'Yine aynı oyun Yalana doymuyorlar'

Hükümet üzerinden Türkiye'yi her fırsatta karalayan zihniyetin yalan ve iftira kampanyaları bitmek bilmiyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı hakkında mesnetsiz haberler yaparak gündeme gelen Paralel ve Doğan medyası iftar masası yalanından çok daha tehlikeli bir oyun başlattı. PKK'ya yakın siteler ve HDP'liler, "DAEŞ Kobani'ye Türkiye üzerinden saldırdı, halk sokağa çıksın" yalanıyla 6-8 Ekim olaylarını hortlatmaya çalışırken, yalancı medya

ÖZLEM DOĞAN

milat.ozlem@gmail.com

Ülkeyi krize sokmak için hiçbir fırsatı kaçırmayan Aydın Doğan medyası ve Paralel medya yine iş başında. Beştepe Külliyesi'ndeki iftar masası üzerinden yalan ve iftirayla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve hükümeti yıpratmaya çalışanların bu seferki hedefi daha tehlikeli. Aynı medya mecraları, önceki gün DAEŞ'in Kobani'ye düzenlediği saldırıyı Türkiye'ye mal etmeye çalıştı.

#TerroristTurkey(!)

Önceki gün terör örgütü DAEŞ Halep'in kuzeydoğusunda yer alan Kobani (Ayn el Arap) ilçesinde bomba yüklü iki araçla saldırı düzenledi. 200 km. ötedeki Cerablus'tan 14 PYD kontrol noktasını atladıktan sonra Kobani'ye gelen DAEŞ militanları bombalı araçlarla burada katliam yaptı. Bölgeyi iyi tanıyan uzmanlara göre ABD ve PYD'nin bilgisi olmadan geçişin imkansız olması ise akıllarda soru işareti bıraktı. Saldırıya ilçede uzun süredir beklemede olan ve "uyuyan hücreler" olarak tabir edilen özel gruplar da katıldı. Onlarca kişinin öldüğü DAEŞ saldırısının ardından Türkiye'yi karalama kampanyası başlatıldı. Saldırı olduğu andan itibaren PKK çevreleri, HDP'liler, uluslararası medya, Doğan medyası ve Paralel yapıya yakın medya, saldırıyı "Türkiye yapmış gibi" saldırıya başladı. DAEŞ'in uzun bir aradan sonra tekrar Kobani'ye girmesinden Türkiye'yi sorumlu tutan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ halka, "sınıra giderek canlı kalkan olma" çağrısı yaptı. Bununla da yetinmeyen partiller, Twitter'da "TerroristTurkey" hastag'i açarak Türkiye'yi DAEŞ'le bağlantılı bir ülke gibi göstermeye çalıştı. Türkiye hükümetinin DAEŞ'i desteklediği ve saldırıdaki ölümlerden sorumlu olduğu iftirası üzerine Twitter'da açılan "Terörist Türkiye" başlığında, özellikle YPG ve HDP'li gruplar, "Terörist T.C." tweetleri attı.

YPG SÖZCÜSÜ YALANLADI

Kobani saldırısının ardından PYD'ye bağlı YPG'nin Kobani Sözcüsü Redur Halil, saldırganların Türkiye'den girdiğine dair bir suçlamaları olmadığı, DAEŞ militanlarının ilçeye batı ve güneyden sızdıklarını ifade etti. Halil, "Bizim Türkiye'ye resmi olarak bir suçlamamız olmadı. DAEŞ militanları kente batı ve güneyden girdi'' ifadelerini kullandı. Saldırının yapılış şekli hakkında ayrıntılar veren Halil, ''DAEŞ militanları şehre girdikten sonra bomba yüklü araç patlattılar. Sonra YPG güçleriyle çatışma başladı. Saldıran DAEŞ militanlarının bir kısmı öldürüldü ve 3 militan kaçtı. Diğer bir grup militan ise şu an kuşatılmış durumda'' dedi. Bunun üzerine PKK'ya yakın internet sitelerinden YPG Sözcüsü Halil'e bile saldırıda bulunularak "Teröristler Türkiye'den geldi" vurgusu yapması için baskı yapıldı.

PARALEL İHANET YİNE SAHNEDE

IŞİD'in Kobani'ye Cerablus'tan girdiğini bizzat, YPG'li yetkilinin açıklamasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti'ni suçlama operasyonuna Cemaat'in gazetesi Today's Zaman da katıldı. Cemaatin İngilizce gazetesi olan Today's Zaman, "Türkiye'nin IŞİD'le suç ortaklığı" manşetiyle yine bir ihanete imza attı.

