Dolar (USD)
34.24
Euro (EUR)
37.20
Gram Altın
2989.82
BIST 100
8793.61
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Abdullah Öcalan'ın Nevruz mektubu

Abdullah Öcalan'ın Newroz mesajı Diyarbakır'da okunuyor
Abdullah Öcalan'ın Nevruz mektubu
21 Mart 2014 14:40:00
Abdullah Öcalan'ın Newroz mesajı Diyarbakır'da okunuyor

Özgürlüğe gönül vermiş tüm halkları selamlıyorum. Sizleri kalpten gönülden selamlarımı gönderiyor ve yeniden merhaba diyorum. Sırrı Süreyya Önder: Bütün nefret söylemlerine bütün faşist egolara karşı duran Türkiye halkları Merhaba. Lice'den, Okmeydanı'ndaki Berkin'e kadar faşist saldırılarda hayatını kaybeden bütün yoldaşlara selam olsun. Ben de sizlere Kürt halk önderi Öcalan'ın Newroz dolayısıyla mesajını okuyacağım. Yüreği Newroz ateşiyle barış ve özgürlük ateşiyle tutuşan bütün halklar Merhaba. Medeniyetler beşiği olan Mezopotamya'da Newroz'u bir barış ve demokrasi şenliğine dönüştüren halkımı selamlıyorum. Sizin şahsınızda halkımın bütün kadınlarına ve çocuklarına selamlarımı gönderiyorum. Sesimize kulak veren herkesi, bütün Türkiye'yi asırların dayanışma ruhuyla bir arada olmaya çağırıyorum. Kardeş Ortadoğu ve Asya halklarının da bayramını kutluyorum. Hepinize ama hepinize yürek dolusu selamlarımı gönderiyorum. Bizler gencecik fidanları canları aşkları emekleri kül eden savaş ateşini yine böyle bir günde geçtiğimiz Newroz'da söndürmüş ve barış için büyük bir dirilişin temelini atmıştık. Önümüzde en yapıcı şekilde cevap bekleyen şey birbirini tekrarlayan darbelerle mi yoksa tam ve radikal bir demokrasiyle mi yola devam edeceğiz? Soru budur. Türk - Kürt ilişkileri en derin reformlardan geçerek komplocu ve darbeci mekanizmaları parçalayarak şekillenecektir. Şu ana kadar yürütülen bir diyalog süreciydi ve önemliydi. Bu süreçte iki taraf da birbirlerinin iyi niyetini, geçerliliğini, yeterliliğini test etmiştir. Bu test sürecinde Hükümetin tek taraflı yürütme, uzatma ve bekletme siyasetine rağmen iki taraf da başarıyla çıkmıştır. Gelgelim diyalog süreçlerinin kendisi asla gerçek bir barış için yeterli güvence oluşturamazlar. Gelinen noktada müzakere zemini için artık yasal bir çerçeve oluşumu zorunlu hale gelmiştir. Sevgili halkımız, barış savaştan daha zordur. Direnirken korkmadık barıştan da korkmayacağız. Bizim direnişimiz halklara karşı değil ezen, yok eden hegamonik düzenlere karşı olmuştur. Dolayısıyla barışımız da hükümetlere karşı değil Anadolu, Kürdistan ve bütün Mezopotamya halklarına yöneliktir. Hükümet de buna ciddiyetle eğilmek zorundadır. Bizim barış yürüyüşümüz Oslo'dan Gever'e, KCK operasyonlarına kadar pek çok saldırıya maruz kalmıştır. İşte bütün bu oyunları bozan ve uluslararası gladyo hareketlerini boşa çıkartacak olan sizlersiniz. Türlü biçimlere bürünerek karşımıza çıkan komplolara karşı yeterli dikkati göstermek hepimizin sorumluluğudur. Sorumlu bir dil pek çok psikolojik harekatı boşa çıkaracağı gibi büyük barışımızı inşa edecektir. Bu barış bütün toplumlarda Rojava'da demokratik çözümlerde karşılık bulacaktır. Hareketimiz bir gençlik hareketi olarak başlamış ve hep genç kalmıştır. Umudun tükenmeye yüz tuttuğu her yerde ve her zaman eşsiz, emsalsiz iradeleriyle hayatını, sağlığını ve gençliğini veren bütün yoldaşlarımız en temel dayanağımız olacaklardır. Irkçı, ayrımcı ve kan kokan söylemlere karşı bin yıllık kardeşliğiyle Türkiye halkları en büyük cevaplar olacaktır. Herkesin kendisini özgür hissedeceğiz bir Türkiye umuduyla ve en devrimci duygularımla hepinizi selamlıyorum. Kendini çağına ve insanlığa karşı sorumlu sayan herkesi büyük barışımızın yapı taşı olmaya çağırıyorum. Selam olsun halkların kardeşliği için sorumluluk üstlenenlere.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin
Masrafsız Bankacılık
Görüntülü Görüşme