Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Gürcistan Başbakan Yardımcısı ve Enerji Bakanı Kakhaber Kaladze ile başbaşa görüşmesi öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'ın IŞİD'in Türkiye ve Lübnan üzerinden petrol sattığı" yönündeki açıklamalarını değerlendirmesinin istenmesi üzerine Yıldız, şunları kaydetti:
"Bir algı oluşturulmasıyla alakalı gayretlere şahit oluyoruz. Türkiye IŞİD'den herhangi bir petrol almamıştır. Türkiye'nin 13 ayrı ülkeden bir hukuk devleti olarak aldığı petrol var. Bunun içerisinde Rusya, İran, Irak, Suudi Arabistan var, farklı ülkeler var. Türkiye'nin IŞİD gibi bir muhatabı yok. Petrol tedarikiyle alakalı bir muhatabı yok birçok açıdan muhatabı olmadığı gibi."
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli'nin kaçakçılık boyutunda da bu durumun gerçekleşmediğini açıkladığını aktaran Yıldız, şöyle devam etti:
"Kaçakçılık hiçbir zaman için meşru olmaz. Türkiye'nin bir hukuk devleti olarak, sınırlarına gümrük ile alakalı işlemlerini koyan bir ülke olarak IŞİD yapmadığında kaçakçılık meşru hale gelmez. Bizim kaçakçılıkla alakalı mücadelemiz yıllardan beri devam ediyor. Siyasi istikrarsızlıklardan kaynaklanan gerek Suriye, gerekse Irak'taki boşluğu doldurmak isteyebilirler. Ama bizim buna Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve devleti olarak herhangi bir müsamaha göstermemiz söz konusu olamaz. Kaçakçılıkla alakalı konuda sayın bakanımız gerekli açıklamaları yaptılar. Petrol ve ticareti, ister transit isterse Türkiye ile alakalı petrol ve ürünleri konusunda bizim IŞİD gibi bir muhatabımız olmaz. Böyle bir örgüte destek vermemiz söz konusu olmaz, destek veriyormuşuzcasına gösterilen çabalara da sayın cumhurbaşkanımız da değerli arkadaşlarımız da sert tepkilerini koydular."
IŞİD ile ilintilendirilmeye çalışılıyor olmasının Türkiye'nin imajının bozulmasına yönelik boş bir gayret olduğunu vurgulayan Yıldız, "Bizim şu anda yaklaşık 35 milyon tonluk ve 52 milyar dolarlık portföyün içerisinde günlük 2 milyon dolarlık geliri oluşturduğu iddia edilen IŞİD ile böyle bir işbirliği yapmamız zaten söz konusu olmaz" diye konuştu.
"(Doğalgaz var) diyen varsa alabileceğimizi söyledik"
Bakan Yıldız, kış aylarında doğalgaz arzı konusunda bir sıkıntı yaşanmasının beklenip beklenmediği şeklindeki soruyu yanıtlarken, Türkiye'nin doğalgaz arzında bir sıkıntısının bulunmadığını ancak aralık ve ocak aylarında talebin arzdan fazla hale geldiğini söyledi.
Eskişehir'de kışın kullanılan doğalgazın yazın kullanılanın 22 katı olduğunu bildiren Yıldız, İran, Azerbaycan, Mavi Akım ve Rusya Batı Hattı olmak üzere dört doğalgaz ana girişinde bütün kapasitelerin dolu çalıştığını kaydetti. TANAP'ın inşasını bu nedenle çok önemsediklerini vurgulayan Yıldız, şöyle konuştu:
"Behemehal yapılacak konulardan bir tanesi, bu kapasitenin artırılması için yapılacak olanlardan bir tanesi Mavi Akım'ın kapasitesinin artırılmasıdır. Oradan gelecek doğalgazın kapasitesinin 3 milyar metreküplük artırılmasıdır. Buna kasım, aralık ayında da ihtiyacımızın olduğunu söylemeliyim. Bunun fiziken, teknik olarak gerçekleştiriliyor olmasının, Rusya Federasyonu ile yaptığımız görüşmelerde 2016 başında olabileceğini söylediler. Eğer bize doğalgaz tedarikiyle alakalı arz noktasında herhangi bir tavsiyesi, önerisi, 'şu kadar miktar mal var 'diyen varsa biz bunu da alabileceğimizi söyledik. Katar seyahatimizin ana sebeplerinden bir tanesi buydu. 1,2 milyar metreküplük doğalgaz bağlantısını yapmıştık bu kış aylarına yönelik olarak."
