WSJ'nin Beyaz Saray'daki kaynaklarına dayandırdığı haberinde, ABD'nin, "gelecekte adli suçlamalarla karşı karşıya kalacak" Maduro ve hükümetinin üst düzey yetkililerini, siyasi sığınma karşılığında, ocaktaki yeni devlet başkanlığı dönemi öncesinde istifa etmeleri için ikna etmeye çalıştığı belirtildi.
Gazeteye açıklamalarda bulunan kaynaklardan biri, Maduro ve üst düzey hükümet yetkililerinin "gelecekte ülkenin adli makamlarınca yargılanmaları durumunda, Venezuela'ya iade etmeme garantisi" de verildiğini ifade etti.
Haberde, ABD ile Maduro hükümeti arasındaki "gizli görüşmelerin", 28 Temmuz'daki seçimlerde kendilerinin açık farkla kazandığını ileri süren ve seçim sonuçlarını reddeden muhalefet için de umut ışığı olduğu belirtildi.
ABD ile Venezuela arasında geçen yıl Katar'ın başkenti Doha'da yapılan "gizli anlaşma"nın yapıldığı görüşmelerde de "Maduro'nun görevi bırakması" konusunun gündeme geldiği aktarılan haberde, Venezuela Devlet Başkanı'nın bu konuyu görüşmeye yanaşmadığı kaydedildi.
Maduro, geçen hafta, ABD ile varılan ve Katar'da imzalanan "gizli anlaşmaya" dair belgeleri sosyal medyada paylaşmıştı. Paylaşımda yer alan belgelerde, Biden yönetimiyle Maduro yönetiminin ülkedeki devlet başkanı seçimine muhalefetin katılması ve seçimlere "bağlı kalınması" halinde ABD'nin Venezuela'ya petrol, bankacılık ve altın sektörlerindeki yaptırımlarını kaldırma konusunda anlaşmaya vardığı belirtilmişti.
Nicolas Maduro, 9 Ağustos'ta düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, ABD'ye yönelik, "Venezuela'nın içişlerine karışmayın. Bu sizden tek isteğim." ifadesini kullanmıştı.
- Venezuela'daki seçimler
Venezuela'da 28 Temmuz'da devlet başkanı seçimi düzenlenmişti.
Venezuela Seçim Konseyinin açıkladığı sonuçlara göre, Nicolas Maduro yüzde 51,20 ile devlet başkanı seçimini 3. kez kazanmıştı.
Seçimin tamamlanmasının ardından 29 Temmuz'da açıklama yapan muhalefet, Ulusal Seçim Konseyi verilerinin doğru olmadığını ve sonuçlara hile karıştığını öne sürmüştü.