Varank: Türkiye bölgesel bir teknoloji merkezi olma potansiyeline sahip
ABD'nin Türkiye'nin ihracatında ikinci sırada yer aldığına ve en büyük ikinci yatırımcı olduğuna, mevcut ivmenin kararlılıkla sürdürülmesi halinde ikili ticaret hacminin kısa sürede 100 milyar dolara ulaşacağına işaret eden Varank, bu bağlamda iş çevrelerinin özellikle ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesinde ve iş fırsatlarının keşfedilmesinde önemli bir rol oynayabileceğini ifade etti.
Varank, son 20 yılda Türkiye'ye 250 milyar dolardan fazla doğrudan yabancı yatırım çekildiğini belirterek, birçok uluslararası şirketin araştırma, tasarım, üretim, ihracat ve lojistik merkezi olarak Türkiye'yi tercih ettiğini anlattı.
Start-up'ların yükselişinin, doğrudan yabancı yatırımın önemli bir kaynağı olarak dikkate değer sonuçlar doğurduğunu vurgulayan Varank, "Türkiye, ABD'li şirketler için bölgesel bir teknoloji merkezi olma potansiyeline sahip." dedi.
‘Türkiye dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girecek’
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu da Türkiye'nin dayanıklı ve hızlı büyüyen bir ekonomiye, yatırımcı dostu bir iş ortamına sahip olduğunu ve ülkenin derin, rekabetçi ve yetkin bir yetenek havuzu sunduğunu vurguladı.
Türkiye'nin ekonomik kalkınmasının son 20 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde hız kazandığına dikkati çeken Dağlıoğlu, "Türkiye şimdiden çok uluslu şirketlerin AR-GE, mühendislik, tasarım, lojistik, yönetim ve üretim faaliyetleri için bölgesel bir merkez haline geldi." diye konuştu.
Dağlıoğlu, Türkiye'nin ikinci yüzyılına girdiğini ve bunu "Türkiye Yüzyılı" olarak adlandırdıklarını belirterek, Türkiye'nin hedeflerine ulaşacağını, ülkenin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına gireceğini ve küresel ekonomik güç olarak konumlanacağını ifade etti.
‘Türkiye, çeşitli bölgeler arasında kritik bir köprü’
Citi Kamu Sektörü Global Başkanı Julie Monaco da Türkiye'nin genç ve yüksek vasıflı iş gücü, coğrafi konumu ve büyük iç piyasasıyla küresel ekonomi için önemli bir pazar olduğuna dikkati çekerek, bu nedenle birçok çok uluslu şirketin Türkiye'yi yönetim ve ihracat üretimi için bir merkez olarak seçtiğini ifade etti.
Jeopolitik konumu, Avrupa ve Asya'nın kavşağında yer alan stratejik konumu ve Karadeniz'e, Akdeniz'e, Orta Doğu'ya erişimi nedeniyle Türkiye'nin çeşitli bölgeler arasında kritik bir köprü olduğunu dile getiren Monaco, küresel ticaretin yaklaşık yüzde 40'ının Türkiye'ye 4 saatlik direkt uçuşla gerçekleştiğini anlattı.
Monaco, bu stratejik konumun bölgede genişlemek isteyen şirketler için cazip olduğunu belirterek "Citi, hızla değişen ve belirsiz bir dönemde, zorlukları yeni fırsatlara dönüştürmek için Türkiye'nin önemli bir bölgesel merkez olma yolundaki adımlarını desteklemeye istekli." diye konuştu.
Türkiye’yi bölgesel merkez haline getirme hedefi
AmCham Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu da ABD şirketleri olarak en güçlü olanaklarından birinin uluslararası yetenekleri geliştirmek olduğunu, Türkiye'de dünya çapında yeteneklerin geliştirilmesi konusunu bir öncelik olarak belirlediklerini anlattı.
