Ya Ankara ya Washington

Haber: Özlem DOĞAN

Yarın Türkiye için tarihi bir gün. Genel seçimler için sandığa giden vatandaş yeni yüzyılında Türkiye’nin yeni yönetimi için karar verecek. AK Parti, MHP, BBP, Yeniden Refah ve desteğiyle HÜDA PAR’ın da yer aldığı Cumhur İttifakı’yla kendilerine Millet İttifakı diyen CHP, İP, Deva, Gelecek, SP, DP, HDP ve irili ufaklı birçok oluşumla FETÖ ve PKK’yı da yanına alan 7’li masa da sandıkla zaferle çıkmayı bekliyor. Bu kıran kırana mücadelenin sonucu Türkiye’nin dış politikasından savunma sanayine, tam bağımsızlığından bölgesinde söz sahibi olan bir konumda kalıp kalmayacağına kadar birçok hayati kararın da gidişatını belirleyecek. Hukukçu Serkan Toper, 14 Mayıs seçimlerinin hayati önemini Milat’a anlattı.

Oy sandığının başında dahi bile daha kararını vermemiş birçok seçmenin olduğunu ifade eden Serkan Toper, “Artık söz hakkı millette. Bu seçim diğer seçimlerden çok daha farklı. Burada ekonomiden sanata spordan sosyal politikalara kim daha iyi ülkeyi yönetir noktasında bir tartışma yürümedi. Kemal Kılıçdaroğlu daha bugün ülkeyi Rusya’dan uzaklaştırıp Batı’ya yakınlaştıracağını ve Rusya’ya ambargo uygulayabileceğini açıkladı. Bu seçim, Ankara merkezli tam bağımsız Türkiye ile Brüksel-Washington eksenli bir Türkiye hayali kuranlar arasında olacak” dedi.

Cumhur İttifakı eylemsel kurucu ruha geri dönerken Millet İttifakı’nın manda ve himaye özlemiyle hareket ettiğini her defasında ortaya koyduğunu belirten Toper, “7’li masa arkasına terör örgütlerini ve yabancı başkentleri aldı. Örneğin vatandaş pahalılıkla ilgili bir çözüm önerisi beklerken Kemal Kılıçdaroğlu Osman Kavala’ya ve Selahattin Demirtaş’a özgürlük istiyor. Kılıçdaroğlu ‘Bana bir ödev verildi, ben onu harfiyen yerine getireceğim. Siz benim umurumda değilsiniz’ diyor” diye konuştu.

Cumhur İttifakı’nın vatandaşına ‘beka’ derken ekonomik olarak da yalnız bırakmadığını vurgulayan Toper sözlerini şöyle sürdürdü: “İktidar EYT’yi de 3600’ü de çıkardı. Emekli maaşı 7500 TL oldu. Esnaf neredeyse geri ödemesiz sıfır faizle kredi aldı. Sanayici, üretici, ihracatçı tarih boyunca kazanamadığı kadar para kazanıyor. Bankalar dimdik ayakta, işsizlik ve enflasyon her ay düşüyor. Türkiye ekonomik modeli meyvelerini vermeye başlamış. Tam bunun mahsulünü toplayacakken ekonomi ile bize söyledikleri şey borç ve faiz olan 7’li masaya ülkeyi nasıl teslim edeceğiz? Bizler Kılıçdaroğlu ve Babacan’ın ağzından ‘şuradan şu kadar borç alacağız’ harici üretim ve istihdam ekonomisine dair hiçbir şey duymadık. Ülkeyi yönetmeye değil, birileri adına yönetilebilir bir Türkiye hayaliyle geliyorlar.”

Seçmen sandığa gittiğinde aklına Kandil’den ‘AK Parti ve MHP’ye verilen her oy PKK’ya atılmış kurşundur’ cümlesi akıllara geleceğini söyleyen Toper, “Vatandaşın aklına sandık başında Fırat Yılmaz Çakıroğlu ve onun katilleriyle iş birliği yapanlar gelecek. Bu ülkede şehit polis ve askerlerin öksüz kalmış çocukları gelecek. Türk milleti PKK’ya geçit vermeyecek. Ne yaparlarsa yapsın olmuyor. En yandaş CHP taraftarı anket firmasında bile oy oranı yüzde 30’u bulmuyor. Seçimi kazansa bile CHP’nin içinde büyük olaylar yaşanacak” ifadelerini kullandı.

Kızılelmanın gidilecek yol ve varılacak hedef olduğunu kaydeden Toper, “Somali, pandemide gönderdiğimiz maskenin hatırına ülkesinde bize askeri üs verdi. ‘Somali’de ne işimiz var’ diyen CHP’ye Türkiye’nin orada askeri üssünün bulunmasının önemini anlatamazsınız çünkü rahatsız olurlar çünkü Fransa rahatsız. Fransa senin efendin mi ki Afrika’da olmayacaksın deyince Afrika’da olmayacaksın? ABD senin efendin mi ki Rusya ve Katar’la ilişki kurmayacaksın deyince sözünü dinleyeceksin? İşte bu noktada Kılıçdaroğlu Fransa’dan, ABD’den sürekli aferin almak istediği için sürekli ne işimiz var diye açıklama yapıyor” dedi.

Vatandaşın sandık başında PKK, FETÖ, ABD, Fransa, İngiltere’nin niçin Millet İttifakı’nı desteklediğini düşünmesi gerektiğini ifade eden Toper sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye düşmanı ülkeler ve odaklar halkımız refah içinde daha iyi bir geleceğe hazırlansın diye mi 7’li masayı destekliyor? Öyle bir dertleri olabilir mi? Sömürdükleri yerlere bakın; Afrika, Irak, Suriye ve Libya’da kan ve gözyaşından başka bir şey var mı? 7’li masanın iktidar olması halinde en fazla altı ay sonra seçmenin Erdoğan’a ‘özür diliyoruz. Gel bizi kurtar’ diyeceklerini düşünüyorum.