Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) Başkanı Aslan Değirmenci, medyanın madde bağımlılığı konusunda toplumu yönlendirmede etkili bir araç olduğunu belirterek, "Medya gençlerimizi zehirlememelidir, panzehir olmalıdır. Bağımlıları batağa saplanmış olarak göstermeyelim." dedi.
Nevşehir Valiliği öncülüğünde İl Emniyet Müdürlüğü ve Ahiler Kalkınma Ajansı koordinatörlüğünde düzenlenen "Uyuşturucu ile Mücadelede Medyanın Rolü"konulu sempozyumun ikinci gününde, "Uyuşturucu ile Mücadelede Medya Dilinin Belirlenmesi" konulu oturum gerçekleştirildi.
Değirmenci, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki programda yaptığı konuşmada, medyanın, madde bağımlılığı riski bulunan gençlerin bu bataklıktan kurtulması için çözüm üretmesi gerektiğini söyledi.
Maddi ve manevi boşlukta olan gençlerin risk gruplarında en önde yer aldığına dikkati çeken Değirmenci, "Dolayısıyla burada medyamıza önemli bir sorumluluk düşmektedir. Çünkü medya diğer toplumsal konularda olduğu gibi madde bağımlılığı konusunda da toplumu etkileme ve yönlendirmede çok güçlü bir araçtır. O vakit medya, toplumda meydana getirilen algının ve verilen mesajların anlamını titizlikle sorgulamalı, tirajı ve reytingi artırma kaygısı yerine toplumsal amaçları gözetmelidir." şeklinde konuştu.
Medyanın haber dilini eleştiren Değirmenci, haberlerde kullanılan bazı terimlerin özendirici, merak uyandırıcı ve suça teşvik edici anlamlara bürünebildiğine işaret etti.
Değirmenci, medya mensuplarına şu uyarılarda bulundu:
"Gençlerimiz okudukları ve gördükleri haberler karşısında savunmasız kalabilmektedir. Medya gençlerimizi zehirlememelidir, panzehir olmalıdır. Bağımlıları batağa saplanmış olarak göstermeyelim. Bataklığı kurutmak için bizler ne yaptık önce onu sorgulayalım. Bağımlıları incitmemeli, onurlarını kıracak haberler yapmamalıyız. Haber kurgusunda abartıdan kaçınmalıyız. 'Uyuşturucu tutkusu', 'keyif verici madde', 'altın vuruş' gibi tanımlamalarla uyuşturucu kullanımını özendiren tasvirlerden kaçınılmalıdır. Özellikle sentetik uyuşturucuya ulaşımın ucuz ve kolay olduğunu ifade eden haberler yapılmamalıdır. Uyuşturucunun kullanım şekli asla haber yapılmamalı, ayrıntılara yer verilmemelidir. Risk grupları için merak uyandırıcı ve teşvik edici haberler servis edilmemelidir. Uyuşturucu kullanımının yarattığı sahte ve geçici iyi hissetme duygusunu vurgulamaktan da vazgeçilmelidir. Medya, kaçakçılık, satıcılık ve üreticilik yöntemlerini ilgi çekici şekilde işlememeli, bu yolla yüksek kazanç elde edildiği belirtilmemelidir. Uyuşturucuyla mücadelede başarı hikayelerine sıklıkla yer verilmeli, bağımlılara ve ailelerine umut verici haberler yapılmalıdır."
"Medya, madde bağımlılığı ile mücadelede seferberlik başlatmalı"Aslan Değirmenci, bazı haberlerde, uyuşturucu bağımlılarının "tehlikeli" ve "kötü" olarak tasvir edildiğini, bu durumun onların toplumdan soyutlanarak destek almalarını engellediğini söyledi.
Medyanın sorumluluk alması halinde uyuşturucuyla mücadelede önemli başarı sağlanacağına inandığını dile getiren Değirmenci, şunları kaydetti:
"Medya sorumluluk alınca çok şey değişiyor. Örnek olarak intihar vakalarını gösterebiliriz. Son üç yılda medyanın intihar haberleriyle ilgili gösterdiği hassasiyetten ötürü ölüm oranlarının ciddi oranda düştüğü bilinmektedir. Bu düşüş araştırmalarla da belgelenmiştir. Şimdi sıra uyuşturucuyla mücadelede. Medyamız bu hassas konu hakkında da seferberlik başlatmalıdır. Bağımlıların toplumsal konumunu değiştirmek, tedaviye rağbeti artırmak için hep birlikte yeni mücadele başlatmalıyız."
Sempozyum, yarın sonuç bildirgesinin yayımlanmasının ardından sona erecek.