ABD''nin şeytani planı! Masumları kimyasal silahla vur, bölgeye yerleş
Aralık 2006’da Kurban Bayramı sabahı Saddam’ı asan ABD, 2018 Nisan ayının Miraç kandiline denk gelen gecesinde ise Suriye’yi vurmuştu. Suriye'de yapılan onca katliama ses çıkarmayan ABD, Esed'in "kimyasal silah kullandığı" gerekçesiyle birden öfkelenmişti. Ancak saldırının sabahı görüldü ki, ABD Suriye'ye yağdırdığı füzeler Esed'e en efak bir zarar vermemişti. Üstelik Suriye'de kimyasal silah saldırısının ABD'nin casusları tarafından düzenlendiği de ortaya çıktı. ABD ise bu saldırıyı savaş gemilerini Akdeniz'de konuşlandırmanın bahanesi olarak kullanmıştı. Bugünlerde ABD yine Esed'in "kimyasal silah" kullancağı iddialırını dile getiriyor. Esed'in gerçekten de sık sık kimyasal silah kullandığı bilinmesine karşın, ABD'nin asıl derdinin kimyasal silah değil, bu bahane ile Suriye ve Akdeniz'de bulunan güçlerini artırma peşinde olduğu değerlendiriliyor. Kimyasal silahı Esed'in mi ABD'nin mi kullanacağı ise henüz kesinleşmiş değil.
YİNE AYNI SENARYO
ABD'nin Suriye özel temsilcisi Jim Jeffrey, Suriye hükümetine bağlı güçlerin İdlib'de 'kimyasal silah kullanmaya hazırlandıklarına dair birçok kanıt olduğunu' söyledi. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Jeffrey, "Bu uyarıları yapmak için çok sağlam dayanağımız olduğundan kesinlikle eminim" dedi.
İRAN VE RUSYA ABD'Yİ SUÇLADI
İran ve Rusya, olası İdlib operasyonu öncesi bazı silahlı örgütlerin, Batı'nın Suriye hükümetine karşı harekete geçmesini sağlamak adına kimyasal saldırı düzenleyip suçu da Şam yönetiminin üstüne atabileceği yönündeki kaygılarını dile getiriyordu.
"Kimyasal silahların hazırlandığına dair çok sayıda kanıt var" diyen Jeffrey, Rusya ve Suriye'ye bağlı birliklerin İdlib'e yönelik herhangi bir operasyonunun ve kimyasal silah kullanımının Türkiye'nin güneydoğusuna veya Suriye'de Türkiye'nin kontrolündeki bölgelere mülteci akınına neden olacağını söyledi.
Jeffrey, 17 Ağustos'ta Suriye'deki siyasi geçiş sürecine ilişkin görüşmeleri takip etmesi için ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun Suriye özel danışmanlığı görevine atanmıştı.
İdlib'deki durum için "çok tehlikeli" ifadesini kullanan Jeffrey, bölgede bazı muhalif grupları destekleyen Türkiye'nin Suriye hükümetinin topyekün saldırısını önlemeye çalıştığını belirtti.
Jeffrey, "İdlib hikayesinin son bölümünün henüz yazılmadığını düşünüyorum. Türkler bir çıkış yolu bulmaya çalışıyor. Türkler olası bir saldırıya karşı büyük bir direniş gösterdi" dedi.
ABD'nin Suriye özel temsilcisi ayrıca, DAEŞ ve diğer radikal örgütlerin saf dışı bırakılması için ABD'nin İdlib'de 'faal olma' taleplerini defalarca ilettiklerini söyledi.
Bu faaliyetin ABD hava saldırılarını da içerip içermediği yönündeki bir soruya Jeffrey "O da bir yol olabilir" yanıtını verdi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.