80 yaşında ilçedeki tek saat ustası, 30 yıldır kurmalı mekanizmayla çalışan saatlerin tamirini yapıyor
Saat tamircisi İsmet Balcı, AA muhabirine, 50 yaşına kadar farklı mesleklerde çalıştıktan sonra saat tamiri yapan arkadaşlarının yardımı, kendisinin de ilgisiyle saat tamiri ve bakımını öğrenmeye başladığını anlattı.
Bir süre sonra ilçe merkezindeki iş yerini açan Balcı, zaman içerisinde mesleğinin inceliklerini de öğrenmesiyle sabahtan akşama kadar duvar, köstekli saat, masa, kol ve cep saatlerini tamir etmeye devam ettiğini belirtti.
İlerleyen yaşına rağmen mesleğini severek sürdürdüğünü dile getiren ve kurmalı ve köstekli mekanizmaya sahip saatlerin tamir ettiğini belirten Balcı, "Eskiden dolmuşçuluk yaparak çalışma hayatına başladık. Dolmuşta sırayla kalkmak yoktu, vatandaş kimi tercih ederse onun aracıyla giderdi. Sıra olmayınca haftada bir kez gitsem de yine de minibüsü doldurup gidemedim. Öyle olunca da dolmuşçuluğu bıraktım. Köyde ahırda hayvanlarım vardı bir dönem onlarla ilgilendim. Boş kaldığım zamanlarda ilçe merkezine gelip saatçiliği öğrendim. Saat tamirciliğini Sürmene ilçesindeki saat tamircisi arkadaşlardan bakarak iyi şekilde öğrendim." diye konuştu.
Balcı, saat tamirciliğine başladığından bu yana aynı yerde, 3 metrekarelik dükkanda olduğuna değinerek, "Bu dükkan belediyenin. Ben de 30 yıldır kiracısıyım. Saat tamircisi olarak Köprübaşı'nda tek benim, başkası yoktur." dedi.
Her marka ve modeldeki saati tamir edebileceğini anlatan Balcı, şöyle devam etti:
"Bazı saatler var parçası olmuyor. Özellikle Çin saatlerinin parçası bulunmuyor. Diğer saatlerin parçasını Trabzon merkezden alıp tamir ediyorum. Çok değerli saatler var. Bu aralar pek gelmiyor ama gelse bende yedek parçaları var. Kurmalı saatler Avrupa'nın iyi saatlerinin parçaları var. Şimdilerde kimse kullanmıyor kaliteli saatleri. Hep pilli saatleri kullanıyorlar, işi bitince de atıyorlar. Değerli saatleri eskiden kullanılıyordu, artık pek kullanan yok."
Cep telefonlarının yaygınlaşmasının ardından kol saatlerine olan ilginin azaldığına işaret eden Balcı, kaliteli saati anlamak için cihazın içini açmak gerektiğini aktardı.
-"Benden sonra yapacak kimse yok"
Balcı, saatçiliğin zor bir meslek olduğuna da değinerek, "Ben 80 yaşındayım. Bu işi de ölene kadar burada yapacağım, bir yere de gitmeyi düşünmüyorum. Bu iş zor iştir bunu öyle herkes yapamaz. Saate pil takmakla olmaz. Kardeşimin çocuğuna öğreteyim dedim, 'Ben imam hatip okuyacağım' dedi. Ben öldüğümde malzemem kalacak ayazda. Benden sonra yapacak kimse yok, ilçede saat tamirciliği bitecek." ifadelerini kullandı.
İsmet Balcı'ya saatini getirerek tamir ettiren Bilal Uzuntaş ise, "Köprübaşı'ndaki tek saat tamiri ustası İsmet amca, bizim minibüsçülüğümüzü de yapardı. Sonra da 30 yıldır burada eski tip saat tamirciliği yapıyor. Ben de saatimi tamir ettirdim. Hem ustadan hem de işçiliğinden çok memnunuz." şeklinde konuştu.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.