sizin için Esmaül Hüsnada yer alan En Nafi isminin faziletlerini araştırdık. Bu yazımızda anlamları, En Nafi isminin Kuran-ı Kerim’de ki Arapça ve Türkçe manasını, En Nafi isminin Kuran’da geçen ayetlerini, En Nafi isminin faziletlerini bulabilirsiniz. işte En Nafi Esmaül Hüsnasının faziletleri ve sırları...
EN-NAFİ, devamlı olarak,bütün mahlukata hayır ve fayda sağlayan, faydalı şeyler yaratan demektir.
Ebced değeri ve zikir saati:EN-NAFİ isminin zikri ( 201) adettir.Zikir saati Zühre, günü Cuma’dır.Zikir saatinin Zühal olduğunu söyleyenlerde vardır.Bu takdirde zikir günü Cumartesidir.
Özellikleri ve bazı faydaları:
Bu ismin zikrine devam eden kişi, hangi işe girişse başarılı olur,faydalı kazançlar elde eder.
Bu ismin anlamından da anlaşılacağı gibi,faydalı ve hayırlı işler yapmak isteyenler,helal kazanç temin etmek isteyenler,usülüne uygun olarak zikriyle meşgul olmalı,vird edinip her gün (201) defa okumalıdır.
Bir yeri ağrıyan ve acı çeken bir kimse,elini ağrıyan yerin üzerine koyup hiç ara vermeden bu ismi(201) defa zikretse,Allah’ın izni ile ağrıdan kurtulur ve rahatlar.
EN-NAFİ ismini vird edinen doktorlar hastalarına daha faydalı olur ve teşhis koyma ve tedavi etme konusunda büyük isabet sağlar.
Bu ismin zikrine devam eden kimseler maddi ve manevi bütün yokluk ve sıkıntılardan kurtulur.rahat ve huzur içinde yaşar.
NAZARDAN KORUNMA DUASI
ESMAÜL HÜSNA
TÜKETİCİ ŞİKÂYETİ
İSMİ AZAM DUASI
FETİH SURESİ
ED-DÂR VE EN-NÂFÎEd-Dâr ve En-Nâfi esmasının lügat anlamları:
Darr veya durr mastarından türemiş olan Darr ismi; zarar veren, zarar verici şeyleri yaratan, zarar verilmesine fırsat veren, zarar verme kuvvetini ve kudretini yaratan anlamlarına gelmektedir. Nef’ kelimesinden türemiş olan Nâfi ismi ise; fayda veren, menfaat verici şeyleri yaratan, menfaat yollarını ve sebeplerini yaratan, imkân veren anlamlarına gelmektedir. Bu iki isim müzdevice, yani zıt anlamlı isimlerdendir. Beraber işlenmesi anlamamızı daha da kolaylaştıracaktır.
Ed-Dâr ve En-Nâfi esmasının ıstılah anlamları:- Ed-Dâr; dilediği kullarına zarar ve sıkıntı isabet ettirendir.
- En-Nâfi; dilediği kullarına menfaat ve fayda isabet ettirendir.
- Ed-Dâr; kimi kullarının kimi kullarına zarar vermesine izin verendir.
- En-Nâfi; kimi kullarının kimi kullarına fayda sağlamasına izin verendir.
- Ed-Dâr; yeryüzündeki bütün zarar imkânlarını ve kudretini yaratan, elinde bulundurandır.
- En-Nâfi; yeryüzündeki bütün fayda imkânlarını ve kudretini yaratan, elinde bulundurandır.
Rabbimiz Kur’an’da zarar verme ve fayda sağlama özelliklerini hep yan yana kullanmıştır.
1-Allah’ın dışında tapılan tanrıların zarar verme ve fayda sağlama özellikleri yoktur:
“Allah’ı bırakıp da sana fayda sağlayamayacak ya da zarar veremeyecek şeylere tapma. Eğer bunu yaparsan o takdirde sen mutlaka zalimlerden olursun.” (Yunus 106)
2-Müslümanlar hidayet üzere oldukça, sabrettikçe ve takva sahibi oldukça kâfirlerin tuzakları kendilerine zarar veremez.
