Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan beklentiler…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan beklentiler…

Her siyasi parti her seçim döneminde olduğu gibi 2023 yılında yapılan genel seçimlerde de pek çok vaatlerde bulundu. Halk, parti genel başkanlarının vermiş oldukları sözlere baktı, sandıkta tercihini birinden yana kullandı. Siyasi partilerden en çok ikna edici olan, toplum nezdinde en yüksek karşılık bulan parti seçimleri kazandı ve Cumhurbaşkanı oldu.

41 yaşındayım. Yaşımın el verdiği ölçüde, takip edebildiğim veya tanıklık edebildiğim kadarıyla verdiği vaatler, yaptığı icraatlar ve hizmetler sayesinde en çok seçim kazandıran dönem 2023 yılı oldu. Sosyolojik ve siyasal bir analiz yaptığımda, siyasi partiler için verdiği sözleri yerine getiren, toplumun yaşam standartlarına/kalitesine hizmet edecek politikalar üreten ve ürettiği politikaları iktidara gelince gerçekleştiren partiler/liderler toplum nezdinde güvenilirliği daha çok artıyor ve daha çok kabul görüyor. Seçimi kazanması da daha kolay oluyor.

Objektif bir şekilde bakınca sözleşmelilerin kadroya alınması, afetlerle mücadele, gençlere ve işsizliğe yönelik vaatler Erdoğan’ın seçimi kazanmasında etkili oldu ise, emeklilerin taleplerinin görmezden gelinmesi de az daha seçimi kaybettirecekti. Siyasi partiler ve liderler, toplumu iyi analiz etmek ve toplumun beklentilerine ciddi kulak vermeleri gerekiyor.

Bunları ne için yazdım ne için söyledim az buçuk tahmin etmişsinizdir. Evet, öyle görünüyor ki yakın bir zamanda seçimler yapılacak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan yeniden aday olacak. Şayet Sayın Erdoğan seçimleri tekrar kazanmak istiyor ise, çok ciddi vaatlerle meydanlara çıkması gerekiyor. Toplumun beklentileri yüksek ve bu beklentileri iyi okuyan, iyi analiz eden, beklentilere karşılık veren aday kuşkusuz seçimi kazanan taraf olacak.

Erdoğan yerinde olmak istemezdim, gerçekten çok büyük bir fedakarlık ve riskler alıyor. Elini taşın altına sokuyor. Ateşten çember olmuş etrafımızda Türkiye’yi yönetiyor ve bunu başarılı bir şekilde yapıyor. Ama hani söylem öyle icap eder ya, Erdoğan’ın yerinde olsaydım diye… Asla o sorumluluğu kaldıramazdım; her babayiğidin harcı değil ama Erdoğan’ın yerinde olsam sadece şu iki politika bile seçimi yeniden kazanmama yeterli oldurdu diye düşünüyorum.

Birincisi; kadınlar…
İkincisi; memurlar…

Kadınlar; malum, bir yandan ev işleri, bir yandan çocuklar, bir yandan yoğun çalışma koşulları derken çok yoruluyor ve yıpranıyorlar. Ülkemizde pek çok ailenin boşanma nedeni içerisinde eşler arasında yaşanan anlaşmazlıklar var. Yoğun çalışan kadınlar eve gergin ve stresli gittiklerinde, evde de kendilerini idare edebilecek, yardımcı olabilecek bir eş göremeyince haliyle iş tartışmalara, kavgalara ve şiddetli geçimsizliğe ve nihayetinde boşanmalara kadar gidebiliyor. Sayın Erdoğan, kadın çalışanlar için iyileştirici yeni politikalar üretirse eminim oy potansiyeli artar. Örneğin kadın çalışanlar için haftalık çalışma saatlerini azaltabilir. Yıllık izin, mazeret ve doğum izin günlerini arttırabilir. Ek ödemeler çıkartabilir. Günlük işe başlama ve işten ayrılma saatlerinde değişiklikler yapılabilir vs. Pek çok aile bu ferahlığı aile içerisinde hissedeceği için eminim oyunu Sayın Erdoğan’dan yana kullanacaktır.

Ve tabii ki memurlar. Hiçbir meslek grubunu ayırmadan tüm meslek grupları için söylüyorum; gerçekten çok yoğun çalışıyorlar. İş stresi, yorgunluk, ekonomi kaygılar, iş yoğunluğu derken ya eve iş yükü taşıyorlar ya da evlerine stresli, gergin ve yorgun bir şekilde gidiyorlar. Ailelerine, eş ve çocuklarına vakit ayırmakta eksik kalıyorlar. Bu da haliyle beraberinde başka aile içi sorunların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Diğer Avrupa ülkelerinde durum nedir bilmiyorum açıkçası, ama haftalık 40 saat çalışmak gerçekten de çok fazla. Örneğin saat 8’deki işe yetişmek isteyen memurun sabah saat 5 buçuk veya 6’da uyanması gerekiyor. Çocuğunu okula hazırlamak, kahvaltısını yaptırmak, servise yetiştirmek, işe gitmek derken saat 8’deki işine anca yetişebiliyor.

Keza akşam iş çıkışı da aynı. Saat 17’de çıkan bir memur takriben saat 19 gibi evine varabiliyor. Akşam için yapılan market alışverişi, yolda geçen zaman, çocukları kurstan veya okuldan almak derken yaklaşık 1-2 saatlik zaman sonrasında 19 civarı eve varabiliyor. Sayın Erdoğan’ın sabah 8 yerine 9’da işe başlama veya 17 yerine 16’da işi bitirme gibi bir kolaylık sağlaması ya da esnek çalışmaya yönelik yeni vaatler vermesi eminim ki oy oranını arttırır. Gerçekten bu halk Erdoğan’a güveniyor ve seviyor. Milletine olan sevgisi alenen olan Erdoğan’dan da bu konularda vaatler bekliyor. Seçimler yaklaştıkça Sayın Erdoğan bu konularını gündemine alır mı bilemiyorum ama halkın bu yönde beklentisi olduğu kesin. Umarım halkın da Erdoğan’ın da yüzü güler.