TÜRKİYE'YE İNANIYORUZ

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, DAEŞ'in Kobani'de gerçekleştirdiği intihar saldırısı için DAEŞ militanlarının Türkiye üzerinden Kobani'ye geçtikleri iddiasıyla ilgili olarak, "Türkiye'ye inanıyoruz" cevabını verdi. Kirby, "Türk Dışişleri Bakanlığı bu iddiaları tamamen yalanladı. Bu konuda onlara inanmamak için hiçbir nedenimiz yok" ifadesini kullanarak NATO müttefiki Türkiye'nin DAEŞ ile mücadele çabalarında çok önemli bir ortak olduğuna dikkati çekti. 6-8 EKİM OLAYLARINDAN DERS ALMAMIŞLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, DAEŞ terör örgütü Ayn el Arap, diğer adıyla Kobani bölgesinde gerçekleştirdiği saldırıya değinerek, "Masum sivilleri hedef alan bu saldırıyı en güçlü bir şekilde lanetliyor, telkin ediyoruz. Biz bugüne kadar ülkemize sığınan, hiç kimseye kapımızı kapatmadık. Nitekim olayın hemen ardından bu saldırıda yaralanan tüm Suriye vatandaşları ülkemize getirildi. Ancak bu menfur saldırı sonrasında bilhassa bölücü örgüte yakın çevrelerin, yani siyasi partinin ileri gelenlerinin hiçbir ahlak, ilke ve sınır tanımadan ülkemizi hedef alan bir iftira ve karalama kampanyası yürüttüğünü görüyoruz. Hiçbir temeli olmayan, tamamen safsatadan ibaret olan bu ithamlarla, 6-7-8 Ekim olaylarından hiç ders çıkarılamamışçasına milletimizi provoke etmeye yönelik bir çalışma yapılıyor" dedi. Türkiye'yi terörle aynı çizgide göstermek kimsenin hakkı da haddi de olmadığını ifade eden Erdoğan, "Türkiye'nin hasmı bazı uluslararası lobilerin ve Esad rejiminin manipülasyonuna alet olanlar öncelikle kendilerini sorgulamalıdır. Türkiye partisi olmanın yolu bu çevrelerin taşeronluğunu yapmaktan değil, bu ülkeye gönül bağıyla bağlı olmaktan ve ülkesine değer vermekten geçer. Lafla Türkiye partisi olunmaz, icraatla olunur" diye konuştu. ULUSLARARASI KAMPANYA VAR

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye'deki hiçbir kanda Türkiye'nin tek bir nebze katkısı olmadığı gibi DAEŞ terör örgütüne karşı da en açık tavrı Türkiye'nin sergilediğinin altını çizerek şöyle konuştu: "Hiçbir zaman teröre destek vermedik. Zalimin elinden tutup mazluma zulmetmesine hiçbir zaman yardımcı olmadık. Suriye'de mazlumlara sahip çıktığımız için, Filistin davasında boyun eğmediğimiz için uluslararası bir kampanya ile karşı karşıyayız. Bu kampanya Türkiye'nin Suriye'de bir terör örgütüyle işbirliği yaptığı yalanını yaymaya çalışıyor. Bu kampanyaya Türkiye içinden destek verenler oldu."

HDP ÖZÜR DİLESİN

HDP eş başkanı Türkiye'nin DAEŞ'e yardım yaptığını iddia ettiğini ve 'Eğer yardım etmedilerse ispat etsinler' dediğini hatırlatan Davutoğlu, "Olmayan şeyi ispat çağrısı dünyanın neresinde vardır. Başta HDP eş başkanı olmak üzere özür dilemeye davet ediyorum. Sanal medyadan 'terörist Türkiye' diye kampanya başlatıyorlar. Bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum. 6-7 Ekim'de oynanan oyunu zihninizden silmeyin. Şiddet çağrılarına cevap vermeyin. Kimse, 'Türkiye geçiş döneminde, koalisyon hükümetlerinin ne olacağı belli değil, bu puslu havada Türkiye'yi kaosa sürükleyelim' gibi anlayışa girmesin. Millet bütün bu komploları bozacak güce sahiptir" şeklinde konuştu.

Son Dakika Haberleri Haber Magazin Haberleri