Telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen mitinge Türkiye'den Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sayın Yalçın Topçu, Kırım Teşkilatları Platformu Başkanı Sayın Ümit Şilit, Kırım Derneği Genel Başkanı Sayın Mükremin Şahin konuşmacı olarak katılırken, Ukrayna’dan Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı ve Ukrayna Kırım Milletvekili Sayın Mustafa Abdulcemil Kırımoğlu olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinden bir çok Kırım Tatar Dernek yöneticisi de konferansa konuşmacı olarak katıldı.
18 Mayıs Uluslararası Yas Mitingi’nde söz alan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sayın Yalçın Topçu, Kırım Tatar Türkleri’ne uygulanan vahşi sürgünü her yıl 18 Mayıs’ta matemle andıklarını belirterek, Stalin’in yaptığı bu zulmü asla unutmayacak ve unutturmayacaklarını belirtti.
Topçu, Kırım Tatar Türkleri ata topraklarından Sovyetlere ihanet ettikleri gerekçesiyle sürgün edildiklerini fakat gerçeğin öyle olmadığını, hatta o tarihte 50 bini aşkın Kırım Tatar Türkü’nün Sovyet ordusunda Hitler’e karşı cephede savaştıklarının altını çizdi.
Topçu, 18 Mayıs 1944’te kadın çocuk hasta ve yaşlılardan oluşan yaklaşık 500 bin masum sivil Kırım Tatar Türkü’nün tıpkı Ahıskalı Türkler’e yapıldığı gibi hayvan vagonlarına doldurularak sürgün edildiğini, bu vahşi sürgünde, Kırım Tatar Türkleri’nin çok büyük ve acı kayıplar verdiğini belirtti.
“Türk ve dünya tarihine kara bir leke olarak not edildi”
Topçu, sürgünün Türk ve dünya tarihine kara bir leke olarak not edilmiş insanlığa karşı işlenmiş suçlardan biri olduğunu belirterek, 76 yıl geçmesine rağmen işlenmiş olan bu insanlık suçunun acısı bugün de insanım diyen herkesin vicdanında kapanmaz bir yara olarak durmakta olduğunu belirtti.
“Allah var, Türkiye var”
Topçu, Türk milleti, Kırım Tatar Türk’ü kardeşlerinin hak ve hukukları için verdikleri mücadelede her daim yanlarında olacağını belirterek söyle devam etti: “sürgün sebebi ile şehid olan canlarımızı rahmetle anıyor, Türkiye devlet ve millet olarak Arakan’dan, Keşmir’e, Doğu Türkistan’dan, Karabağ’a, Kırım’dan, Yemene, Afrika’dan, Balkanlar’a Irak’da, Suriye'de, Libya'da, velhasıl mazlumların zülüm görüp sustuğu dünyada, bomba seslerinin arasından, ’Allah var, Türkiye var.’ diyen her dinden her milletten mazlumların yanında yer alıyor. Türkiye adaletin, barışın ve herkes için esenliğin hakim olduğu bir dünyanın her platformda devlet ve millet olarak mücadelesini veriyor.”