“..Eğer sabreder ve Allah’tan korkarsanız, onların hilesi size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.” (Ali İmran 120)
“Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah’adır. Artık O size yaptıklarınızı bildirecektir.” (Maide 105)
3-Allah’a hiçbir kimse zarar veremez:
“İnkâra koşuşanlar sana kaygı vermesin. Çünkü onlar Allah’a hiçbir zarar veremezler. Allah onlara ahiretten yana hiçbir nasip bırakmamak istiyor. Onlar için çok elemli bir azap vardır.” (Ali İmran 176)
4-Allah dilemedikçe kimse zarar veremez:
“Gizli konuşmalar şeytandandır. Bu iman edenleri üzmek içindir. Oysa şeytan, Allah’ın izni olmadıkça mü’minlere hiçbir zarar veremez. Mü’minler Allah’a dayanıp güvensinler.” (Mücadele 10)
5-Zarar veren de zararı kaldıran da sadece Allah’tır:
“Eğer Allah sana bir zarar dokundurursa, onu yine O’ndan başka giderecek olan yoktur. Eğer sana bir fayda dilerse O’nun keremini geri çevirecek olan hiçbir güç yoktur..” (Yunus 107)
6-Peygamberin de zarar verme veya fayda sağlama gibi bir özelliği yoktur:
“De ki: Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka ne bir zarar verme ne de bir fayda sağlama gücüne sahibim.” (Yunus 49)
7-Allah’ın dışındaki evliyaların da zarar verme veya fayda sağlama gibi özellikleri yoktur:
“De ki: Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? De ki: Allah’tır. O halde O’nu bırakıp da bizzat kendilerine fayda sağlama ya da zarar verme gücününe sahip olmayan dostlar mı edindiniz? De ki: Körle gören bir olur mu hiç? ” (Rad 16)
8-Mutlak zarar ahiretteki zarardır:
“…Kim de inkâr ederse onu az bir süre geçindirir sonra onu cehennem azabına zorlarım. Orası varılacak ne kötü yerdir.” (Bakara 126)
9-Ahiret günü kimsenin kimseye fayda sağlamaya veya zarar vermeye gücü yetmeyecektir:
“Bugün birinizin diğerinize bir fayda sağlamaya veya bir zarar vermeye gücünüz yetmez…”(Sebe 42)
Ed-Dâr ve En-Nâfi esmasının bize yüklediği görev ve sorumluluklar:
1-Zararın ve faydanın bütün yetkilerinin Rabbimizin elinde olduğunu bilmeliyiz. Buna bütün kalbiyle iman etmesi, Müslümana güç ve cesaret verir. Rabbimiz bize,“Başınıza gelecek zararları veya elde edeceğiniz menfaatleri düşünün.” diye bir görev vermemiştir. Bize düşen, İslam’ı yaşamak ve ayakta tutmak için çalışmaktır. Sabretmek ve takva ehli olmaktır. Bu yolda bize ulaşan menfaatler Allah’tandır, zararlar yine O’ndandır.
2-Kâfirler başlarına bir sıkıntı gelince bütün güçleri ve samimiyetleriyle Allah’a yalvarırlar. Rahata kavuşunca ise eski şirklerine geri döner ve Allah’ı unuturlar. Bizim Rabbimize imanımız ve duamız müşriklerde olduğu gibi pazarlıklı olmamalıdır.
“Denizde başınıza bir musibet geldiğinde O’ndan başka bütün yalvardıklarınız kaybolup gider. O sizi kurtarıp karaya çıkardığında yine eski halinize dönersiniz. Zaten insanoğlu nankördür.” (isra 67)
3- Başlarına bir sıkıntı geldiğinde ise mü‟minler sabreder, Allah’a tevekkül ederler.
