Yatağan Dergisi İnternet aleminde

MUSTAFA Nadir Onay… Edebiyat dünyasının gizli kahramanlarından biridir. Uzun yıllar TRT’deki kültür programlarında çalıştı. Kendisi ile İHA’da beraber çalışma şerefine erişmiştim… Aynı zamanda hemşerimdir…

SÜLEYMAN KARAKULLUK

1990 yılından bu yana Yatağan Dergisi’nin başında bulunuyor. Yatağan, bıçağı ile ünlü Denizli’nin bir ilçesi. Hak ettiği değerin karşılığını ne yazık ki yeterince alamıyor.

24 sayı yayınlanmıştı

1990 yılında yayınına başlayan ve günümüze kadar 24 sayı yayınlanan Yatağan Dergisi, 2020 Mayıs ayı itibariyle internet üzerinden yeni bir yayın hamlesi başlatıyor. Yılda 4 sayı niyetiyle başlayan bu dönemde Prof. Dr. Tarık Baykara, Mustafa Karakaya, Rasim Aytin, Mustafa Nadir Önay yayın kurulunda görev yapacaklar. Dergi, bu isimlerin himayesiyle PDF formatında yayınlanacak. İsteyen indirip kağıt çıkışı alabilecek. Daha önce olduğu gibi yine 24 sayı tamamlandıktan sonra ülkemizin büyük kütüphanelerine ciltlenip gönderilecek.

Denizli’nin kültür aynası

Türk kültür hayatının yazılıp kayda geçirilmesinde Yatağan Dergisi’nin küçük de olsa bir katkısı bulunacaktır elbette. Daha önce olduğu gibi Denizli -Yatağan ve Çevresindeki kültür konularının yer alacağı derginin yeni sayısını ben de merakla bekliyorum.

Dergide, Denizli ve Yatağan yöresine ait tarihi bilgi, hatıra, folklor, biyografi, el sanatları, sosyolojik çalışmalar, sanayi, tarım ve ormancılık gibi alanlardaki haber ve yazılara yer verilecek.

Sağolsun Mustafa Nadir Bey, benden de katkıda bulunmamı istedi. Bir Denizlili olarak elbette biz de Yatağan Dergisi’ne katkı vereceğiz inşallah…

İstanbul Maviyken

TOLGA Gümüşay’ın ALTIN KİTAPLAR’dan çıkan “İstanbul Maviyken” isimli eseri, Bolşevik ihtilali yıllarında Rusya’dan kaçarak İstanbul’a yerleşen Rus vatandaşlarının yaşantılarına ışık tutuyor… Bu ışık tutmanın merkezinde ise Barones ve onun ölmüş kocası Konstantin bulunuyor.

Beyoğlu’nun arka sokaklarındaki bir meyhanede başlayan yolculuk Rus asilzadesi Madam Valentine Taskin’in yani Barones’in evinde, hayal alemine dalışlarla sürüp gidiyor. Barones’in ağzından İstanbul’a yerleşen Rusların geçimlerini sağlamak için neler yaptıklarını öğreniyoruz.

Beyoğlu, Galata Köprüsü, Karaköy, Kumkapı, Kadırga ve Boğaziçi’nin değişik mekanlarında yaşanan olaylarla örülen roman, zaman zaman sıkıcı gelebilir. Hatta bizim okuyucumuzun fikir dünyasına da uymaya bilir. Ancak o dönemin İstanbul’unda Rusların yaşantısını merak ediyorsanız okuyun.

Seçme Hikayeler

ÖMER Seyfettin, Türk hikayeciliğinin önder isimlerinden biridir…Milli edebiyat akımının kurucularından biridir. Çok güzel hikayeleri vardır… Evlere kapandığımız şu günlerde, Ömer Seyfettin’in hikayelerini tekrar okumak insana ayrı bir huzur veriyor. Kütüphanemde “SEÇME HİKAYELER” vardı…

Kum Saati Yayınlarından çıkan Kerim Çetinoğlu’nun seçtiği hikayelere bayılıyorum doğrusu.. Perili Köşk, Beynamaz, Pembe İncili Kaftan, Ferman, Topuz, Keramet, Yüksek Ökçeler ve diğerleri… Pişman olmayacaksınız…

Eski Mısır

MISIR’a her zaman ilgi duymuşumdur… Mısır’ın tarihi ile ilgili bir kitap gördüğümde dayanamam okurum. Son olarak okuduğum kitap Tony Wilkinson’ın yazdığı ESKİ MISIR… Say Yayınlarından çıkan 736 sayfalık kitapta birbirinden ilginç bilgiler bulunuyor. Piramitler nasıl yapıldı, Nefertiti’nin güzellik anlayışı, Kral Akhenaton’un tek tanrılı din fikri, Kral Tutankhamon’un eşsiz mezarı, Kleopatra'nın hazin sonu. Kefren adına yapılan Sfenksler, dünyanın 7 harikasından biri sayılan Keops Piramidi… Okuyun, pişman olmayacaksınız.