Koray TAŞDEMİR
İHH İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (İNSAMER) Ortadoğu Araştırmacısı Kadriye Sınmaz, Yüzyılın Anlaşması denilen metnin maddelerinin aslında çok yeni şeyler olmadığının altını çizerek “Bunlar fiili olarak şu an mevcut durumda. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olması şeklide bir madde var anlaşmada ve fiili olarak zaten Kudüs İsrail’in işgali altında ve kendi başkenti gibi kullanıyor. Mültecilerin geri dönmeyeceği şeklinde bir madde var. Zaten mevcut durumda mültecilerin geri dönme gibi bir durumları yok” dedi.
İşgal uluslararası alanda meşrulaştırılmak isteniyor
“Peki hal böyleyken Yüzyılın Anlaşması denilen metini önemli kılan ne?” diye soran Sınmaz, “Bu maddelerin hemen hepsi fiili olarak mevcut olsa da uluslararası toplum tarafından bunların hiçbiri meşru görülmüyor. Fakat bu yaşanan bu planla birlikte fiiliyatta gerçekleşen olayların hepsi uluslararası alanda meşruluk zeminine oturtulmaya çalışılıyor. Uluslararası kamuoyu bir oldubittiyle ikna edilmek isteniyor. Bu planın uluslararası alanda nasıl bir karşılık bulacağı zaman içinde ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı. Sınmaz, Filistinlileri ilgilendiren bir mesele konuşulmasına rağmen Filistinlilerinin plana dâhil edilmemiş olması da planın sıkıntılı taraflarından sadece bir tanesi” dedi. Sınmaz, “Olay tamamen Trump ve Netanyahu’nun anlaşması ve birbirlerine ödüller vermesidir. Filistinlerin kaderi tayin edilirken ortada Filistinliler yok. Filistinlilerin isteklerinin dikkate alınmadığı ortada” diye konuştu.