İlçe Tarım ve Orman Müdürü Feyzullah Tekiner, tarlalarda yaptığı incelemelerin ardından, bu yıl bahar dönemindeki yoğun yağışların buğday ve arpa tarlalarına adeta bir ilaç gibi geldiğini belirtti. Yaptığı açıklamada, yağışların tarım ürünleri için son derece olumlu bir etki sağladığını ve buğday ile arpada verimlilik artışına katkı sağladığını ifade etti.
Yağışlarla toprağın suya doyduğunu belirten Tekiner, "Buğdayın ekiliş dönemi ve kış ayları kurak geçmişti. İlkbahar yağışları beklenenin de üzerinde oldu. Ekili ürünlerde bir sıkıntı yaşanmadı. İlkbahar yağışları buğday ve arpanın gelişimine çok iyi geldi." dedi.
Bereketli bir yıl beklediklerini dile getiren Tekiner, "Buğday ve arpada başaklar çıktı, verim gayet iyi. Bu yıl diğer yılların çok üzerinde verim elde etmeyi umuyoruz. Şu anki başaklar çok dolu. Buğday ve arpada hasat zamanı yaklaştı. Dekar başına 600 kilogramın üzerinde bir verim olacağını bekliyorum" diye konuştu.
Ziraat Odası Başkanı Şayettin Ceylancı ise tarım ürünleri için yağışların önemine değinerek, "Geçen yıl kötü bir sezon geçirmiştik. Bu yıl etkili olan yağmur üreticimizin yüzünü güldürdü. Hem ot bakımından hem de hububat bakımından çok verimli oldu. Hasat dönemi çok yakın. Çiftçilerimizin zarar görmeden hasatlarını tamamlamasını umut ediyoruz." dedi.
TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, TMO'nun Türkiye'de haşhaş üretimine izin veren tek yetkili kurum olduğunu vurgulayarak, "Tesislerimizde ürettiğimiz morfin ve benzeri ürün türevleri, ilaç sanayisi başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanılmakta ve dünyaya ihraç edilmektedir. Dünyada bu tür bir tesis birkaç tanedir. Bunu dünyada yapabilen sayılı ülkelerden biriyiz. TMO, bu tür başarılı çalışmalara imza atmaya devam edecek" dedi.
Toprak Mahsulleri Ofisi olarak ana görevlerinin hububat olduğunu dile getiren Güldal, sektöre ilişkin çarpıcı bilgiler verdi. Başta hububat, tahıl grubu dediğimiz buğday, arpa, yulaf, çavdar, çeltik, mısır gibi ana ürün gruplarında 17 ürünle ilgili üretici bazında regülasyon yaptıklarını aktaran Güldal, “Bunlar dışında Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bize verilen görevler vardır. Fındık Karadeniz için çok önemli biliyorsunuz. Kuru üzüm başta Manisa olmak üzere Ege Bölgesi için çok önemli ve değerlidir. Bir dönem Aydın’da Kuru İncir, Malatya’da Kuru Kayısı alım görevi yaptık. Bunların dışında da yine istisna ekstra görevlerimiz var” diye konuştu.
“Bugünlerde bereketli bir üretim sezonu yaşıyoruz” diyen Güldal şöyle konuştu: “2023 yılı çok bereketli bir hasat sezonu oldu. Uzun yıllardan sonra gerçekten Türkiye'nin son 30 yılda görmediği bir buğday, arpa gibi tahıl rekoltesi yaşanıyor. 2022 yılında verim arttı. Bu yıl 2023’te ise daha çok bereketli bir dönem yaşanıyor. Bu yıl 21 milyon ton buğday, 8,5 milyon ton arpa, 8,5 milyon ton mısır üretimimiz söz konusu. 2023’te rekolte de rekor yılımız oldu."
'Dünyada sayılı birkaç tesisten biri'Morfin ve benzeri ürün türevlerin ilaç sanayi başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanıldığını aktaran Güldal şu ifadeleri kullandı: “Türkiye'de bunu yürüten tek bir birim TMO’dur. Bizim bu üretim tesisimiz dünyada sayılı bir yere sahiptir. Dünyada bu tür bir tesis birkaç tanedir. Bu alanda da TMO dünyada saygın bir yere sahiptir. Bunu dünyada yapabilen ülke sayısı çok azdır. Dünya da bu konuda TMO olarak önemli bir yere sahip olmak ülkemiz içinde önemli bir ayrıcalıktır. Özellikle ilaç sanayimiz açısından düşündüğümüzde ülkemiz açısından son derece önemlidir.”
Gündem tahıl koridoru anlaşması“Gıdanın temeli hububat yani tahıldır ve onun da başında buğday gelir” ifadelerini kullanan Ahmet Güldal şu ifadeleri kullandı: ''Buğday’ın Anavatanı Türkiye’dir. Bizim en birinci ürünümüz, dünyada da en stratejik üründür. Neden stratejik diyoruz? Rusya Ukrayna savaş çıktığı zaman ne konuşuldu. Tahıl koridoru. Hiç kimse başka bir ürünün koridorunu sormuyor. Tahıl koridoru dünyanın en önemli gündem maddelerinden bir tanesi. Çünkü gıdanın en temelinde buğday var. Bu sebeple olmazsa olmaz yetmezse kısıtlı olursa açlık veya işte yetersiz beslenme olur.''