Vurulduk ey halkım

Tam alnından vuruldu yiğitler. Göğsünden, bacaklarından, bedeninin her yerinden vuruldu gençler, kadınlar, civan delikanlılar. Ama en çok yüreğinden vuruldu bu halk.

Yüreğimizden vurulduk ey halkım, hainler, kahpeler tarafından…

Sıcak bir Temmuz günü, tatil rehavetiyle evlerimizde keyifli sohbetlerimizi yaptığımız ılık bir yaz gecesi, kurşunlar yağdı serhat şehirlerin caddelerine, sokaklarına, köprülerine, bulvarlarına...

Birden ekranlara düşen tank görüntüleri, kararan ekranlar, çığlık çığlığa koşan kalabalıklar ve mahşeri bir kalabalık kapladı her yeri… Cehennemi sancılarla doldu caddeler, sokaklar ama diriliş soluklu bir iman kuşattı yiğitleri…

Yirmi birinci yüzyılın ilk demlerinde bunu da gördük ya. Kahreden kahpeleri, ihanet şebekelerini ve vatan evlatlarını nasıl kandırdıklarını, oyunlarına alet ettiklerini de gördük ya… Sağımızdan ve solumuzdan, Doğudan ve Batıdan kuşatıldığımız günlerdeyiz.

Yapılan bir darbe girişimi değildir aslında; bir katliamdır, kendi insanına yapılabilecek en ağır saldırıdır. Benim aciz kalemim ve kırgın yüreğim yetmez her şeyi anlamaya. Ama şehadete yürüyen anaların, körpe çocukların, civan yiğitlerin arkasından akıtacağımız gözyaşımız vardır gayrı.

FETÖ elebaşı Gülen’in önderliğinde yapılan bu kalkışmanın Işid’den bir farkı yoktur. Yalnız bu girişim daha planlı, daha programlı ve yıllara yayılarak okumuş, eğitimli kişiler eliyle yapılıyor. Ama beyinleri ipotek altına alınmış, inançlarını sorgulamadan teslim olmuş, kesin inançlılar psikolojisiyle hareket eden bir güruh.

İnatla ve kör yüreklerle kendi insanlarına yabancılaşarak, kendi değerlerini hiçe sayarak, içinde yaşadıkları toplumda yine kendi insanlarını maddi manevi sömürerek çeteleşmiş ve resmen illegal bir şekilde örgütlenerek ölüm timleri halinde, yine ekmeğini, aşını yedikleri, suyunu içtikleri memleket insanlarına acımadan saldırdılar…

***

Cumhurbaşkanı, tam da işte ihanet şebekesinin kurşunlarından an itibariyle sıyrılmışken gösteriyor kendini. Cumhura sesleniyor, yürekli Anadolu insanına sesleniyor. Yüz yıldır maneviyatlarından arındırılmaya çalışılan, dinine, imanına, Kur’an’ına yapılan nice saldırılara yiğitçe göğüs geren, arkasından gelen o Anadolu insanına sesleniyor.

Cumhur, hiç düşünmeden düşüyor yollara. Atıyor kendini tankların altına. Kaybedecek bir şeyi yok. Öyle entelektüel, okumuş yazmış, bilmem şu bu üniversitede öğretim görevlisi, köşe yazarı falan değil çoğu. Çoğu saf, temiz Anadolu insanı. Civan, körpe delikanlılar siper ediyorlar bedenlerini gelen kurşunlara. Ve köprüler geçilmiyor. Ve işgaller gerçekleşmiyor. Ortadoğu’ya, Filistin’e, tüm coğrafyanın yetimlerine elini uzatan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bir işaretiyle halk dökülüyor sokaklara, caddelere…

15 Temmuz aklanma ve arınma gecesi olur, duasıyla yollardayız. İçinde yaşadığımız toplum, inşallah pisliklerinden, habis urlarından arınır. İhanetle büyüyen nice çocuklar, artık kurban edilmez. Duamız, yaşadığımız Anadolu topraklarının çocuklarımız için, yaşanılabilir, namuslu, tüm kirlerinden arınmış yarınlarına miras olarak kalmasıdır.

Şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Milletçe gazamız mübarek olsun. Rabbim şerlilerin, hainlerin, vatana ihanet eden tüm kin çetelerinin şerrinden halkımızı korusun. Yeni, aydınlık başlangıçlar için insanımıza güç versin. Hainlerin oyunlarını bertaraf eylesin Rabbim.

SELVİGÜL KANDOĞMUŞ ŞAHİN