İtalya'dan göç adımı! Roma Süreci başlatıldı

Akdeniz ve Afrika'da düzensiz göçün önlenmesi konusu ile kalkınmanın ele alındığı Roma'daki uluslararası konferans sona erdi. Konferansa ev sahipliği yapan Başbakan Meloni, toplantıdaki ikinci ve son oturumun ardından bir basın toplantısı düzenledi.

Meloni, konferansın beklentilerinin üzerinde bir katılımla gerçekleştiğini söyledi.

Başbakan Meloni, coğrafi konumu sebebiyle Avrupa Birliği (AB), Afrika ve Orta Doğu arasında "kaçınılmaz" biçimde köprü konumunda yer aldıklarını belirterek, İtalya’nın Akdeniz’de ve Afrika’da başrol oynamak için gerekli kartlara sahip olduğunu ifade etti.

Meloni, bugün düzenledikleri konferansın önemine değinerek, "Bugünkü girişim sadece konuşmaktan ibaret değildi. Bu, Roma Süreci olarak adlandırdığımız bir girişim. Şu ana dek işbirliği yapmamış olan milletler artık çıkarların birleştiğini ve işbirliği yapılması gerektiğini anlıyorlar. Bir süreç olarak söz ediyorum çünkü geniş bir yol olarak tanımlıyoruz. Bu stratejik bir yolun başlangıcı. Başka ülkeler de dahil olacak ve çalışma uzun yıllar alacak. Harika bir gün ama uzun sürecek bir işin başlangıcı olarak kabul edilmelidir." diye konuştu.

Yasa dışı göçe karşı işbirliği yapmaları gerekliliğinin altını çizen Meloni, Akdeniz'i merkeze koyan bir işbirliğinin çözüm üretebileceğini söyledi.

Meloni, ülkelerin bazen yaptıkları işleri birleştirmek için polis güçlerini ve yargı makamlarını güçlendirmenin doğru olduğunu düşündüklerini anlattı.

Bugünkü konferansın somut çıkarımının ne olduğu sorusuna Meloni, "Birleşik Arap Emirlikleri, bu işbirliği girişimlerini başlatmak için 100 milyon avroluk desteği şimdiden duyurdu. Somutluk açısından önemli bir sinyal." yanıtını verdi.

Meloni, sınırlar olduğunu ve göçün yönetilmesi gerektiğini dile getirerek, "İnsan kaçakçılığı ağlarını durdurmak gerekiyor. Bu hepimizin paylaştığı bir amaç. Bununla beraber savaştan ve terörden kaçanlara ve uluslararası hukuka saygı gösterilmesine ihtiyaç duyanlara da yardım etmek gerekiyor." dedi.

Ukrayna'daki savaşın sonuçlarının Afrika'da etkisini gösterdiğini ve bugün özellikle dikkatleri Afrika'ya çevirmeye çalıştığını belirterek, İtalya olarak gelecek yıl üstlenecekleri G7 Dönem Başkanlığı'nda düzensiz göç konusunun önemli bir konu başlığı olacağını kaydetti.

Meloni, ayrıca Tahıl Koridoru Anlaşması'nın Afrika ülkeleri üzerindeki etkisine de değinerek, "Tahıl konusundaki anlaşmanın yenilenmemesini şiddetle kınıyorum. Dünyayı besleyen bir gıdayı, savaşı aracı olarak kullanmak daha önce de söylediğim gibi insanlığa karşı bir suçtur. Anlaşma için diplomatik bir yol üzerinde çalışmalıyız ama uluslararası toplum Afrika üzerine azami desteği vermelidir." ifadelerini kullandı.

Konferansın ardından paylaşılan 22 maddelik sonuç bildirisinde de Uluslararası Kalkınma ve Göç Konferansı'nın katılımcılarının, insan kaçakçılığıyla mücadele ve yasal göçü teşvik etmenin yollarını ele aldığı ve ayrıca kolektif eylem için stratejik, kapsamlı ve çok yıllı bir platform olan "Roma Süreci"nin başlatılması konusunda anlaştığı aktarıldı.

Katılımcıların, geniş Akdeniz coğrafyasında, Orta Doğu'da ve Afrika'daki düzensiz göç akışlarıyla ilgili zorlukları aşma konusunda ortak ve farklı yaklaşımlarla ama tutarlı biçimde birlikte çalışmayı taahhüt ettiği, buna ek olarak sosyoekonomik kalkınma, yoksullukla mücadele, sosyal koruma, enerji, sağlık, su, barınma gibi temel hizmetlerin, yasal göç yollarının geliştirilmesi ve güçlendirilmesini amaçlayacağı belirtildi.

Ayrıca konferans katılımcılarının, karadan veya denizden insan kaçakçılığıyla etkili şekilde mücadele etmek için ikili veya çok taraflı anlaşmalar vasıtasıyla can kayıplarını önleyecek tedbirlerin güçlendirilmesini, insan kaçakçılığı yapan suç örgütlerinin ortadan kaldırılmasını, insan kaçakçılığından elde edilen yasa dışı kazançların tespit edilip izlenmesini ve dondurulması için önlemler alınmasını amaçlayacağı kaydedildi.

İtalya'nın ev sahibi olduğu konferansa; Türkiye, Tunus, BAE, Moritanya, Libya, Etiyopya, Mısır, Malta, Ürdün, Nijerya, Cezayir, Lübnan, Suudi Arabistan, Fas, Umman, Kuveyt, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Bahreyn, Katar'ın yanı sıra Avrupa Birliği, Afrika Birliği ve Birleşmiş Milletlerin ilgili kuruluşları katıldı.