Yıldız, büyüyen Türkiye'nin daha fazla doğalgaza ihtiyacı olduğunu tedarikçi ülkelere ilettiklerini aktardı.
"Çok da güzel bir işe vesile olmuş olacağız"
Bakan Yıldız, başka bir soru üzerine, TANAP kapsamında Güney Gaz Koridoru temel atma törenine Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte bu akşam Bakü'ye gideceklerini bildirdi. Doğalgaz tedarik noktalarının artırılmasının önemine dikkati çeken Yıldız, mevcut BOTAŞ hatlarına ilave yapmaksızın müstakil bir boru hattı olmasını istediklerini söyledi. Arz noktalarını, ülke sayısını artırmak, aynı zamanda güzergah sayısının artırılmasını hedeflediklerini bildiren Yıldız, cumartesi günü bu projenin temel atma töreninin gerçekleştirileceğini belirtti.
Bunun bir zincirin halkaları şeklinde hayata geçeceğini ifade eden Yıldız, ilk etapta ilk zincirin, 2015 yılının mart ayında da TANAP'ın temelinin atılacağını dile getirdi. Yıldız, "Bu halkaları birleştirdiğimiz kadar, bu zincirler inşallah hem Türkiye'nin hem de Avrupa Birliği üyesi ülkelerin doğalgazdaki problemin çözümünün bir parçası olacaklar. Çok da güzel bir işe inşallah vesile olmuş olacağız" diye konuştu.
Güney Gaz Koridoru ve TANAP
Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 20 Eylül 2014 Cumartesi günü, Güney Gaz Koridoru temel atma töreni ile Azeri-Çırak-Güneşli petrol sahası için 20 Eylül 1994 tarihinde imzalanan ve Azerbaycan tarafından "yüzyılın anlaşması" olarak tanımlanan anlaşmanın 20. yıl kutlaması gerçekleştirilecek.
Güney Gaz Koridoru ile Hazar Bölgesi, Orta Asya, Orta Doğu doğalgaz kaynaklarının AB'ye iletimine yönelik altyapılarda arz çeşitliliğinin sağlanması hedefleniyor. Güney Gaz Koridoru'nun AB sınırlarında Yunanistan, Bulgaristan, Romanya ve Sırbistan üzerinden Macaristan ve Ukrayna'ya, İtalya üzerinden Avusturya, Almanya ve Çek Cumhuriyeti'ne bağlanması öngörülüyor. Türkiye Azerbaycan ile birlikte Güney Gaz koridorunun Türkiye ayağını oluşturacak olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) Projesini oluşturdu ve TANAP'a ilişkin Hükümetlerarası Anlaşma ve eki olan Ev Sahibi Hükümet Anlaşması 26 Haziran
2012 tarihinde imzalandı.
TANAP Projesi ile başlangıç olarak Azerbaycan'ın Şahdeniz Sahasının 2'inci aşamasından üretilecek 16 milyar metreküp doğal gazı taşıyabilecek, nihai olarak 32 milyar metreküp kapasiteye ulaşabilecek ve yaklaşık 2 bin kilometre uzunluğunda bir boru hattının inşa edilmesi planlanıyor. Hazar kaynaklı gazı Türkiye sınırına halen Bakü-Tiflis-Erzurum projesi kapsamında kullanılan Güney Kafkas Boru Hattı (South Caucaus Pipeline, SCP) taşıyacak ve hattın genişletilmesiyle TANAP'a bağlanacak gaz da taşınabilecek.
TANAP Projesi ile Azerbaycan doğal gazının alternatif ve güvenli bir güzergah yoluyla Avrupa gibi daha büyük pazarlara doğrudan arz edilecek olması, içinde bulunduğumuz bölgenin refahına ve kalkınmasına yönelik gayretlerimize önemli katkıda bulunacak. Güney Gaz Koridoru'na ilk gazı verecek olan Şah Deniz sahasının ikinci fazına ilişkin nihai yatırım anlaşması 17 Aralık 2013 tarihinde imzalanırken, 2018 yılında Türkiye'ye 6 milyar metreküp, 2019 yılında ise Avrupa'ya 10 milyar metreküp gaz ulaştırılması öngörülüyor.
Öte yandan Türkiye, bir kamu şirketi olan BOTAŞ'la TANAP'ta yüzde 30 hisse alırken, bir diğer kamu şirketi olan TPAO'nun Şah Deniz sahası ve SCP'de yüzde 9 olan hissesini yüzde 19'a çıkarmasıyla projede sadece bir tüketici olarak değil aynı zamanda üretim ve iletim bağlamında da önemli yer alacağını gösterdi.
Kaynak: AA