Özlem Doğan / HABER
Kafkasları önce kaşıyıp ardından yalnız bırakan ABD ve AB, Gürcistan ve Ukrayna’nın ardından Kazakistan’ı da Ruslara teslim etti. Rus gazına mahkûm AB, yine sadece ‘Endişeliyiz’ diyebildi. Kazakistan'da üst düzey güvenlik önlemleri alınırken Cumhurbaşkanı Tokayev şiddet olaylarına karışan kişilerden bir kez daha "terörist" diye bahsederek "onları öldürmeliyiz" açıklamasında bulundu. Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Karim Masimov devlete ihanet şüphesiyle gözaltına alınırken Rus birlikleri de Kazakistan’a girdi. Terör ve Güvenlik Uzmanı Gürsel Tokmakoğlu ile Gazeteci Yazar Faruk Önalan son gelişmeleri Milat’a değerlendirdi.
'SON ADIMLAR ATILIYOR'
Bağımsızlığını kazandığından beri Kazakistan’ın 30 yıllık bir sürede istikrar içinde olduğuna dikkat çeken Gürsel Tokmakoğlu, “Nazarbayev iç-dış dengeleri barındıran doğru bir sistem kurmuştu ama şartlar değişti. Artık son adımlar atılıyor. Olay ateşlendiği anda birçok şey devreye sokulur. Bu sokak eylemlerinin içine her türlü insan girdi. Sonuç itibarıyla bakınca Nazarbayev’in getirmiş olduğu, Putin’in istediği bir yapıya dönüştürülüyor gibi görünüyor” dedi.
'DÖNÜŞÜMÜN DİNAMİKLERİ ÖNEMLİ'
Kazakistan’da hayat pahalılığı olarak ileri sürülen olayların tüm ülkeye hızla yayılmasının sebebinin farklı olduğunu ifade eden Tokmakoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Hepsinin arasında yüzlerce kilometre olan eyaletlerde aynı anda başlayan ayaklanmaların hayat pahalılığı ile hiçbir ilgili yok. Sokakta yaşananlar geçici olur. Aslında dönüşümün dinamiklerinin bilmek daha önemli. Burada stratejik tercih konuları var. Sadece cari gelişmelere bakmak yanıltıcı olur. Ülkemizde ve Batı dünyasında medyada geçtiği şekliyle, “akaryakıt fiyatlarıyla başlayan protestolar…” şeklindeki ifadeler de yanıltıcı.”
RUSYA - ABD ÇEKİŞMESİ
ABD'nin Rusya'yı baskı altına almak için Kazakistan'da üs kurma isteğinin sır olmadığını vurgulayan Faruk Önalan, “Ancak bu hedefi sürüncemede kaldı. Kazakistan'da şehirler yangın yerine dönerken (ki burada sert otokrat yönetimi de göz ardı edemeyiz) Rusya bu fırsatı kaçırmadı, Cumhurbaşkanı Tokayev'in davetiyle Kazakistan'a girdi. Bu hamle Rus vekilleri daha da cüretkâr hale getirdi. Kazakistan'ın referandum ile Rusya'ya bağlanması önerisi getiren, "Rusya olmadan Kazakistan'ın iki yolu var: Çin'in veya Batı'nın bir uzantısı olmak" fikrini ortaya atan Duma Milletvekili Sultan Hamzayev daha da ileri giderek, "Kazakistan, birileri beğensin ya da beğenmesin, büyük tarihi Rusya'nın bir parçasıdır." sözlerini sarf etti” diye konuştu.
'ABD BİR HEZİMET DAHA YAŞADI'
Rusların hedeflerine bir adım daha yaklaştığını belirten Önalan sözlerini şöyle bitirdi:
“ABD, dış politikasında Afganistan'dan sonra bir hezimet daha yaşadı. Büyük bir enerji krizi yaşayan ve Ruslara muhtaç olan AB'nin elinden "endişeliyiz" açıklamasından başka bir şey gelmedi. Cumhurbaşkanı Tokayev, ömür boyu Güvenlik Konseyi Başkanı olan Nazarbayev'in yerine geçti. Kazakistan'ın güçlü adamı Milli Güvenlik Devlet Komitesi (KNB) Başkanı Kerim Masimov'u görevden aldı. Son olarak Putin ile uzun bir telefon görüşmesi yapan Cumhurbaşkanı Tokayev yakın bir zamanda Kırım'daki Rus egemenliğini tanıdığını ilan ederse şaşırmayalım.”