“…Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabrederler. işte doğru olanlar bu vasıfları taşıyanlardır. Muttakiler de ancak onlardır.” (Bakara 177)
4-Dinimize ne kadar bağlıysak sıkıntı ve dertlerimiz de o oranda fazla olacaktır. Sıkıntımızın fazla olması, Allah’ın bize değer vermesinden dolayıdır. Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“İnsanlar içerisinde en Şiddetli sıkıntılarla karşılaşanlar, peygamberlerdir. Sonra da derecelerine göre diğer insanlar gelir. Kişi dinine bağlılığına göre sıkıntıyla karşılaşır. Dinine bağlılığı kuvvetli ise sıkıntısı da şiddetli olur. Dinine bağlılığı zayıf ise sıkıntısı da az ve hafif olur. Günahsız bir şekilde dünyadan ayrılıncaya kadar sıkıntı ve musibetler, mü‟min kulun yakasını bırakmaz.” 398
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:“Mü‟minin durumu, ekine benzer. Rüzgârlar onu bir o tarafa, bir bu tarafa eğer, doğrultur, bazen yere yatırır. Nihayet ona ölüm gelir. Kâfirin durunu ise, “ladin” ağacına benzer. Ona hiçbir Ģey isabet edip onu eğemez. Sonunda o bir defa da kökünden kopar, mahvolur gider.” 399
Dârr: “Dilerse kullarına zarar veren.” “Zarar verici şeyleri yaratan.” Nâfi’: “Dilediği kullarına fayda veren.” “...Rahmân (olan Allah), bana bir zarar dileyecek olsa, onların şefaati bana bir fayda vermez, beni kurtaramazlar.” (Yâsin Sûresi, 36/23)Bu iki isim, hayır ve şerrin Allah’tan olduğunu, yani her ikisinin de Allah tarafından yaratıldığını ders verirler. Bilindiği gibi hayır ve şer, ‘fiilin sıfatıyla’ ilgilidir. Yani, bir iş rızaya uygun ise ‘hayır’, değilse ‘şer’ ismini alır. Her iki halde de fiili yaratan Allah’tır. Yazma fiilini düşünelim: Beyni, düşünecek şekilde programlayan, eli de kalem tutmaya müsait şekilde yaratan Allah’tır. Bir kimse, faydalı şeyler yazıyorsa bu yazma fiili hayır olur, zararlı şeyler yazmak ise şerdir. Her iki halde de ‘yazma’ fiilini Allah yaratır. Cenâb-ı Hak, kullarının eliyle, diğer kullarına zarar ve menfaat verdiği gibi, bazı isimlerini doğrudan tecelli ettirmekle de onları faydalandırır yahut zarara uğratır. Dolu ile harap olan ekinler Dârr isminin bir tecellisi olduğu gibi, yağmurla yeşeren çimenler de Nâfi’ isminden bir tecelli taşırlar. Allah, sıhhat ve bereketle kullarında Nâfi’ ismini tecelli ettirdiği gibi, hastalık ve kıtlıkla da onları zarara uğratabilir ve Dârr ismini tecelli ettirir. Allah, insanları Cennete teşvik etmekle, onlarda Nâfi’ ismini tecelli ettirmek ister. Ancak, nefis ve şeytana uyarak şer yolunu tutanları da zarara uğratarak, Dârr isminin tecellisine mazhar kılar. Bazen de sevgili kullarını bir takım zararlara uğratmakla imtihan eder. O bahtiyar kullar Dârr isminin bu tecellilerini rıza ile karşılamakla, Nâfi’ isminden daha fazla feyiz alma şerefine ererler.
Zararlı kişileri uzaklaştırmak için zikredilen Ed Darr Esmaül Hüsnasının faydalarıKötülüklerden korunmak için zikredilen El Mani Esmaül Hüsnasının faziletleri
El Muğni Esmaül Hüsnasının faziletleri
Esmaül Hüsna! El Muğni zikrinin faydaları...
Küsleri barıştırmak için zikredilen Ya Cami Esmaül Hüsnasının faziletler
Eşlerin arasının iyi olması için zikredilen El Muksit Esmaül Hüsnasının faziletleri
Zül Celali Vel İkram Esmaül Hüsnasını faziletleri
Mâlik’ül-Mülk Esmaül Hüsnasının faziletleri ve faydaları
Esmaül Hüsnadan Ya Zel Celali Vel İkram ismi şerifinin fazileti nedir?
ESMAÜL HÜSNA HAKKINDA GENEL BİLGİLER İÇİN TIKLAYINIZ...
Mâlik-ül Mülk esması, Esmaül Hüsna
Esmaül Hüsnadan Er Rauf isminin faziletleri
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.