SÜLEYMAN BAŞ
Mısır’ın seçimle başa gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, 2 bin 357 gündür tek kişilik zindanda gördüğü ağır işkencelerin ardından dün mahkeme salonunda şehit oldu. 2011 yılındaki halk devriminin ardından demokratik yollarla göreve gelen Mursi, darbeci Sisi ve avarelerinin "casusluk" suçlamasıyla yargılandığı mahkemede hakka yürüdü. Mısır devlet televizyonunda, "Muhammed Mursi'nin iyi huylu bir tümörü bulunduğu, sürekli tıbbi gözetim altında olduğu ve ölümünün kalp krizinden kaynaklandığı" iddia edilse de ölüm nedeni henüz netlik kazanmadı.
Sisi ülkede alarm ilan etti
Mısır İçişleri Bakanlığı darbe ile başa gelen Abdulfettah es-Sisi’nin talimatıyla, ülkede alarm durumu ilan etti. Subay ve emniyet görevlilerinin izinlerini de iptal eden bakanlık, kamu ve özel kuruluşlar ile kiliseler ve otellere yönelik güvenlik önlemlerini artırdı. Bakanlık ayrıca, yollarda sıkı emniyet tedbirlerinin alınması, meydanlardaki güvenlik görevlilerinin artırılması talimatını verdi.
Ailesi dışındakilere izin verilmedi
Foto altı: Muhammed Mursi'nin defnedildiği mezarlığın girişinde sabah saatlerinde polis araçları bekliyordu.
Mursi'nin cenazesi Kahire'nin doğusunda, Medinet'un Nasr semtindeki Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) mürşitlerinin defnedildiği kabristanlıkta toprağa verildi. Defin işlemlerine ailesi katıldı, vatandaşların katılmasına ise izin verilmedi. Mursi'nin cenazesine ailesinden yalnızca iki kişinin gelmesine izin verilirken, avukatı Abdulmunim Abdulmaksud da hazır bulundu.
Muhaliflerden taziye mesajları
Mursi'nin, mahkeme salonunda hayatını kaybetmesine ilişkin Başta Türkiye olmak üzere farklı ülkelerden taziye mesajları geldi. Ürdün, Kuveyt, Libya, Tunus, Fas, Cezayir ve Filistin taziye mesajları yayımladı. Mursi'nin cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine muhalefet eden ve daha sonra Abdulfettah es-Sisi karşısında 2014 yılında cumhurbaşkanlığına aday olan Hamdin Sabbahi, sosyal medya üzerinden yayınladığı taziye mesajında, "Allah'tan geldik ve Allah'a dönüyoruz. Muhammed Mursi'nin ölümünü büyük ve derin bir üzüntüyle karşıladım. Allah'tan geniş rahmetiyle onu geniş cennetinde karşılamasını, iyiliklerini kabul etmesini, yanlışlarını görmezden gelmesini ve sevdiklerine sabır vermesini niyaz ediyorum" ifadelerine yer verdi.
Filistinliler Aksa'da toplandı
Filistinli Müslümanlar, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa'da bir araya geldi. Müslümanlar, yatsı namazından sonra yaşamını yitiren Mursi için gıyabi cenaze namazı kıldı. Müslümanlar, yatsı namazı sonrası yapılan duada Mursi'ye, Allah'tan rahmet ve Mısırlı mazlumlara selamet diledi.
İhvan: Mursi’nin ölümü cinayet
Müslüman Kardeşler, kalp krizi geçirdiği öne sürülen Mursi’nin ölümü için “bu bir cinayettir” açıklaması yaptı. İhvan’ın internet sitesinde, Mursi’nin cesedine otopsi yapılması için uluslararası bir komisyon kurulması ve dünya çapında destekçilerini Mısır büyükelçilik ve konsoloslukları önünde eylem yapması çağrısında bulundu. Açıklamada, "Mursi çok ağır şartlarda hücre hapsine tutularak, tedavi hakkı gibi en sıradan haklardan dahi mahrum edilerek ölüme terk edildi. Ölümünden Mısır yönetimi sorumludur" ifadelerine yer verildi.
Hamas, çıkarıldığı mahkemede hayatını kaybeden Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için başsağlığı diledi. Hamas, “Mursi, Filistin davası da başta olmak üzere, Mısır ve halkı için uzun mücadelelerde bulundu” açıklamalarında bulundu.
Ölmedi, öldürüldü
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği, Mursi için "Ölmedi, yavaş yavaş öldürüldü" değerlendirmesinde bulundu.
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani de büyük üzüntü duyduklarını belirterek "Eski Cumhurbaşkanı Dr. Muhammed Mursi'nin ani ölüm haberini son derece üzüntüyle karşıladık. Ailesi ve kardeş Mısır halkına başsağlığı diliyoruz. Allah'tan geldik, Allah'a döneceğiz" ifadesini kullandı.
Dünya Müslüman Alimler Birliğinin eski başkanı Yusuf el-Karadavi de Mursi'nin vefatı dolayısıyla taziye mesajı yayımladı. Karadavi, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında Mursi'yi "halkın hür iradesiyle seçilen ilk cumhurbaşkanı" şeklinde nitelendirdi. "Mursi, sabrederek ve maruz kaldığı sıkıntıların karşılığını Allah'tan bekleyerek vefat etti." ifadesini kullanan Karadavi, "Allah'ım onu razı olduğun ve senden razı olan şehit bir kulun olarak kabul et" diye dua etti.
BM ölümü araştırmalı
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyine, Mursi'nin mahkeme salonunda hayatını kaybetmesine ilişkin Mısırlı makamların soruşturulması çağrısı yaptı. HRW'den yapılan açıklamada, "BM İnsan Hakları Konseyi, Mısır'da yaygın kötü muamele ve Mursi'nin de ölümünü içeren büyük çaptaki insan hakları ihlallerine ilişkin bir soruşturma açmalıdır." ifadelerine yer verildi. Uluslararası Af Örgütü de, "saydam ve derinlemesine" bir soruşturma yapılması çağrısında bulundu.
İkiyüzlü Batı sessiz kaldı
Mısır’da demokrasinin rafa kaldırılmasını "darbe" olarak nitelendirmek bir yana "yeni bir fırsat" şeklinde görerek demokrasinin katlini meşrulaştıran ABD ve Avrupa Birliği ise ikiyüzlü politikasını sürdürerek sessizliğe gömüldü. AB ülkeleri Mursi'nin vefatına ilişkin herhangi bir taziye mesajı dahi yayımlamayarak üç maymunu oynadı. Mursi’nin vefatı, sözde demokrasiyi dillerinden düşürmeyen Avrupa’nın ikiyüzlülüğünü bir kez daha gözler önüne serdi.