Turnaoğlu, Global Turks par Excellence projesinin sadece dünya çapında başarılı olan 1000 Türk lideri belirlemekle kalmadığını, aynı zamanda uluslararası alanda tüm kurumların örnek olarak kullanabileceği bir yetenek haritası da ortaya koyduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin, coğrafi, kültürel ve en önemlisi yetenek avantajlarıyla çok uluslu şirketler için daha büyük bir bölgesel merkez olma potansiyeline sahip bulunduğunu vurgulayan Turnaoğlu, "Küresel yeteneklerimizi de bünyemize katarak Türkiye'ye daha fazla yatırım çekebilir ve daha bağlantılı bir bölgesel merkez haline gelebiliriz." diye konuştu.
AmCham Türkiye işbirliğinde yürütülen Global Turks par Excellence Projesi, P&G, Meta, Citi, Microsoft ve Uluslararası Yatırımcılar Derneği'nin (YASED) başını çektiği 20 uluslararası şirketin sponsorluğunda hayata geçirildi.
Türkiye'de Heidrick & Struggles'ın kurucusu Ayşegül Dicle Aydın'ın tasarladığı ve yönettiği proje, küresel ölçekte kendini kanıtlamış 60 ülkedeki 1000 Türk'ün elde ettiği başarının hangi bilgi-beceri ve yetenekler kapsamında gerçekleştiğini ve "21. Yüzyılın Lider Türk"ünü yaratmak için hangi yetkinliklere odaklanılması gerektiğini ortaya koyuyor.
Avrupa, ABD, Asya Pasifik, Orta Doğu ve Afrika'yı kapsayan ve 2021 yılında başlatılan Global Turks par Excellence araştırması için 5 kıtada ve 60 ülkede başarılı Türk profesyonellere ulaşmak için yaklaşık 2 yıl harcandı ve özellikle ülkeler arası rollerle başarısını kanıtlamış isimlerden 1000 anket katılımcısı seçildi. Her bir katılımcıdan 400 veri toplandı, veriler Londra'da analiz edildi ve çok kapsamlı bir bulgu seti ile sonuçlandırıldı.
Araştırma sonuçları: Türk profesyoneller çalışkan ve sonuç odaklı
Araştırmaya dahil edilen uzmanlık alanları arasında tüketim, perakende, oyun, konaklama, teknoloji, üretim, finansal hizmetler, sağlık, yaşam bilimleri, genetik, biyoteknoloji, endüstriyel alanlar, sosyal etki, girişimcilik, yapay zeka ve daha birçok iş kolu yer alıyor.
Küresel çapta başarılı Türklerin yüzde 46'sı 45-54 yaş aralığında yer alırken, bulgular 35-44 yaş aralığındaki genç neslin etkileyici şekilde ilerleme kaydettiğine işaret ediyor. Erkeklere kıyasla iki kat daha yüksek eğitim derecesine sahip genç Türk kadın profesyonellerin başarısı, çalışmada öne çıkan bulgular arasında yer alıyor.
Araştırma bulguları, Türk profesyonellerin çalışkan, özverili ve sonuç odaklı olduğunu gösteriyor. Düşünce hızı, belirsizlikle başa çıkma ve esneklik, Türk liderleri uluslararası akranlarına kıyasla öne çıkaran en önemli özellikler arasında sıralanıyor.
Bu özellikleri yüksek enerji, güçlü öz motivasyon ve gurur duygusu takip ederken, öğrenmeye açıklık bir diğer ana başarı kriteri olarak öne çıkıyor. Ayrıca Türk liderler, global çapta liderlikte iddialı, ilham verme ve etkilemede etkin, karmaşıklığı yönetmede tecrübeli, sonuç odaklı ve çevik bir kafa yapısına sahip bulunuyor.
Ankete katılan 45 yaş altı katılımcıların yüzde 70'i halihazırda bölgesel veya küresel kurumsal rollerde çalışırken, yüzde 26'sının dünya çapında 20 yılı aşkın süredir iş deneyimine sahip olması, Türkiye'nin yararlanabileceği önemli bir potansiyele işaret ediyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.