Yazın sıcak günlerini kapalı ortamlarda rahat geçirebilmek için yoğun olarak klima kullanılıyor. Alışveriş merkezlerinden araçlara kadar hemen her ortamda kullanılan klima serinletmesine serinletiyor ama hastalıklara da sebep olabiliyor. Bunun başını ise halk arasında zatürre olarak bilinen ''pnömoni'' çekiyor.
Klimadan kaynaklanan lejyonella bakterisinin neden olduğu zatürre, özellikle risk gruplarında ölüme varan sonuçlara neden olabiliyor. Ancak yaz aylarında sadece lejyonella bakterisi zatürreye yol açmıyor. Sıcak havadan kaynaklanan viral enfeksiyonlar lejyonella bakterisi kadar ciddi sonuçlara yol açmasa bile zatürreye sebep olabiliyor.
Yaz aylarında görülen zatürrenin nedenlerini, tedavi sürecini ve korunma yollarını Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tıp Fakültesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Berna Eren Kömürcüoğlu TRT Haber’e anlattı.
Ani hava değişimi viral enfeksiyonları artırıyorYaz aylarında görülen zatürre hastalığının kış mevsiminde görülenlerden farklı sebeplere dayandığını söyleyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Kömürcüoğlu, “Yazın gördüğümüz etkenler öncelikle viral enfeksiyonlar… Bir de özellikle iyi temizlenmeyen, içinde enfeksiyon barındıran klimalardan kaynaklı lejyonella bakterisine bağlı pnömoniler görüyoruz” diyor.
Bakteriyel pnömonilerin özellikle kış aylarında, yani soğuk havalarda daha sık görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Kömürcüoğlu, yazın da hava sıcaklığının hızla artması ve sıcaklık değişimlerinin viral enfeksiyonların görülmesini kolaylaştırdığını belirtiyor.
Viral enfeksiyon sebebiyle gelişen zatürrelerde son günlerde hafif bir artışın olduğuna değinen Prof. Dr. Kömürcüoğlu, bunun sebebini de hızlı değişen hava sıcaklıklarından korunamamaya bağlıyor. Koronavirüs semptomlarıyla benzerlik gösteren viral pnömoni hafif ateş ve öksürükle seyrediyor. Genellikle de hafif olarak atlatıyor.
Peki viral pnömoniden korunmanı bir yolu var mı? Prof. Dr. Kömürcüoğlu bu soruya, “Grip aşılarının kış mevsimi başında yapılmasını öneriyoruz. O aşılar viral enfeksiyonların zatürreye dönmesini önlüyorlar. Vücutta hafif gribal enfeksiyonla sınırlı kalıyor. Bir de direncimizi her zaman iyi tutmak önemli. Özellikle kronik hastalığı olanların hava sıcaklıklarının ani değişikliklerine karşı biraz daha dikkat etmeleri gerekiyor” cevabını veriyor.
En büyük etken klimalarLejyonella bakterisinin sebep olduğu zatürre çok daha ağır seyrediyor. Buna sebep olan bakterinin kaynağı ise temizliği ve bakımı yapılmamış klimalar.
İlk defa 1976’da ABD’de bir kongreye katılanlar arasında başlayan hastalık sonucu tespit edilen bu bakterinin tek nedeni klima değil. Lejyonellanın enfekte suların yutulması sonucunda oluşabildiğini de aktaran Prof. Dr. Kömürcüoğlu, sel felaketleri, su baskınları sonrasında da nadiren de olsa hastalığın görülebildiğini anlatıyor.
Prof. Dr. Kömürcüoğlu bu noktada önemli bir uyarıda da bulunuyor:
“Ciddi, ölümcül olabilen bir pnömoni etkeni olduğu için fark edildiği anda erkenden tedavisine başlanması gerekiyor.”Lezyoner pnömoninin belirtileri, kış aylarında görülen zatürreyle benzerlik gösteriyor. Hastalığın yüksek ateş, balgam çıkarma, nefes darlığı gibi belirtileri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kömürcüoğlu, “Ölümcül risk taşıyan bir zatürre yaptığı için daha ağır klinik tabloya yol açıyor. Özellikle yaşlılar, hastalar, immün direnci düşük kişilerde bu durum daha kolay olabiliyor” diyor.
Erken müdahale gerekiyorPeki hangi aşamada sağlık kuruluşlarına müracaat edilmesi gerekiyor? 48 saati geçen yüksek ateş, burun akıntısı, öksürük, balgam çıkarma gibi solunum yolu bulgularının devam etmesi durumunda bir hekime görünmek gerekiyor. Yeniden Prof. Dr. Kömürcüoğlu'na kulak veriyoruz:
“Normalde bildiğimiz gribal enfeksiyonlar kendilerini sınırlayabiliyorlar. Burada devam eden ve ilerleyen semptomlar gözüküyor. Özellikle nefes darlığı hissederlerse doktora başvurmaları gerekiyor.”
Lejyonel pnömononi özel bir antibiyotikle tedavi ediliyor. Viral pnömonilerde ise ağır hastalar dışında çok spesifik ilaçlar kullanılmadığını belirten Prof. Dr. Kömürcüoğlu, “Genel olarak izlem yapıyoruz. Hastayı korumak, metabolik değerlerini düzenli tutmak için destek tedavisini veriyoruz” şeklinde konuşuyor.
Bu hastalıktan korunmak için klimaların rutin bakımlarının aksatılmadan yapılması büyük önem taşıyor. Ayrıca klimalı ortamların düzenli olarak havalandırılması da gerekiyor.