Uganda: UAD'de İsrail lehine oy kullanan Ugandalı yargıcın kararları ülkemizin duruşunu yansıtmıyor

Uganda, Uluslararası Adalet Divanında (UAD) İsrail aleyhine alınan tedbir kararlarının hepsine "karşı" oy kullanan Ugandalı yargıç Julia Sebutinde'nin kendi duruşlarını temsil etmediğini duyurdu.

Uganda'nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Adonia Ayebare, sosyal medya platformu X'ten yaptığı açıklamada, "Yargıç Sebutinde'nin UAD'de verdiği karar, Uganda hükümetinin Filistin'deki duruma ilişkin tutumunu temsil etmemekle birlikte, Uganda'nın Filistin halkının içinde bulunduğu acı durumun son bulması için verdiği destek, Birleşmiş Milletlerde kullandığı oylarla ortaya konmuştur." ifadelerini kullandı.

Bağlantısızlar Hareketi'nin dönem başkanlığını yapan Uganda, geçen hafta, birliğin tutumunun destekleyerek İsrail'in Gazze'deki saldırılarını durdurmasını istemişti.

Öte yandan, Yargıç Sebutinde'nin, İsrailli Aharon Barak'ın bile destek verdiği bazı tedbir kararlarına karşı oy kullanması sosyal medya kullanıcılarının tepkisini çekti.

Mahkemenin ilk Afrikalı kadın yargıcı olan Sebutinde, iki dönemdir mahkemede görev yapıyor.

- Uluslararası Adalet Divanında İsrail aleyhine açılan soykırım davası

Güney Afrika Cumhuriyeti, 29 Aralık 2023’te, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanında (UAD) dava açtı.

Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istedi ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak tarihlerinde Lahey'deki Barış Sarayı’nda yapıldı.

Divan, 26 Ocak’ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze’deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze’deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi'nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren bir ay içinde, alınan tüm tedbirler hakkında Mahkeme'ye bir rapor sunmasına hükmetti.